Maintenance translate Turkish
2,332 parallel translation
There was no scheduled maintenance today, no packages delivered.
Bugün planlanan bir bakım veya teslim edilecek bir kargo söz konusu değilmiş.
Heading down to maintenance to find out more.
Çıkıp bir bakayım ne olmuş.
Why didn't she just have IP maintenance take care of it? Good question.
- Neden bakım ekiplerini göndermedi?
I'll let my maintenance team know that you're here.
Bakım ekibime burada olduğunuzu söyleyeyim.
And that time, it got such a grip on him... that the breakthrough there was to, uh, enroll in the methadone maintenance program under...
Ve bu kadar karışıkken tek çözüm bir metodan bakım programına kaydolmaktı.
- H.Q. Routine maintenance.
Kumanda Merkezi.
They're maintenance workers, Renbe.
Onlar onarım işçisi Renbe.
Get maintenance to take that down.
Şunu aşağı indirip bana getirin. Çeviri :
As I was saying, because of this necessary maintenance, You will be restricted to this floor For a short period of time.
Devam edeyim, bu gerekli düzenlenme dolayısıyla kısa bir süre boyunca bu katta kapalı olarak kalacaksınız.
I'm good in pruning and maintenance.
Budama ve bakım işlerinde iyiyimdir.
Lamm's victim 24-year-old Jenny Macomber was found beaten to death in her bedroom at the sunflower apartments in Jacksonville, where Lamm worked as a maintenance man. "
"Lamm'in kurbanı 24 yaşındaki Jenny Macomber,... Lamm'in bakım elemanı olarak çalıştığı Jacksonville'deki Ayçiçeği Dairelerindeki evinin yatak odasında... dövülerek öldürülmüş olarak bulundu."
And my personality, though exciting and full of surprises... isn't exactly low-maintenance, but... I'll always be honest with you, painfully so.
Popüler değilim ve karakterim, heyecan verici ve sürprizlerle dolu olsa da, idaresi kolay biri sayılmam, ama sana karşı hep dürüst olurum.
But the law requires systems to norm, maintenance...
Kanunlar burada düzenin sağlanmasını gerektiriyor. Tamirat.
"Maintenance and Painting".
"Tamir ve Boyama".
"Maintenance and Painting"?
- "Tamir ve Boyama" kelimeleri mi? - Evet.
You're in charge of maintenance, the safety and health of our clients.
Tamirattan, müşterilerimizin güvenliği ve sağlığından sorumlusun.
They were doing routine maintenance at the lab.
Laboratuvarda rutin onarım vardı.
He's one of our maintenance people... or he used to be.
Onarım personellerimizden biridir ya da biriydi.
My guess would be a few low wattage maintenance fixtures.
Tahminim, düşük-wat miktarı bakımlarıdır.
Maintenance found him the next day.
Koruma onu bir sonraki gün buldu.
One demanding, needy, high-maintenance sister
Teker teker konuşmanız mümkün mü sevgili kız
No, don't you call me "high maintenance"...
Lütfen böyle söyleme...
I know he's a little high-maintenance, but the guy's talented.
Biliyorum, tahammül edilmesi zor bir adam,...,... ama yetenekli işte.
Apparently I'm cheaper and require less maintenance than your... little sucky robot.
Görünüşe bakılırsa küçük emici robotunuzdan daha ucuza geliyormuşum ve daha az bakıma ihtiyacım varmış.
Or... Maybe one guy's a new waiter, the second one's training him and the third's from maintenance, finally off his lazy ass to fix the AC. Oh.
Belki de biri yeni garson, ikincisi ilkini eğiten başka bir garson ve üçüncüsü de nihayet o tembel kıçını kaldırıp klimayı tamir etmeye gelen tamircidir.
Skipping maintenance checks.
- Devamlı bakımları atlama.
The only other person with a key to the office is Maintenance.
Diğer ofis anahtarı sadece hizmetlide var.
Ask the Thread Maintenance Department to look after it.
O zaman, İp Bakım Departmanına haber verirsin.
It's time to fax the'Thread Maintenance Dept.'
Konu Bakım bölümünün faks zamanı geldi.
By the way.. .. the'Thread Maintenance Department'has quit!
Bu arada "Konu Bakım Bölümü" çıktı.
Central supply and maintenance are understaffed, and the autoclaves have been breaking down.
Temel malzemeleri ve bakımı ayarlayan elemanları çıkarttık ve sterilizatörler bozuldu.
Nothing says "low-maintenance, lovable teen with no issues" like a dress with metal studs.
Hiçbir şey metal pulları olan bu elbise kadar "az bakım gerektiren, sorunları olmayan sevimli genç kız" görüntüsü veremez.
When a navy fleet makes port in a foreign country, any needed repairs are done by a local maintenance company.
Bir donanma filosu yabancı bir ülkede limana yanaşınca, gerekli tamiratlar oradaki bir şirket tarafından yapılır.
We're good! I talked to Maintenance.
Tamircileri aradım.
Maintenance is gonna take care of it.
Tamirciler icabına bakacak.
His, uh, manager told us over the past six months or so that Fred's been going on a bunch of maintenance calls for one client, in particular :
Yöneticinin söylediğine göre son 6 aydır Fred özellikle bir müşteriye çok gitmiş.
Yeah, slater is low maintenance.
Evet, Slater'ın korunması az.
Let's get maintenance up here and tell'em not to let anyone on here before it's fixed.
Tamir edilene kadar da kimsenin binmemesini söyleyelim. - İyi misin? - Evet.
A lot of maintenance and once a month you gotta put down an oil pan.
Birçok bakım yaparsın, ama ayda bir motor yağı karterini değiştirmek zorunda kalırsın.
Oh, you professional thieves, so high-maintenance.
Profesyonel hırsız değil misiniz, her şeye dikkat edin tabii.
That would be consistent with the maintenance injections required semiannually.
Bu, yıllık enjektelerle oldukça çok tutarlı.
Now, I suggest that you add this to your Monday maintenance schedule.
Bunu Pazartesi günleri yaptığın temizlik listesine ekle.
According to this maintenance record, This breaker box was serviced the same day as the fire.
Kayıtlara göre bu kırık kutu için yangının olduğu gün servis çağırılmış.
The maintenance man told the cops that he had gone To the apartment building to service the gas line And removed the cap, which had become corroded.
Tamirci, polislere o gün gaz hattının servisi için o apartmana gittiğini kapağı çıkardığını çünkü kapağın aşındığını söyledi.
On October 6th, a g4 with Canadian tail numbers requested an emergency maintenance landing at willow run.
6 Ekim'de Kanada kodlu bir G4 Willow Run'a acil bir bakım inişi yapmak için... -... izin istemiş.
Maintenance!
Hizmetli!
That is not the maintenance guy from the park's handprint.
Bu parktaki onarım işlerinde çalışan adamın el izi değil.
I got a maintenance worker, said he saw a man leaving the back door of Vivien's office around 2 : 30 yesterday afternoon.
Bir görevli, Vivien'in ofisini dün 14 : 30 gibi terkeden bir adamı görmüş.
Of course, it brought along its friends, high-maintenance and shopaholic.
Tabii gelirken yanında arkadaşlarını da getirdi.
Shuts down all the power inside a tunnel so that electrical maintenance can be performed safely.
Tünele giren akımı burdan açıp kapatabilirsiniz. Ancak yapılan bakımlar işimizi güvenli hale getirir.
The police questioned the maintenance man,
- Evet öyle.