Marcello translate Turkish
468 parallel translation
Marcello! Marcello!
Marcello!
Marcello!
Marcello!
- I'm worried about Marcello. - What's he done?
- Marcello için endişeleniyorum.
I'll go and see what Marcello has to say. - Look how they've come home.
Gidip Marcello ile konuşmam gerek.
Marcello and him, the one we're waiting on.
Marcello ve diğerleri...
- And Francesco? - Outside on the patio with Marcello.
- Dışarıda verandada, Marcelo ile birlikte.
Marcello, did the stuff arrive?
Marcello, malzeme geldi mi?
Stand at attention, stand at attention! Attilio Scarale from Velletri.
- Marcello Scalari, Velletri'den.
Marcello!
Marcello, gel!
I thought I'd start out at Countess Marcello's, or...
Kontes Marcello ile olacağınızı düşünmüştüm- -
- Hi, Marcello.
Valpolicella içtiler. Selam Marcello.
- Marcello, where are you going?
Giyinip kuşanmış nereye gidiyorsun?
Marcello, where are you going?
Onu nereye götürüyorsun?
Great piece of meat, huh?
Yine ısır! Merhaba Marcello. Nefis bir parça, değil mi?
- Come on, Marcello, pass him! - Quit it!
Önlerine geç Marcello!
Marcello, I'll come over there and rip your eyes out!
Bana bak, gelirsem gözünü oyarım!
Marcello, give me the champagne!
Sen neden katılmıyorsun?
Go away!
Marcello, ne oldu?
Marcello, wait for us!
Senin arabanı alalım, ben sürerim.
Great idea, Marcello!
Benim arabamla gidelim.
Here they are.
Marcello geldi!
Marcello, you've got to give us the details.
Haydi her şeyi anlat bakalım.
- Why is it wet, Marcello?
Yeter lütfen!
- Marcello, hit him too, no?
Neden karşı koymuyorsun!
- Marcello, raise your head a bit. - Is he leaving already?
Marcello, başını kaldır lütfen.
You want to try, Marcello?
Denemek ister misin?
Marcello...
Sen ki oğlun için dayanılmaz acılar çektin.
Marcello, why did you change so much?
Neden bu kadar değiştin?
Good evening, Marcello. How are you?
İyi akşamlar Marcello, nasılsın?
Come here.
Marcello gelsene!
The day you understand that you love Marcello more than he does you'll be happy.
Marcello'yu ondan daha çok sevdiğinizi anladığınız gün mutlu olacaksınız.
May I introduce my friend Marcello and his girlfriend Emma?
Sizi dostum Marcello ile tanıştırayım. Ondan daha önce bahsetmiştim.
- I told you, you can come anytime. What is it, Marcello?
Dilediğin zaman gelebilirsin.
Don't think that safety is being locked up in one's home. Don't do what I did.
Benim gibi kurtuluşu böyle dört duvar arasında bulacağını sanma Marcello.
Marcello, I can only be your friend, therefore I can't give you any advice.
Sadece dostun olabilirim, sana nasihat veremem.
Marcello, it's true, he's at that table over there. - Where?
İnan bana, şuradaki masada.
- Hi, Marcello.
Biliyorum baba ama çok işim var.
- Hi.
Merhaba Marcello.
- Marcello, but... - Take yours, then.
Benim Vespa burada, onla geldim.
Hi, Marcello.
Isır!
Marcello, why don't you come here right now? No, I can't.
Neden hemen buraya gelmiyorsun?
- Marcello? - What is it?
İtalyan erkekleri hakkında ne düşündüğünü soruyorlar.
Marcello, do you love me?
Beni seviyor musun?
- Marcello, what happened?
Sylvia, ayakkabıların!
- Marcello, tell me where you're going!
Marcello nereye gittiğinizi söyle!
Marcello, can you fight in English?
İngilizce tartışabilir misin?
Marcello, what happened?
Neler oluyor?
- Not much, and Marcello needs it.
Çok az, ama onu Marcello içecek.
Marcello, come down. But I just came up.
Aşağı in!
Marcello, one day you too will have a house like this.
Bir gün senin de böyle bir evin olacak.
- Marcello, your father is here. - My father?
Az önce baban geldi.