Marge translate Turkish

{ pos ( 190,25 ) } Marge, I love this guy.

Marge, bu adama bayıldım

Marge Bouvier, will you not marry me?

Marge Bouvier, benimle evlenmez misin?

Doesn't seem like your kind of thing, Marge.

Senin tarzına uygunmuş gibi gözükmüyor Marge.

All Marge and I need are a queen-sized bed and a king-sized "do not disturb" sign.

Marge ve benim bütün ihtiyaç duyduğumuz kraliçelik boyutlarda bir yatak. ve krallık büyüklükte "rahatsız etmeyin" işareti.

Good night, Marge.

İyi geceler, Marge.

Marge?

Marge?

I came here once with Marge.

Bir zamanlar buraya Marge'la gelmiştim.

Are you Marge, Sylvia?

Sen Marge mısın, Sylvia?

I want you to be Marge.

Marge olmanı istiyorum

- Marge, is that you?

- Marge, o sen misin?

Marge, what are you doing here?

Marge, ne yapıyorsun burada?

Coming, Marge!

Geliyorum, Marge!

So, I'm sure you missed Marge last night.

Ee, geçen gece Marge'ı özlediğine eminim.

Why don't you take Marge for a walk, open your heart and see what pours out?

Neden Marge'ı yürüyüşe çıkarmıyorsun, kalbini aç ve sana neler söylediğine bak?

Marge, when I'm with you, I get that feeling like when I got that smart kid's report card by mistake, and for a minute, I thought I had all As, and that my name was Howard Simberg.

Marge, seninle olduğum zamanlar, o akıllı çocuğun karnesini yanlışlıkla aldığım zamanki gibi hissediyorum ve bir dakikalığına bütün AA ları benim aldığımı düşünüyor, ve adımın Howard Simberg olduğunu sanıyorum.

So that wasn't Marge's glider parked outside the motel five years ago!

Demek ki 5 yıl önce pansiyonun önündeki planör Marge'ın değildi.

Marge, I don't want to die with us mad at each other.

Marge, birbirimize kızgınken ölmek istemiyorum.

Marge, I'm going to a hardcore gay club, and I won't be home till 3 : 00 in the morning!

Marge, ben Hardcore Gey Kulübüne gidiyorum ve gece 3 : 00'ten önce de evde olmam!

Marge, if I had a hundred dollars for every customer I'd broken up, I'd have exactly this amount.

Marge, ayrılmasını sağladığım her müşteriden yüz dolar alsam tamı tamına bu kadar param olurdu.

Marge, I'm getting out of the breakup business.

Marge, ayrılık işini bırakıyorum.

Lisa's mad at me, and now she's using Marge's maiden name instead of mine.

Lisa bana kızgın, ve şimdi benim yerime Marge'ın kızlık soyadını kullanıyor.

Back in high school, the boys used to call me Marge "Boobier."

Eskiden lisede, oğlanlar beni hep Marge "Memeli" diye çağırırlardı.

Marge, I installed all the low energy bulbs.

Marge, tüm ekonomik ampülleri taktım.

MARGE : What have you done with the old ones?

Eskilerine ne yaptın?

Here's the plan, Marge.

Plan şu, Marge.

Marge, remember when we were talking about our worst fears?

Marge, bizim en kötü korkularımız hakkında konuştuğumuz zamanı hatırlıyor musun? - Evet.

Well, Marge, you did have that one sip of alcohol while you were pregnant.

Aslında, Marge, hamileyken o bir damla alkolü almaman gerekiyordu.

Marge, come and have a look at this!

Marge, gel de şuna bak!

We were just looking for Marge the manager.

Müdür Marge`ı arıyorduk.

Well, I'm Marge.

Şey, Marge benim.

Marge, this is not a gift, but... could you put this behind your desk?

Marge, bu bir hediye değil, ama bunu masanın altına koyar mısın?

Marge. Marge.

Marge.

Give me -

Marge. Ver...

Marge, give me a glass.

Marge, bir bardak ver.

Marge!

Marge!

Marge wants to go to the beach.

Marge sahile gitmek istiyor.

Marge, you can't bring that up in every meeting.

Marge, her toplantıda aynı fikri gündeme getiremezsin.

Now, come on, Marge.

Yapma Marge.

- Morning, Marge.

- Günaydın, Marge.

Hey, Marge, where's Patrick?

Merhaba, Marge, Patrick nerede?

Not sure we can say the same for Marge.

Aynı şeyi Marge için söyleyemeyiz.

- Is this you, Marge?

- Sen misin, Marge?

Marge Simpson, let's get something straight.

Marge Simpson, bir şeyi netleştirelim.

Well, you could always stay here. Look after the servo with Marge.

Sen istersen burada kalıp Marge'la birlikte garsonluk yapabilirsin.

It's the best thing about the job, Marge

İşin en zevkli yanı o, Marge.

Hey! Marge, I still would be married to you, but you would just be hotter.

Marge, ben yine de seninle evli olurdum sadece sen biraz daha ateşli biri olurdun.

Marge, unlike CPR, this is something I must know.

Güzel bir şey çıkmayacak. Marge, CPR'ın aksine bilmem gereken bir şey var.

Marge, the way I feel about you is as real and lasting as my hairline.

Marge, sana karşı hissettiklerim gerçek ve saç telim gibi devam edecek.

Marge, I was right!

Marge!

Marge.

Marge.

Forget it, Marge.

Unut gitsin, Marge.