English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ M ] / Middling

Middling translate Turkish

67 parallel translation
- Oh, just middling. - Uh-huh.
Şöyle böyle.
Oh, she's just middling.
Şöyle böyle.
- Fair to middling.
- Orta halli.
- Middling.
- Vasat atıştı.
If you want middling meat with it, better go out and cut some down.
Eğer yanında et istiyorsan, gidip biraz kessen iyi olur.
Stole that big side of middling meat there too!
Etin büyük bir kısmını da çaldı.
- Middling?
- İdare etmek mi?
- Fair to middling.
- Şöyle böyle.
Middling well, though my order runs not to law, it seeks rather to make amends for the evils wrought by men through the absence of love.
Gerçi cemaatim yasalara pek kulak asmaz ama. Sevgisizlikten işlenen kötülükleri.. ... telafi etmek derdindedir çoğu zaman.
You'll never make me more than middling ugly.
- Beni daha fazla çirkin yapamazsın.
Her beauty very middling and her intelligence of the meanest order.
Güzelliği çok vasat. Zekası da orta karar.
I find your middling machinations mildly diverting.
Sizin bu orta halli entrikalarınızı, kibarca söylemek gerekirse eğlendirici buldum.
Middling.
Orta hal.
Fair to middling, considering we haven't taken the lance out, yet.
Mızrağı çıkarmaya hala karar veremedik. Neden?
Middling?
İdare eder mi?
Middling.
- Orta düzeyde.
You see, I couldn't bear to be middling.
Ben orta düzeyde olmaya katlanamam.
In an industry that worships mediocrity you, Blake, truly have added new lustre to the term "middling talent".
Vasat olana tapan bir sektörde sen, Blake, "vasat yetenek" terimine yepyeni bir soluk getirdin.
- Middling.
- Şöyle böyle.
At best I will be a middling swordsman.
En iyi ihtimalle orta halli bir kılıç kullanıcısı olurum.
The graveyards are full of middling swordsmen.
Mezarlar orta halli kılıç kullananlarla dolu.
Best to be no swordsman at all than a middling swordsman.
Orta halli kılıç kullanıcısı olmaktansa hiç olmamak daha iyi.
Middling to poor.
Nasılsın? İçgüveysinden hâllice.
What are you willing to do to win this game?
Plainview-Middling İç Sahadaki İlk Maç Bu maçı kazanmak için ne yapacaksın?
All right, everybody.
Plainview-Middling Bölgesel Finallerdeki İkinci Maç
In the meantime, you enjoy that glass of very middling Cab. Asshole.
Bu arada orta sınıf şarabının tadını çıkar.
It's one scene in one episode of a middling NBC drama.
Ortalama bir NBC dizisinin bir bölümündeki bir sahne sadece.
I'm fair to middling.
İyi diyelim, iyi olsun.
Nine and a half for low middling and ten for ordinary.
Düşük kaliteye dokuz buçuk, normale on veriyorum.
Fair to middling.
İç güveysinden hallice.
Middling grades, middling med school.
Ortalama notlar, tıp fakültesinde ortalama bir öğrenci.
I think I did a fair to middling job.
Fena sayılmazdım sanırım.
Oh, fair to middling.
Orta şekerli.
Fair to middling.
İdare eder.
Fair to middling.
Ne iyi ne kötü.
Middling with... is Chase trying to avoid Taub, or is he trying to prove that he's not avoiding Park?
Yeri gelmişken Chase Taub'u görmezden gelmeye mi çalışıyor yoksa Park'ı görmezden gelmediğini kanıtlamaya mı?
A middling magician who drowned in the Hudson River 30 years ago.
30 yıl önce Hudson Nehrinde boğulan vasat bir sihirbaz.
He just sort of looked middling height, ordinary, you know?
Sadece orta boylu, sıradan birine benziyordu, anlarsınız?
When I transcended, it was a middling epiphany at best.
Transa geçtiğimde, taş çatlasa, ortalama bir epifani gördüm desem yeridir.
'I'm fair to middling.
Eh işte.
So, you're convinced after one date and one middling kiss that I'm the girl that's gonna make your dreams come true?
Bir randevu ve vasat bir öpücükten sonra rüyalarını gerçekleştirecek kız olduğuma inandın mı?
Your hands are far too delicate for real scrimshaw work... And I happen to be a charter subscriber to middling warlord weekly... So I'd recognize you.
Ellerin süs yapamayacak kadar narin... ve Orta Halli Diktatörler dergisinin abonesiyim... seni görsem hatırlardım.
Your level of training is low to middling, and following Rowan is the quickest way to prove the limitations of your abilities and wind up dead or worse.
Eğitim seviyen ortalamanın gerisinde, Ve Rowan'ı takip etmek, yeteneklerini kısıtlamanın en kolay yolu olduğunu gösterdi ve sona erdi ya da daha kötüsü.
" The second was a middling-sized bear.
" İkincisi orta bir ayıydı
It's like, middling, medium, average.
Orta halli, sıradan, ortalama gibiydi.
Invisible security guard to a middling pie shop.
Orta sınıf bir turtacının görünmez güvenliği.
Why would MI5 be interested in the theft of a middling Goya?
Neden bir MI5, orta halli bir Goya'nın çalınmasıyla ilgilensin ki?
Middling.
- söyle böyle.
Mama, what happened to the middling meat?
Anne, ortada asılı ete ne oldu?
- Just fair to middling, ma'am.
- Orta halli, bayan.
- Just fair to middling.
Sadece orta halli.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]