English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ M ] / Migraines

Migraines translate Turkish

310 parallel translation
"A wife's love for her husband is measured in migraines."
Kadının kocasına olan aşkı migreniyle ölçülüyordu.
At the clinic, you'll complain of migraines.
Kliniğe gidip, migreniniz olduğunu söyleyeceksiniz.
You know she gets those terrible migraines.
Migreni var biliyorsun.
Yes, my analyst suggested that when I have migraines.
Evet, psikoloğum migrenim tuttuğumda almamı önerdi.
I used to get migraines but my analyst cured me.
Migrenim vardı ama psikoloğum tedavi etti.
Having headaches, migraines?
Baş ağrısı, migren?
An upset stomach! Migraines!
Karın ağrısı, migrenler.
Migraines, depression, never any fun...
Migren depresyon, hiçbir şekilde keyfi yok.
Poor bugger must have had migraines.
Zavallı adamın migreni varmış.
They were giving me migraines.
Migrenimi azdırıyor.
I'm sick of these migraines!
- Yine migrenim tuttu!
If you discount the angina, the migraines and the gastritis, there's nothing wrong with me.
Anjin, migren ve gastriti saymazsan, hiçbir şeyim yok.
She gets migraines. You know terrible headaches.
Migreni tutuyor anlıyor musun?
And they wonder in Anchorage why I've got migraines.
Bir de neden Anchorage'da migrenin vardı diyorlar.
I'd get her the red willow bark for her migraines.
Migreni için ona kırmızı söğüt kabuğu götüreceğim.
Oh, the migraines are just so bad lately.
Şu migren son zamanlarda iyice kötüye gidiyor.
The migraines are more than headaches?
Beynimde baş ağrısından fazlası mı var?
These damn migraines.
Şu lânet baş ağrıları.
His epileptic attacks, his migraines, the shy personality herself of the Mr. Cust, they were doing from him the ideal instrument for the murderer.
Sara nöbetleri, baş ağrıları, Bay Cust'ın ürkek kişiliği, onu katil için ideal araç yapıyordu.
It all makes sense now, the nausea, the ocular migraines, the change in pigmentation.
Her şey yerli yerine oturuyor şimdi. Oküler migren, pigmentasyon değişikliği. Bulantı yapar.
Migraines are bad enough without your incompetence.
Uyumsuzluğun yüzünden migrenim arttı.
All we know of him is the GDR medical records show he suffers from migraines.
Onun hakkında bildiğimiz tek şey GDR sağIık kayıtları... Migrenden büyük acılar çekiyor.
Fatigue and depression turn to migraines... blackouts, even seizures.
Migrene dönüşen halsizlik ve depresyon... bayılmalar, hatta nöbet geçirmeler.
- How long have you had migraines?
- Ne kadardır migreniniz var?
She's faking migraines to get a quick fix.
Kafayı bulmak için migren numarası yapıyor.
I suffer from migraines.
Migren ağrısı çekiyorum da.
All because of these migraines.
Hepsi bu migren ağrılarının yüzünden.
With this heat and your absence, my migraines have returned.
"Bu baş ve yokluğunla birlikte, migrenim yine nüksetti."
It could be migraines.
Migren olabilir.
I'm gonna be working like mad, you know, and it means a lot of late nights and, uh, deadlines and, uh, migraines, and, um...
Deliler gibi çalışmam gerekecek bu da demek oluyor ki, gece geç saatlere kadar çalışmalar bitirilmesi gereken işler, baş ağrıları...
Do you have a history of migraines?
- Eskiden migren olmuş muydun?
No, I prescribed them for the husband... When he mentioned he was suffering from migraines.
Hayır, onları babası migrenden şikâyetçi olduğu zaman onun için yazdım.
Migraines.
Migren.
He's got bad migraines, postconcussive syndrome.
Kötü migrenleri var.
Great splitting migraines that come with pictures.
Yanında görüntülerle gelen çok büyük migren sancıları.
- Only if you can explain why I have to suffer splitting migraines getting visions so vague they require closed captioning.
- Eğer bana açıklarsan neden bu şiddetli, acı veren migrenin olduğunu gördüğüm belirsiz imgelemlerin altyazıya ihtiyacı olduklarını.
- Migraines.
- Migren.
He gets really bad migraines.
Çok kötü migreni var.
- Migraines are often one of the first signs.
- Migrenler genelde ilk işaretlerdir.
I've heard that flashing lights and migraines don't go together at all.
Yanıp sönen ışıklarla migren orantılı diye duydum, değil mi?
That's when the migraines started?
Migrenin o zaman mı başladı?
She helped dad do his work and mom get over migraines.
O babamın çalışmasına ve annemin migrenine yardımcı oldu.
No fever, no history of migraines.
Ateş yok, migren evveliyatı yok.
Migraines one day, sciatica the next.
Migreni tutmadıysa, bu sefer siyatiği azmıştır.
- Migraines? - No.
- Sara mıydı?
There are blinding migraines now.
Kör edici migren ağrılarım var.
I'm sorry about the migraines. "
Baş ağrıların için üzgünüm. "
- Throw migraines at'em?
-... onlara migreninle mi saldıracaksın?
- You have a history of migraines?
Migren geçmişiniz var mı Bay Granger? - Evet.
Maris always needed silence to cope with her chronic migraines.
Maris hep sessizlik isterdi kronik migreninden dolayı.
Or to be... peer-pressured into crushing hundreds of cans of beer on your head for nine years... despite the constant migraines and the expensive C A T scans?
Ya da migren ağrıları çekmene ve pahalı tomografilere rağmen 9 yıl boyunca başınla bira kutularını ezmen için arkadaşlarından baskı görmek.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]