English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ M ] / Momentarily

Momentarily translate Turkish

454 parallel translation
"The ever-widening cycle finally reached the shores of the southern United States " where the beat was momentarily lost,
Bu dalga sonunda Birleşik Devletlerin güney sahillerine de ulaştı.
At any event, peace seems momentarily restored.
Neticede anlık bir barış sağlanmış görünüyor.
He'll be here momentarily.
Kendisi birazdan burada olacak.
"momentarily causes a power cut"
" bir an için güç kesintisine sebep olur
More news of this tragic affair is expected momentarily.
Bu trajik olayla ilgili detaylı bilgi en kısa sürede bildirilecektir.
The relations between Austria and Italy are momentarily not the best, Your Majesty.
Avusturya ile İtalya arasındaki ilişkiler şu anda çok iyi değil, Majeste.
- Only momentarily.
- Sadece bir kez.
I wouldn't mean permanently, but momentarily when we first met.
Kalıcı olarak demek istemedim ama ilk tanıştığımız anda.
And so you see, Monster, it's easy to understand why an impressionable girl like Liza would be momentarily smitten by a man like my husband. Maturity has its own fascination.
Ve gördüğün gibi, Canavar, Liza gibi hassas bir kızın neden kocam gibi, olgun bir adamın cazibesine kapıldığını anlamak çok zor değil.
( A roaring boom momentarily splits through the heady silence. ) That's not thunder surely?
Bu kesinlikle gök gürültüsü değil?
Willie, run and tell him your sister's rushing and will be down momentarily.
Willie, koş ve ona ablanın hemen aşağı ineceğini söyle.
- Momentarily...
Aniden.....
- No, not yet. Expected momentarily.
- Hayır ama nerdeyse burada olur.
If Mr Scott is still with us, auxiliaries should be on momentarily.
Eğer Bay Scott iyi durumdaysa, yedekler birkaç saniye sonra faal olur.
- Momentarily.
- Hemen.
I was momentarily delayed.
Geçici olarak geciktim.
And if you do it right, you'll be flashing momentarily.
Doğru yaparsanız kısa bir süre için çok rahatlayacaksınız.
The attrition between nazistas and Communists momentarily it was forgotten.
Naziler ve Komünistler arasındaki çekişme şimdilik sümen altı edilmişti.
However, details are expected momentarily.
" Bununla birlikte detaylar her an açıklanabilir.
I'll join you momentarily.
Arabamı getir, Anton Lebedakov.
Hector managed to drag Curro to safety while I held the bull at bay, momentarily, of course.
Hector Curro'yu güvenli bir yere taşımayı başardı, bu arada ben de boğayı bir an için uzak tuttum.
We'll be getting clearance momentarily, so just sit back and enjoy yourselves.
Çok kısa bir süre içinde kalkmış olacağız, sadece oturup, keyfini çıkarın.
- We do many things to survive... even die. When the time comes to escape, we will momentarily die.
Kaçış zamanı geldiğinde bir an için öleceğiz.
I shall return momentarily.
Hemen döneceğim.
We spotted the A-Team in a blue Impala, headed south on 101... ten miles from Brandon Airfield. HANNIBAL : Expect to apprehend them momentarily.
101. karayolunda, Brandon Havaalanı'nın 10 mil ilerisinde mavi bir Impala içerisinde A Takımı'nı tespit ettik.
The ferry will dock momentarily.
Feribot rıhıtma geçici olarak yanaşıyor.
The wagons will be here momentarily to transport all of you downtown.
Sizi merkeze götürecek araçlar az sonra burada olur.
But from the initial viewing of the videotape, it appears as if Arriola's attention was diverted, at least momentarily, from the ball.
Ama video kasette pozisyonu tekrar incelediğimizde Arriola'nın gelen topa doğru pozisyon anında Karşı tepki vermediğini detaylıca görüyoruz.
I'm sure we'll be underway momentarily.
Hemen yola çıkacağımızdan eminim.
The ship sets sail for that uncharted desert isle, momentarily.
Issız adaya gitmek için gemi yelkenlerini açıyor!
Here we are met, momentarily away from the bustle of our everyday routines, in a spirit of good-fellowship, in the true spirit of camaraderie.
Bugün burada kısa süreliğine de olsa günlük koşuşturmadan uzaklaştığımız bir ânı, güzel bir arkadaşlık, dostluk ruhu içinde paylaşıyoruz.
Altitude and stabilisation control of the Enterprise was momentarily transferred to holodeck two.
Atılgan'un irtifa ve sabitleme kontrolleri... kısa bir süreliğine sanal güverte ikiye aktarıldı.
Mr Mordock will be finished with his psych test momentarily.
Bay Mordock ruhsal testini az sonra bitirecek.
Tell him that that was me on the line, the cars just passed emissions... and the E.P.A. paperwork will be in here momentarily.
Ona, diğer hattan seni aradığımı, arabaların emisyondan geçtiğini ve çevre koruma ile ilgili evrakların ulaşmasının an meselesi olduğunu söyle.
We'll have that momentarily. And because of your incredible patience... we're going to knock off $ 5,000 on each car.
İnanıImaz sabrınız nedeniyle araba başına 5.000 Dolar indirim yapacağız.
I should be done momentarily.
Kısa süre sonra bitireceğim.
It's just that I was told that P.J. Downing's daughter was a beautiful young woman so I momentarily mistook her for you.
Ama P.J. Downing'in kızı için genç ve güzel bir hanım dendi. Bir an için onu seninle karıştırdım.
We'll be receiving takeoff clearance momentarily.
Birazdan kalkış için izin alacağız.
- He will join us momentarily.
- Kısa süre sonra bize katılacak.
The rest of us will depart momentarily.
Geri kalanımız hemen ayrılacak.
I suggest that you bribed... this poor, weak woman with promises of liquor and money, and she lost control of her senses momentarily.
Bu zavallı, zayıf kadına likör ve para... vaatleri vererek, gözünü boyadığınız ve kendisinin bir anlık mantıksızlığından... yararlandığınızı ileri sürüyorum.
He probably momentarily increases his power.
O muhtemelen savaş gücünü anlık olarak yükseltiyor.
She's over to the store just now, but I expect her back momentarily. Oh.
Az önce markete kadar gitti, ama her an dönmesini bekliyorum.
And as this is happening, I'm thinking even if I can somehow manage to momentarily extricate myself from the proceedings and relieve this unstoppable force I know that that bathroom is not gonna provide me with the privacy that I know I'm going to need.
Ve bu böyle sürerken, bir şekilde, eğer becerebilirsem bir an için bu davadan paçayı sıyırabilir miyim ve bu durdurulamaz gücü hafifletebilir miyim diye düşünüyordum o banyonun bana ihtiyaç duyacağım mahremiyeti... .. sağlayamayacağını biliyordum.
When the filament hit, the ship was momentarily charged, as if it came in contact with a live electrical wire.
Lif çarptığında, sanki canlı bir elektrik kablosuna değmiş gibi, gemi anlık olarak yüklenmiş.
If I saw that I might be momentarily startled, thinking that it was a scorpion.
Bunu gördüğümde bunun bir akrep olduğunu düşünerek bir anlığına irkilebilirdim.
I'll murder you momentarily.
Seni birazdan öldüreceğim.
We brought both cars so I could pick up some of her things, and I'll be out of your way momentarily.
İki arabayla geldik ki eşyalarının bir kısmını da alabilelim. Birazdan gidiyorum.
Best to look as your attention has been momentarily distracted
Sanki O kapıyı açmadan çok kısa bir süre önce bir an için dikkatiniz dağılmış gibi davranın.
He should be back momentarily.
Kısa süre sonra dönmüş olur. Evet, efendim.
We'll see these heroes emerging momentarily.
Kahramanların çıkışını her an göreceğiz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]