Naylon translate Turkish

It's moments like this that make me happy that nylons are out.

Böyle anlarda naylon çorapların modasının geçtiğine seviniyorum.

Silky now, but next year I'm getting nylon.

Şimdi ipek, ama seneye naylon yaptıracağım.

You blow your nose in nylon nowadays?

Bu günlerde burnunu naylon çoraba mı siliyorsun?

Nylons... how about this bra?

Naylon çoraplar, sutyenlere ne dersiniz?

Like a nylon lemon peel.

Naylon bir limon kabuğu gibi.

Such as, um, rayon and nylon.

Suni ipek ve naylon mesela.

You never could tell the difference between silk and rayon.

Sen ipekle ile naylon arasındaki farkı bile söyleyemezsin.

Silks, rayons, I figured you meant nightgowns.

İpek ve naylon deyince gecelik olduğunu düşündüm.

Dummy corporations, everything.

Naylon şirketleri, her şeyi.

And the nylons and those six-ounce lingerie.

O naylon çoraplar ve altı parça iç çamaşırınla da.

Yes, a nylon, waterproof one.

Evet, naylon, su geçirmez bir tane aldım.

Nylons!

Naylon çorap!

Correct. Combined Operations pass and naval identity card in cellophane container.

- Birleşik Operasyon Kimliği Donanma Kimliği, naylon torbada.

They're nylon, and I'm allergic to nylon.

Naylon, benim naylona alerjim vardır.

Then three weeks ago today, the first girl was found by her cleaning woman in her pajamas dead, strangled, with a brand new nylon stocking knotted around her throat.

Sonra üç gün önce bu gün, ilk kız temizlikçi kadın tarafından pijamaları içinde ölü, yepyeni bir naylon çorap boğazına dolanmış olarak ölü bulundu.

Nylon hose, red lipstick, crazy man caught, stop wasting our time.

Naylon boru, kırmızı dudak boyası, çılgın biri yakalanmış, bize zamanımızı boşa harcatma.

The angler will attach some bait at the end of the rod.

Üzerinde sadece bir kanca ve naylon misinası olacaktır.!

I'll take all you have. ( lou ) Sewing needles, yarn, Marvelous plastic shoelaces, Genu ine static eradicator

Dikiş iğneleri, iplikler, seri sonu köseleler, müthiş naylon bağcıklar bütün standart radyolara uyan gerçek parazit önleyicisi güneş yağı, egzama pudrası tıraş bıçakları, atletler için ayak kokusu giderici...

I will buy you some nylons look like you're not wearing any.

Sana naylon çorap alacağım sanki ayağında yokmuş gibi görünenlerden.

Nylon or cotton, size 32. Socks :

Külot naylon ya da pamuk, ölçü : 32.

- That's DuPont.

Naylon mu? Demek DuPont.

Listen : " 840 feet of three-eighths nylon rope,

Dinle, "250 m. naylon ip,"

"1,200 square yards of nylon fish net..."

1000 metre kare naylon balık avlama ağı... "

She's twice been voted Miss Nylon Stockings.

İki kere de Naylon Çorap Güzeli seçildi.

Acro-nylon.

Akrilik-naylon.

A pack of condoms, three lipsticks, three pair of nylon stockings...

Bir paket prezervatif, üç adet ruj, üç adet naylon çorap...

Our people grumbled for more nylons and washing machines.

Halkımız daha fazla naylon çorap ve çamaşır makinası istiyorlardı

Meanwhile, letJoe show you the new nylon lines that came in yesterday.

Bu arada, Joe size dün gelen yeni naylon oltaları göstersin.

- I don't know, it isn't plastic... I don't think it's nylon, either.

- Bilmiyorum, plastik değil... naylon olduğunu da düşünmüyorum.

Two dozen nylons, $ 80.

İki düzine naylon çorap, 80 dolar.

Nylon cord.

Naylon kordon.

One new filament. Cotton, nylon.

Yeni bir tel, pamuk, naylon.

Nylons.

Naylon çorap.

You're not wearing nylon underwear, are you? Why?

İç çamaşırınız naylon değil, değil mi?

All four were tied with the same nylon sash-cord sold in most hardware stores.

Dördü de aynı naylon iple bağlanmış. Bu ip bütün hırdavatçılarda bulunur.

That's the sound of nylons.

İlk başta ipek çorapla denedim ama hiç iyi olmadı. Onlar naylon çorap.

Nylon stockings, Joe!

Naylon çoraplar, Joe.

Nylon stockings, first-class.

Naylon çoraplar, birinci sınıf.

Nowadays, they're 80 % nylon and 20 % foam rubber.

Şimdiyse yüzde 80 naylon, yüzde 20 plastikler.

Is your mother okay with you wearing nylon stockings?

Annene, naylon çorap giymenden hoşnut mu?

I'll just take the lord lieutenant in nylons then And I'll trade in these two copies of piggie parade. Right, sir.

Öyleyse, Naylon Giyen Lord'u alayım ve Domuzcuk Gösterisi'nin iki sayısını vereyim.

I promise, I'm gonna tell Phyllis and everything will...

- Sakın ister misin? Naylon çorap? - Geç kalmam.

Would we... wear stockings over our heads?

Kafamıza... naylon çorap geçirecek miyiz?

Nylon things from the United States.

Amerika'dan naylon şeyler.

Oh, but they're nylon, Father.

Ama onlar naylon, peder.

What do you make of the nylon dot cardigan and plastic mule rest?

Peki ya naylon hırka ve plastik katır?

While the Proletariats of the world unified to fight on the same front, Our Proletariat got nylon stockings and toothpaste. And a face that shows no hunger.

Dünya Proletaryası birleşip aynı cephede savaşırken işçi sınıfımızın naylon çorapları ve diş macunu ve hiç açlık belirtisi göstermeyen yüzleri vardı.

You forced Jau Hai Shan's factory women to work at the Ying Chuen brothel then cheat by submitting an expense saying you bought the girls

Jau Hai Shan'nin fabrikasındaki kadınları kandırıp... kendi kerhanende çalıştırıyorsun sonra naylon faturalar düzenleyip... kızları satın aldığını söylüyorsun

The organic thing operates like a nylon material... which collects what's called static electricity... or what Reich called orgone energy.

Organik madde, statik elektrik dediğimiz ya da Reich'ın orgon enerji diye adlandırdığı şeyi toplayan naylon bir madde gibi işlem görüyor.

Before tights, what?

Tayttan önce ne vardı? Naylon.

Nylon stockings for Anzio.

Anzio için naylon çoraplar.