English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ N ] / Neurologically

Neurologically translate Turkish

42 parallel translation
I thought maybe he had a vascular insult, a stroke, a flipped embolus but neurologically he's intact, so I'm thinking seizure now.
Önce vasküler zedelenme, felç ya da ters dönmüş embolus sanmıştım... ama nörolojik olarak sağlam olduğuna göre, sara krizi olduğunu düşünüyorum.
This boy is neurologically intact.
Oğlunuz sinirsel olarak kusursuz.
There's nothing wrong neurologically.
Nörolojik olarak bir sorunun yok.
And he's becoming more like them every day, both physically and neurologically.
Ve her geçen gün, nörolojik ve fiziksel olarak onlar gibi oluyor.
Mom's got sensation in her legs, and the kid's neurologically intact.
Anne bacaklarını hissediyormuş çocuğun da nörolojik durumu iyiymiş.
But I am afraid of what Nat Rickman might think... if she found out I let Kingdom Hospital's most notorious psychic hypochondriac... use her neurologically-impaired husband as an Ouija board.
Nat Rickman, Krallık Hastanesi'nin en kötü şöhretli hastalık hastasının nörolojik olarak zarar görmüş kocasını hayalet çağırma tahtası olarak kullandığını öğrenince nasıl bir tepki vereceğinden korkuyorum.
My left side is somewhat neurologically challenged.
Sol tarafım nörolojik açıdan biraz sorunlu. - Elbette.
My left side is somewhat neurologically challenged.
Sol tarafım nörolojik açıdan biraz sorunlu.
they haven't been altered genetically, neurologically- - as far as we can tell, but if collier thinks people are just going to sign their lives and their life savings over to some metaphysical pyramid scheme, then... he's in for a rude awakening.
Genetik veya nerotik olarak bir değişikliğe uğramadılar. Bildiğimiz kadarıyla. Ama Collier, insanların hayatlarını ve hayattaki bütün birikimlerini bu metafiziksel piramid entrikasına bağlayacağını düşünüyorsa sert bir şekilde aklı başına gelecektir.
People with Asperger Syndrome are neurologically unable to understand other's emotions.
Asperger Sendromlu insanlar nörolojik olarak, başkalarının duygularını anlayamazlar.
And thereís nothing I suppose neurologically wrong with that, I mean there is no reason why one shouldnít have a brain thatís split in that kind of way Ö
Bunun nörolojik bir sorun olduğunu hiç sanmıyorum. İnsanın bu şekilde bölünmüş bir zihne sahip olmaması için bir neden yok. Bir açıdan dengesizlik olsa da, eminim haklısınızdır.
Robin, neurologically speaking, the part of the human brain that makes you hate people is located right next to the part of the brain that makes you want to jump people's bones.
Robin, nörolojik olarak konuşursak, beyninin insanlardan nefret etmeni sağlayan kısmı, onların üstüne atlamanı sağlayan kısmın tam yanında.
Jacobs claims alien-human hybrids can communicate telepathically and dictate human thoughts neurologically.
Jacob'un iddiası, uzaylı-insan hibritler telepatik yoldan iletişim kurarak insanlara düşüncelerini nörolojik olarak etkileyebiliyorlar.
Has Adam ever been tested? Neurologically, I mean.
Adam'a hiç sinirleriyle ilgili test yapıldı mı?
Neurologically?
Sinirleriyle ilgili mi?
- Is he neurologically intact?
- Nörolojik kusuru var mı?
- He's neurologically intact, but...
- Nörolojik açıdan bir problemi yok, ama...
Looks like, neurologically, he's intact.
Nörolojik açıdan sağlıklı gibi görünüyor.
"n.t." - - neurologically typical. she's normal. does she know you're a retard?
Sekreter.. çok tipik.. normal o Ve senin aptal olduğunu biliyor di mi?
zack prefers to avoid humans, especially neurologically typicals in social settings, but today his scientific curiosity has gotten the better of him.
Zack insanlardan kaçınmayı seviyor.. Özellikle beyinsel olarak tepki verenlerden.. Ki bu özel bir durum, ona iyi geliyor.
Sorry, Sigmund. Success is neurologically determined by one's ability to stay focused on a task, and persistence is a function of an active Limbic System.
Üzgünüm Sigmund ama başarı, nörolojik olarak insanın elindeki göreve odaklanma yetisi olarak belirlenir ve istikrar da aktif bir limbik sistemin fonksiyonudur.
There's ample documentation of her being so "neurologically impaired,"
Nörolojik hasarı hakkında yeterşnce kaynağımız var.
Neurologically.
Nörolojik bir görüşme.
The good news is, she continues to improve neurologically from her attack.
İyi haber şu ki, saldırıdan sonra kurban nörolojik açıdan iyileşmeye devam ediyor.
It's wired into him neurologically.
Ona nörolojik olarak bağlı.
Says I'm neurologically damaged.
Nörolojik hasarım olduğunu söyledi.
There's nothing wrong with you neurologically.
Nörolojik olarak seninle ilgili bir sorun yok.
Something's wrong with Will physically, neurologically.
Will'in fiziksel, nörolojik bir problemi var.
It's clear there's nothing wrong neurologically.
Nerolojik bir sorunu olmadığı aşikar.
"The subject is, neurologically speaking, a different person than he was prior to the shooting".
"Kişi, nörolojik olarak konuşursak kurbana ateş ettiği zamanki kişiden farklı biridir."
We are neurologically compelled to confess.
Nörolojik olarak itiraf etmek zorundayız.
You know, grief is actually built into us neurologically.
Üzülmek aslında nörolojik bir olaydır.
They need to be motivated, stable, and neurologically healthy.
Motivasyonlu, stabil ve nörolojik olarak sağlıklı olmalılar.
I think it's affecting you differently, neurologically.
Sanırım seni farklı etkiliyor. Sinirsel olarak.
There's a nail in your head and it's neurologically making you a whore?
Kafanda çivi mi var? Ve sana nörolojik olarak yaramazlık mı yaptırıyor?
Well, there's nothing wrong with you neurologically, but judging on the symptoms in your file, the problem is more likely psychological.
Yani nörolojik olarak bir sorunun yok ama dosyandaki semptomlara bakılırsa büyük olasılıkla sorun psikolojik.
It says that our souls exist, neurologically speaking.
Nörolojik olarak düşünürsek, ruhlarımızın da var olduğunu söylüyor.
Neurologically, there's nothing wrong with you.
Nörolojik olarak bir sorunun yok.
She's neurologically intact.
Nörolojik olarak sağlam.
Neurologically, you seem to be fine.
Nörolojik açıdan iyisiniz.
Something's going on neurologically. We need to get him a head ct.
Hemen tomografi çektirmeliyiz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]