English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ N ] / Nolan's

Nolan's translate Turkish

591 parallel translation
He's Gypo Nolan, and he's as strong as any bull.
O, Gypo Nolan ve kendisi bir boğa kadar güçlüdür.
You're drunk, and your last penny is spent and I have no further use for you, Mr. Gypo Nolan.
Sarhoşsun, son paranı da harcadığına göre seninle artık işim kalmamış demektir, Bay Gypo Nolan.
I'm Gypo Nolan's girl.
Gypo Nolan'ın kız arkadaşıyım.
I want you to meet my friends, Captain Nolan and Captain Williams.
Arkadaşlarımla tanışın, Yüzbaşı Nolan ve Yüzbaşı Williams.
And here's ours. Ten cents for me, 10 cents for Mr. Nolan, a nickel for each of the children.
İşte bizim paylarımız. 10 sent benim için, 10 sent Bay Nolan için ve çocuklar için de 5'er sent.
Mr. Nolan, being a singing waiter, Mr. Barker, and what you might call an artist, his work don't come steady like other people's.
Bay Nolan'ın işi, hem garson, hem şarkıcı, yani sanatçı diyebileceğiniz biri olduğu için, başkalarınki gibi istikrarlı değil.
Anybody seen Johnny Nolan's wife?
Johnny Nolan'ın eşini gören oldu mu?
You're looking fine today, Mr. Nolan.
- Bugün çok şıksınız Bay Nolan.
If you wasn't new on the beat, Mr. McShane, you'd know that Johnny never makes any trouble and you'd know that the whole Nolan family don't need anybody's help.
Devriyede yeni olmasaydınız Bay McShane Johnny'nin asla bir sorun çıkarmadığını ve Nolan ailesinin, hiç kimsenin yardımına ihtiyacı olmadığını bilirdiniz.
This is Frances Nolan, class.
Sınıf, bu Frances Nolan.
Well, it seems like the Nolans have come up in the world.
Görünüşe bakılırsa Nolan'lar yukarılara tırmanmış.
I'm afraid it's bad news I'm bringing you, Mrs. Nolan.
Korkarım size kötü bir haber getiriyorum Bayan Nolan.
Well, well, it's settled then and, good day to you, Mrs. Nolan.
O zaman her şey ayarlandı. Size iyi günler Bayan Nolan.
Mrs. Nolan, I feel that there's no disrespect in my speaking my mind at this time.
Bayan Nolan, şu an düşündüklerimi ifade ederken saygısızlık ettiğimi düşünmüyorum.
Murphy and Nolan, they had a hold of Johnny... and they must've let go of him somehow, because when I looked around...
Nolan ve Murphy tutuyordu onu. Sonra onu bırakmış olmalılar.
Sydney nolan! What's that?
Sidney Nolan.
- He's coming back!
- Nolan, tekrar geliyor!
- Nolan, there's a word for you.
- Nolan, sana tek bir ad takılabilir.
And you know for damn sure Nolan's not gonna do anything.
Ve Nolan'ın kılını kıpırdatmayacağını hepiniz adınız gibi biliyorsunuz.
Nolan's effort to spare his crew had failed.
Nolan'ın mürettebatını koruma çabası suya düşmüştü.
- I think Nolan's right.
- Nolan haklı galiba.
There's an iceberg coming towards us.
Nolan, bir buzul bize doğru geliyor!
Where's Nolan?
Nolan nerede?
Uh, well, I think you should ask my senior vice president, uh, Spike Nolan! - Yeah.
Well, Sanırım bunu başkan yardımcısı Spike Nolan'a sormalıyız..
That was Spike Nolan, he's the catcher for the Hackensack Bulls.
Monty! Spike Nolan, Hackensack boğalarının top tutucusu.
THAT'S NOLAN WESTWOOD.
O Nolan Westwood.
It's just a bunch of jerks trying to impress Nolan.
Alt tarafı Nolan'ı etkilemeye çalışan bir avuç dallama.
Mr Nolan it's for you.
Bay Nolan, telefon size.
- He's in Nolan's office now finking.
- Şu an Nolan'ın odasında bizi gammazlıyor.
Commander Sinclair ordered me to searchNolan's quarters.
Yarbay Sinclair Nolan'ın dairesini araştırmamı söyledi.
Nobody knew Nolan hadnamed you except you, me... Dr. Franklin andCommander Sinclair.
Nolan'ın senin adını verdiğini sen, ben Dr. Franklin ve Yarbay Sinclair dışında kimse bilmiyordu.
Someone deposited 100,000 creditsinto an account in Cutter's name... an hour after Nolan named you.
Ayrıca birileri Nolan adını verdikten bir saat sonra Cutter'ın hesabına 100.000 kredi göndermiş.
Nolan's coming back!
Bolan geri geliyor!
Father, what's happening?
Peder Nolan! İyi misiniz?
Nolan, they are my mom's.
Nolan, onlar annemindi.
It's called makeup and, Nolan, you're not helping.
Ona makyaj deniyor. Nolan, yardım etmiyorsun.
Nolan, that's not the point.
- Nolan, konu o değil.
Nolan, all of this started happening when I put on my mother's earrings.
Tüm bunlar annemin küpelerini taktığımda başladı.
I'm Nolan, Ritha's brother.
Ben Nolan, Ritha'nın abisi.
Nolan, get your chunky ass in gear and find me some hot water.
Nolan, kıçını kaldır ve biraz sıcak su bul.
THREE WEEKS AGO, RYAN, BROTHER, GETS A POSTCARD IN THE MAIL OF, UH, BASEBALL LEGEND NOLAN RYAN
Üç hafta önce, Ryan'a, ağabeyi, postada bir kart gelmiş beysbol efsanesi Nolan Ryan kartıymış ve el yazısıyla şöyle yazıyormuş :
Nolan Ryan pitches another perfect game.
Nolan Ryan maçı kazandıran bir atış daha yapıyor.
And I got a hit off that print... a Sean Nolan, employed by Mojave Express.
Ve ben de bir parmak izi buldum. Sean Nolan, Mojave Express'te çalışıyor.
You know, if this guy Nolan worked for the bus company, his print on the wheel could be legit.
Bilirsin, eğer Nolan bu otobüs şirketi için çalışıyorsa, parmak izlerinin tekerde olması normaldir.
I found marijuana in Mr. Nolan's locker.
Bay Nolan'ın dolabında marihuana buldum.
- We aren't up, Nolan's squad is up.
- Biz hazır değiliz, Nolan'ın ekibi hazır.
Nolan's squad was up, that one should be theirs.
Nolan'ın ekibi hazır, bunu onlara verin.
And now let's go live to that wacky Bruce Nolan at Niagara Falls.
Şimdi, Niagara Şelalesi'nde bulunan çatlak Bruce Nolan'a dönelim.
I'm Bruce Nolan... and that's the way the cookie crumbles.
Ben Bruce Nolan ve kurabiye sevgisi böyledir, işte.
This is Bruce Nolan here at Buffalo's first "Be the Miracle" blood drive.
Ben Bruce Nolan ve "Bir Mucize Yarat" Kan Bağışı Kampanyasındayız.
Mistress I have a family up by the nolan Gate
Hanımım, Nolan Kapısı'nda bir ailem var.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]