Painters translate Turkish
408 parallel translation
We can make painters, you know.
Ressamları biz yaratırız aslında.
We know what's best for our painters.
Neden ki? Ressamlarımız için en iyisinin ne olduğunu biliyoruz.
Have you never posed for photographers... or painters?
Hiç modellik yaptın mı, bir fotoğrafçıya ya da bir ressama?
Decent painters paint decent people... gentlemen of rank... fine ladies, kings.
Adam gibi ressamlar, adam gibi insanların resmini yapar mevki sahibi beylerin güzel hanımların, kralların.
Painters have a different way of looking at things.
Ressamlar nesnelere farklı gözlerle bakarlar. Sen -
I've heard it said that painters are good cooks.
Ressamlar çok iyi aşçı olurmuş derler. Evet.
Voyages are a source of renewal for painters.
Seyahatler ressamlar için büyük yenilik kaynaklarıdır.
I demolished his affectations... exposed his camouflaged imitations ofbetter painters... ridiculed his theories.
Yapmacık tavırlarını yerle bir ettim kendisinden daha iyi ressamların eserlerini taklit ettiğini ifşa ettim teorilerini alaya aldım.
You know that we painters always dream of finding the materialization of what we carry inside of us.
Bilirsiniz, biz ressamlar, içimizde taşıdığımız şeyi ölümsüzleştirmenin yollarını bulmayı hayal ederiz hep.
I wonder how soon we can get cleaners and painters in.
Acaba temizlikçilerle boyacıları en erken ne zaman getirtebiliriz.
They must, like writers and painters and priests - they must have a sense of vocation...
Yazar, ressam ve rahipler gibi bir kutsal görev hisleri olmalıdır.
- I posed for painters.
- Ressamlara poz verdim.
But maybe he's only a little crazy. Like painters or composers or some of those men in Washington.
Adam belki birazcık kaçık... tıpkı ressamlar, ya da besteciler gibi... ya da şu Washington'daki politikacılar gibi.
Gas masks, painters'coveralls.
Gaz maskeleri, boyacı önlükleri.
The other fellas were wearing painters'outfits.
Diğer adamlar boyacı elbisesi giyiyordu.
The smell of paint sickens me, and painters.
Boyanın kokusu midemi bulandırıyor, ressamlar da.
Painters can't do that
Ressamlar bunu yapamazlar.
A bunch of painters.
Ressamlar.
There are no authentic portraits available... so sculptors and painters have to work from models.
Otantik portreler yoktu... heykeltraşlar ve ressamlar da modellerden çalışmak zorundaydılar bu yüzden.
I've been around with actresses, female writers, singers, painters even a female agent
Dişi oyuncularla, yazarlarla, şarkıcılarla, ressamlarla birlikte oldum.
Hey, painters.
Hey, boyacılar.
Hey, sign painters, listen.
Hey, tabela boyacıları, dinleyin.
I pose for painters.
Ressamlara poz veririm.
Now we come to some of the impressionists... a group of painters who have always been a subject of great controversy.
Şimdi, daima tartışılan bazı empresyonist ressamlara geldik.
Summon any painters of talent to the Academy.
Yetenekli tüm ressamları akademide toplayın.
You could meet other painters.
Diğer ressamlarla tanışırsın.
Ship painters to Devil's Island?
Galerileri kapatıp ressamları sürgüne mi yollarsın?
It's hard to sell any of the new painters, even the ones with some sort of name.
Yeni ressamları bile satmak zor, ünlü olanları bile.
You cannot handle painters and woodpeckers too.
Hem ressamlarla, hem de ağaçkakanlarla başa çıkamazsın.
The fact is, my dear friends, that you are not painters.
Esas sorun, sevgili dostlarım, sizin ressam olmayışınız.
This might turn into a colony of painters.
Belki de ressamlar kolonisi olur burası.
We could get other painters here.
Başka ressamlar da getiririz.
Vincent, painting is for painters.
Vincent, resim yapmak ressamlar içindir.
Of course, a painter... Do all painters still live in Barbizon?
Tabii ki, bir ressam..... olarak kır ve tabiatta çalışırsınız değil mi?
Poets need models, like painters.
Şairlerin de modele ihtiyacı vardır!
Mr. Modigliani means that only poets can talk about painting, because they transpose, like painters do.
Bay Modigliani'nin demek istediği sadece şairlerin resimler hakkında bir şey söyleyebileceğiydi. Çünkü onlar da ressamlar gibi aktarırlar.
Why don't you take her to that wonderful painters'...
Niçin onu şu ressamların yerine götürmüyorsun.
I'm mixing because I didn't like the paint the painters mixed.
Karıştırıyorum çünkü, boyacıların karışımını beğenmedim.
Weird painters, nudists, writers, weight-lifters...
Tuhaf... Ressamlar, nüdistler, yazarlar, halterciler...
You think painters today are capable of such intensity?
Bugünkü ressamların böyle güçlü bir kapasiteleri var mı sence?
I've made a lot of friends here among the bohemians, painters, and writers, both Parisian and foreign.
Burada bohemlerden, ressamlardan yazarlardan, Parisliler'den ve yabancılardan bir sürü arkadaş edindim.
I've rented the auditorium contacted the necessary parties and found painters.
Konferans salonunu kiraladım gerekli derneklerle konuştum, afişler için de birilerini buldum.
Artists, novelists, musicians, painters
Sanatçılar, yazarlar, müzisyenler, ressamlar.
As they seldom went out during the day, when everything was drowned in torrid sunshine, Spanish painters communed with the evening. "
Nadiren de olsa dışarı çıktıklarında tepede kavurucu güneş bile olsa İspanyol ressamlar geceyle fısıldaşırlardı. "
A couple of young American painters.
Amerikalı genç ressam bir çift var.
- He's one of my favourite painters.
- Lautrec benim en sevdiğim...
Aren't there enough painters in Moscow without us, Danil?
Moskova'da bizden başka, yeteri kadar ressam yok mu, Danil?
He filmed the same things painters were painting at that time, men like Charo, Manet or Renoir.
Yani devrinin çağdaş ressamları, mesela Pissarro, Manet veya Renoir neleri resmediyorsa, aynen onları filme çekmiş.
The town's crawling with soldiers, sadists, and unknown painters!
Şehir asker, sadist ve adı sanı bilinmeyen ressam kaynıyorken mi?
You're one of the most popular painters right now.
Şu aralar en gözde ressamlardan birisin.
That does look like a couple of other painters.
Bu gerçekten başka ressamları hatırlatıyor.