Production translate Turkish
3,884 parallel translation
If we could use 5 % less, we could make a real dent in production costs.
Eğer % 5 daha az kullanırsak üretim maliyetlerinde iyi bir göçük sağlarız.
- Okay, the rig was due to be moved to its next role as a semipermanent production platform at a new location, and Halliburton was hired to seal the well with cement.
- Şöyle ki, kule, sıradaki görevinde yarısürekli bir üretim platformu olarak yeni bir lokasyona taşınacağından dolayı,... kuyunun çimentoyla mühürlenmesi için Halliburton'la anlaşılmıştı.
It's the Minerals Management Service, the MMS, and they have 56 inspectors overseeing 3,500 production facilities that operate 35,591 wells in the Gulf region.
Maden İşletme Hizmeti, yani MİH. Körfez bölgesindeki 35,591 kuyuyu işleten 3,500 üretim tesisinin izlenmesinden sorumlu 56 denetçisi var.
The Baldwin brothers, who were, uh, playing the Monague family and the Sheen / Estevez clan, our Capulets, have quit the production.
Baldwin Kardeşler, Monague Ailesi'nde oynuyorlar. Ve Sheen / Estevez klanı da bizim Capuletler'den istifa ettiler.
I called the production office to find out about the publicity photos
Tanıtım çekimlerini öğrenmek için ofisi aradım.
Uh, someone in the production office made a mistake.
Yapım ofisinden biri, bir yanlışlık yapmış.
That's, uh, our new production company.
Bu yeni yapım şirketimiz.
My client will supply information relating to the organisation distribution and production of Fring's methamphetamine enterprise.
Müvekkilim Fring'in metamfetamin işinin örgütlenmesi... dağıtımı ve üretimiyle ilgili hayati bilgiler verecek.
Well, whatever his name is has the ability to induce production of the hormone in anyone who's nearby... in close proximity or in contact with him.
Adı her neyse yeteneği yanındakilerin yanına yaklaşanların ya da ona temas edenlerin bu hormonu salgılamasını sağlıyor.
And the Mustang never went out of production,
Ve Mustang asla üretim dışına çıkmadı,
I don't care if this production is cursed.
Bu yapımın lanetli olması umurumda bile değil.
I'm Mandy Oh, VP of Production.
Ben Mandy Oh. Yapım başkanının yardımcısıyım.
It was more cost-effective for production to rent real equipment than to build look-alikes, so this is actually a fully-functioning laboratory.
Yapım ekibi için gerçeğine benzer laboratuvar ekipmanı kiralamak daha hesaplı oluyor bu yüzden elimizde tamamen fonksiyonel bir laboratuvar mevcut.
Dating Dallas Royce was turning out to be as elaborate as a production of "Carmen."
Dallas Royce'la çıkmak gösterişli bir "Carmen" prodüksiyonuna dönüşmüştü.
Vanessa took everything in the register and all the money in the production company.
Vanessa kasadaki ve yapım şirketindeki tüm parayı alıp gitti.
A THE TOWER pictures production
KULE YAPIM
She took everything in the register and all the money in the production company.
Kasadaki herşeyi almış ve yapım şirketinin parasını da.
Quite a production for a groundbreaking.
Temel atma için bayağı büyük bir çalışma.
Actually, I'm auditioning for a production of Richard III.
Aslında, Seçmelere katılıyorum. 3.Richard rolü için
We'll need a list of everyone involved in the production.
Prodüksiyondaki herkesin listesini istiyoruz.
So, Garcia checked out everyone associated with that theater production of "The Merry Wives of Windsor." They're all in the clear.
Garcia prodüksiyondaki herkesi kontrol etti. Hepsi temiz çıktı.
She was in their production of "The Merry Wives of Windsor" 16 years ago, which was the only other time that play was produced there.
"The Merry Wives of Windsor" oyununun 16 yıl önceki prodüksiyonunda bulunmuş
Cazuli had to know that the cost of shutting down production to address the problem would've been sky-high.
Cazuli sorunu ele almak için üretimi durdurmanın ne kadar yüksek bir fiyata mâl olacağını biliyordur.
That seems premature, given that a man died during the production.
Adamın çekimlerde öldüğünü düşünürsek biraz erken olmuş.
Okay, so, "uh, we're afraid that, um, uh, production has stopped"
" Tom Cruise'un ölmesi sebebiyle korkarım...
Oh, for heaven's sakes, let's make a big production out of it, then.
Allah aşkına. Öyleyse bu işi olduğundan fazla büyütmeyelim.
I loved your production of "As You Like It." Well, thank you.
Teşekkürler.
What is the slowest production car made in the United States today?
Bugün Amerika'daki en yavaş... seri üretim arabası hangisidir?
Turns out there's a huge benefit tonight at the Conrad for the art production fund.
Görünüşe göre Conrad'da sanat üretim fonu için büyük bir hayır gecesi varmış.
I'm calling the art production fund.
Sanat üretim fonunu arıyorum.
Good evening, ladies and gentlemen, and welcome to the Art Production Fund benefit.
Bayanlar ve baylar, iyi akşamlar, Sanat Üretim Fonu bağış gecesine hoş geldiniz. Öncelikle, Ivy Dickens ve
I like that your artists reflect the same socially relevant projects we commission at art production fund.
Benzer toplum projelerine yansıttığınız sanatsal bakışınızı sanat üretim fonu olarak beğeniyoruz.
"because the people that speak are good at speaking." She was very, very popular, so, as you can imagine, there were many, many people there, but to me it was some kind of production.
Çok sevilen biriydi, o yüzden tahmin edebileceğiniz gibi, çok kişi gelmişti ama bana göre bir tür prodüksiyondu.
I was sort of mildly depressed... midwinter, nothing to do, living alone... and I decided to go to the Centaur Theatre to see the latest production of David Fennario.
Biraz canım sıkkındı kış ortası, yapacak bir şey yok, yalnız yaşıyorum... Ben de Centaur Theatre'a gidip David Fennario'nun son oyununu izlemeye karar verdim.
Looked like a fourth grade production of caligula back there.
Arka tarafta olan Caligula'nın dördüncü sınıf yapımı gibiydi.
It looks like Derek was the factory Foreman until your dad outsourced production to China.
Derek, babanız ürünlerini Çin'de yapmaya başlayana dek fabrikanın ustabaşıymış.
The last time I saw your dad, he was making a speech, telling my crew not to believe all the gossip, that there was no way Queen Consolidated was moving production to China.
Babanı en son gördüğümde bir konuşma yapıyordu adamlarıma çıkan dedikodulara kulak asmamaları gerektiğini söylüyordu Queen holdingin üretimi Çin'de yapmasının imkânı olmadığını söylüyordu.
She read the diary, and when she was eight months pregnant, we drove down to Boston to see a production of Anne Frank.
Günlüğü okudu ve sekiz aylık hamileyken Anne Frank'ın bir canlandırmasını izlemek için arabayla Boston'a gittik.
This meth lab, a big production, huge.
Çok miktarda uyuşturucu üretiyorlardı.
Nuts won't even go there. Place'll give you the creeps, but it's production value. It's an inner manifestation of tricia's struggle of inner emotions, and it's cheap.
En azından kararsız kaldık Ve tabi sonrasında olanlar..
None of this stuff here was up to the director's standards. We had it all built just for the production.
Standartlar da hazır
Hello, Mad Men production office.
Merhaba, Mad Men prodüksiyon ofisi.
Exactly what needs to be done- - set some more meetings with buyers, look at the latest sketches, contact the textile mill to see if they can move up production dates.
Tam olarak yapılması gerekenler... Alıcılarla daha fazla toplantı ayarla, son taslaklara bak, tekstil fabrikasının üretim tarihini ileriye çek.
I mean, I work for a production agency, mainly advertising.
Bir yapım şirketinde çalışıyorum. Daha çok reklamcılık üzerine.
We can cut down our salaries, we can get cheaper equipment, cheaper cameras, we can cut down every production's budget, keep only the ones we need.
Maaşlarımızda kısıntı yapabiliriz, daha ucuz ekipman, kameralar alabiliriz,... maliyetleri indirir, sadece ihtiyacımız olanları tutarız.
The demolition company is next to a hydroprene production faculty.
Yıkım şirketi hidrofen ürünleri fakültesinin yanında.
Well, I am gonna be in the Lima Community Players'production of The Music Man.
Lima Sanatçılar Camiasının sahnelediği Music Man'de oynayacağım.
Yeah. He's doing this, like, amazing avant-garde production of The Glass Menagerie.
The Glass Menagerie'nin çok avangart bir tarzda sahneliyor.
Not gonna see what? Her recently broken-up-with ex-boyfriend is directing my recently broken-up-with ex-boyfriend in a school production of Grease, and we've a bunch of friends in it, so we were debating whether or not we should go.
Benim yeni ayrıldığım eski erkek arkadaşım, onun yeni ayrıldığı eski erkek arkadaşının yönettiği okulumuzda sahnelenen Grease müzikalini.
I hear your film is almost finished, and, of course, that means, as of a week Friday, the production will not be paying for this hotel.
Bu yüzden iki süitte birden kalacak mısınız diye soruyorum.
This is definitely not production design. - No way.
Olamaz