Seeing is believing translate Turkish
81 parallel translation
But, ladies and gentlemen, seeing is believing and we, my partners and I have brought back the living proof of our adventure.
Ama, bayanlar ve baylar, görmek inanmaktır ve biz, ortaklarım ve ben maceramızın yaşayan kanıtını buraya getirdik.
Seeing is believing.
Görmek yeterli. Sana inanıyorum.
I didn't believe it, but seeing is believing!
İnanamamıştım. Görmek inanmaktır!
- Seeing is believing.
Görünce inanırlar.
Seeing is believing.
Görmeden inanmazdım!
Seeing is believing, Mole.
- Görmek inanmaktır Köstebek.
When I killed it it was a wolf, and it turned into a man. Seeing is believing.
Öldürdüğüm sırada bir kurttu, ve sonra insana dönüştü.
Seeing is believing.
Görmek, inanmaktır.
They say seeing is believing, but I'd never swear to it.
Görmek inanmaktır derler, ama ben buna hiç inanmazdım.
Seeing is believing.
( Morales ) Gör ve inan..
ICS, your entertainment and information network... reminds you, seeing is believing.
Eğlence ve haber kanalınız ICS..... size hatırlatır : görmek inanmaktır.
Seeing is believing?
Görmek inanmak mıymış?
- Seeing is believing.
- Görmek, inanmaktır.
Seeing is believing, isn't it?
Görmek inanmaktır, değil mi?
It's too damn convenient. Seeing is believing or don't you trust your eyes?
- Gözlerine güvenmiyor musun?
Yet you somehow brazenly declare seeing is believing?
Yine de şunu söylemekten çekinmiyorsunuz : "Görmek inanmaktır"?
More than words, seeing is believing.
Duymaktan öte, görmek daha inandırıcıdır.
Seeing is believing.
Görmek inanmak demektir.
Seeing is believing.
Görmek, inanmaya yeter.
Ladies and gentlemen, if it's true that seeing is believing then you have just witnessed a miracle.
Baylar ve bayanlar, eğer görmenin inanmak olduğu doğruysa, öyleyse az evvel bir mucizeye... şahit oldunuz.
Seeing is believing.
Görmek inanmaktır.
But sometimes seeing is believing.
Bazen, görmek inanmaktır.
So, seeing is believing...
Evet, görmek inanmaktır...
Ladies and gentlemen, seeing is believing.
Bayanlar ve baylar, görmek inanmaktır.
Yeah, well, seeing is believing.
Evet, görmek inanmaktır.
Now, please forgive My use of props, but Seeing is believing.
Lütfen beni mazur gör ama görmek inanmak demektir.
People say, "seeing is believing" But for me that's not entirely true.
İnsanlar, "görmek inanmaktır" derler, fakat bu benim için tam olarak doğru değil.
Some say, seeing is believing.
Bazıları'görmek inanmaktır'der.
Seeing is believing, my friend.
Görmek inanmaktır dostum.
Seeing is believing, Luke.
Görmek inanmaktır, Luke.
- Seeing is believing.
- Görmek inanmaktır.
It's not seeing is believing, it's believing is smelling.
Görmek inanmak değildir, inanmak koklamaktır.
Barbara's right, seeing is believing.
Barbara haklı, görmeden inanmam.
Now, Lizzy, seeing is believing, and without proof, it's just a fairy tale.
Lizzy, ancak görürsem inanırım. Kanıt yoksa, bu sadece bir peri masalıdır.
I don't know how they managed to get results like this, once Lorenzo left the scene, but seeing is believing and I'd like to offer'em full-time employment.
Lorenzo ortalarda yokken, böyle bir sonucu nasıl almışlar inanamıyorum. Ve onlara tam zamanlı çalışma önereceğim.
Seeing is believing.
Görmek inanmaya yeter.
Seeing is believing, Mike.
"Görmek inanmaktır" Mike.
Seeing Is Believing.
Görmek İnanmaktır.
It looks like we're being joined today by one of the many celebrity guest scientist who frequently appear on Seeing Is Believing.
Sanırım, en ünlü bilim adamlarından biri bugün konuğumuzmuş. "Görmek İnanmaktır" da ondan sık sık bahsediyoruz.
Seeing is believing?
Görmek inanmaktır mı?
- Seeing is believing.
- Gördüğüme inanırım.
Seeing isn't believing. Hearing is!
Gördüğüne değil, duyduğuna inan!
believing is seeing.
İnanmak görmektir.
So that by seeing her, you can keep believing that your son is alive.
Çünkü sen onu gördüğünde, oğlunun hala canlı olduğunu düşünüyorsun.
Christmas spirit is about believing, not seeing.
Noel ruhu inanmakla alakalıdır, görmekle değil.
Not believing without seeing is really a stupid thing to do.
Görmeden inanmak, gerçekten çok aptalca bir şey.
Sometimes seeing'is believing.
Bazen inanılır görünür
Seeing is not believing. It's the other way around.
Görmek inanmak değildir.
And seeing truly is believing, wouldn't you say, gentlemen?
Ve görmek gerçekten de inanmaktır. Öyle değil mi?
Not believing is seeing, but knowing is growing.
Görmek inanmak değildir fakat bilmek büyümektir.
Believing is seeing.
İnanmak, görmektir.