English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ S ] / Sens

Sens translate Turkish

39 parallel translation
Acesta a dat un sens supravietuirii noastre.
Hayatta kalma isteği verdi.
- În ce sens?
- Nasıl bir batıl inanç?
Passengers for Sens, Auxerre, Macon, take your seats!
Sens, Auxerre, Macon yolcuları yerlerinize!
"C'est le sens de la vie This is the meaning of life"
"İşte hayatın anlamı"
Are we going through Sens?
Sens'e doğru mu gidiyoruz?
Through Sens?
Sens'e doğru?
No. We'll go through Sens.
Hayır, Sens üzerinden gideceğiz.
It's possible we could run secondary systems through Data.
Yedek sistemleri dahi belki Data'dan çalıştırabiliriz. Silah kontrolleri, Sens...
Là, tu sens?
İşte, hissediyor musun?
It doesn't make any sens.
Anlamsız.
Okay, 30,000 sens says they call the whole thing off.
O halde tüm bu olayın iptal edileceğine 10000 censine bahse varım.
I have never lied before, and I lost all sense of scale and then I kept on going and going in the vain hop that I would stumble upon that one lie that would make sens of all the others but I never did.
Daha önce hiç yalan söylememiştim,... sonra ucunu kaçırdım,... sonra hepsini bir mantığa bağlayan bir tane bulurum umuduyla,... devam ettim durdum,... ama bulamadım.
In a sens, yeah...
Bir bakıma, evet...
He jump thrue a windows to comit sucide, that doesn't make sens.
İntihar etmek için camdan mı atlamış? Mantıksız.
And it looked like it was set up like some kind of a fallout shelter, which makes sens'cause we don'allyavesements here in P
Sanki sığınak olarak hazırlanmıştı. Bu mantıklı, çünkü Phoenix'te bodrum katımız olmaz.
Communication is the key, it make sens.
Anahtar kelime iletişim, bu gayet mantıklı.
- Sens'altro, signore.
- Sens'altro, signore.
- Sens'altro signore.
- Sens'altro signore.
Sens'altro, signore, sens'altro.
Sens'altro, signore, sens'altro.
Money, si, si, sens'altro!
- Para, evet, evet, sens'altro!
Killed in Vegas, dumpedn Miami. It doesn't make sens
Vegas'da öldür, Miami'ye at.
In Sens we'll see.
Sens'te bakarız.
Sens, please.
- Aletler lütfen.
You assumed the zero ten based?
Sensıfır on tabanlı üstlendi?
This guy's on his cell phone, she's texting, he's sexting, and that guy brought a baby to a 9 : 00 movie!
Bu adam telefonla konuşuyor, Hanımefendi mesaj atıyor, Beyefendi oynaşıyor, Şu adam da gece 9 sensına bebekle Geliyor!
We should have some sens of the turnout by noon, but the official exit polling won't be until 4 : 00.
Öğlene doğru kabaca gidişatı öğrenmiş oluruz. Resmi sonuçlar ise saat dördü bulur.
I heard the neck is the most sens...
Boyuna yapılanların en çok acı veren...
Cheri, Cheri, ce que tu dis n'a aucun sens.
"Söylediklerinden hiçbir şey anlamıyorum."
You were the only person who could've told her about that.
Ona bundan bahsedebilecek tek kişi sensın.
You guys want a sens-orgy that circles the globe, I'm your guy.
Eğer dünya çapında bir duyusal grup seksi isterseniz adamınız benim.
Oh, man, how come it's always the ugly chicks that stay out late?
Neden şensımıza hep yaşlı piliçler çıkıyor?
So, I just tricked you to teach me your kung-fu
Bende kung-fu nu öğretmen için senş kandırdım
10,000 sens says he blows it.
Batıracağına 10000 cense bahse varım
10,000 sens says she turns him down.
Reddedileceğine 10000 cen.
I knew I'd find you here.
Senş burada bulacağımı biliyordum.
Good to see you too, homey.
Senş gördüğüme sevindim, kardeşim.
It will bring you good fortune and keep you safe from harm.
Sana iyi şens getirip, kötülüklerden seni koruyacaktır.
I will if that'll make you happier.
Senş mutlu ederse, yaparım.
There's nothing holding you down.
Senş tutan hiç bir şey yok.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]