Shaun translate Turkish

I find, after running a crosscheck on that factor, that your son Shaun Geoffrey Christopher, headed, or will head, the first successful Earth-Saturn probe which is a...

O faktörle ilgili olarak yeni bir taramada şunu buldum, sizin oğlunuz Shaun Geoffrey Christopher, Dünya-Satürn araştırmasına öncülük veya liderlik edecek olan ilk insan...

Unless we return Captain Christopher to Earth, there will be no Colonel Shaun Geoffrey Christopher to go to Saturn.

Eğer Kaptan Christopher'i Dünya'ya göndermezsek, Satürn'e gidecek bir Albay Shaun Geoffrey Christopher olmayacak.

Shaun Richards.

Shaun Richards.

is your arm tired, Shaun?

Kolun yoruldu mu, Shaun?

You look like Leif Garrett or Shaun Cassidy.

Sen de Leif Garrett veya Sean Cassidy'ye benziyorsun.

You bought Shaun Cassidy!

- Shaun Cassidy mi aldın!

Hey, Shaun.

- Merhaba Shaun.

Shaun Rollins.

Shaun Rollins.

Shaun.

Shaun.

A kid named Shaun Rollins.

Shaun Rollins adında biri.

And also what his connection is with a guy called Shaun Rollins.

Ayrıca Shaun Rollins adında biriyle bağlantısını araştır.

Why'd you visit Shaun Rollins?

Neden Rollins'i ziyaret ettin?

He's Shaun Rollins'brother.

Shaun Rollins'in kardeşi.

About six months ago, Latrell's little brother, Shaun, gets popped.

Altı ay önce Latrell'in kardeşi Shaun tutuklanmış.

My sources ran a check on Shaun also, and he's set for life financially.

Kaynaklarım Shaun'u da araştırdı, ömür boyu yetecek kadar parası varmış.

Shaun also has another brother, Leon.

Shaun'un bir kardeşi daha var, Leon.

Rather than lose him, they framed Shaun.

Onu kaybetmektense, suçu Shaun'a attılar.

- Heard about your brother Shaun.

- Kardeşine olanları duydum.

David or Shaun?

David mi Shaun mu?

Shaun O'Connell.

Shaun O'Connell.

Dear Mr. Skinner, My name is Shaun Brumder... and I think you are a total genius.

Sevgili Bay Skinner, Adim Shaun Brumder... ve sizin tam bir dahi olduğunuzu düşünüyorum.

Spike it, Shaun!

Çak şuna, Shaun!

Your greatest admirer, Shaun Brumder.

Sizin en büyük hayranınız, Shaun Brumder.

Shaun doesn't surf anymore, stupid.

Aptal Shaun artık sörf yapmıyor.

It's Shaun.

Bu Shaun.

Shaun, pick up the phone!

Shaun, telefona bakarmısın!

I'm Shaun Brumder.

Ben Shaun Brumder.

- Shaun Brumder.

- Shaun Brumder.

- I'm Shaun.

- Benim Shaun.

Look, Shaun's my boyfriend, and I would do anything for him... even if that means breaking a promise to you.

Bak, Shaun benim erkek arkadaşım, onun için herşeyi yaparım... Hatta senin için söz verdiklerimide unutabilirim.

You must be Shaun.

Sen Shaun olmalısın.

Shaun's also our class president... and he was the representative at our model UN.

Shaun ayrıca sınıfımızın birincisi... Ve bizi Un'de temsil eden örnek birisi.

Shaun has been a wonderful son... and I want him to be happy.

Shaun harika bir çocuktur... ve onun mutlu olmasını istiyorum.

Where's Shaun?

Shaun nerede?

- I'm Shaun Brumder.

- Ben Shaun Brumder.

Shaun, so psychedelic.

Shaun, çok psikopatçaydı.

Shaun, I'm so sorry.

Shaun, Çok üzgünüm.

Shaun, I'm sorry you didn't get into Stanford.

Shaun, üzgünüm Stanford'a giremedin.

Guys, this is Shaun.

Kızlar, Bu Shaun.

Yeah, Shaun.

Evet, Shaun.

I wrote you a letter a couple of months ago... and I sent you one of my stories.

Ben Shaun Brumder. Birkaç ay önce size mektup yazmıştım... Hikayelerimden birinide size yollamıştım.

Go get the Bronco, Shaun, and come back for me.

Git Bronco yu getir, Shaun, ve benim için geri gel.

Shaun, apologize to her.

Shaun, özür dile ondan.

We got you into Stanford, Shaun.

Seni Stanford'a kabul ettirdik Shaun.

Congratulations, Shaun.

Tebrikler Shaun.

Yours truly, Shaun Brumder. "

Saygılarımla Shaun Brumder. "

This is Shaun Ryder and that one is Paul.

Bu Shaun Ryder, ve şu da Paul.

Right now we're in a kind of a crisscross, a kind of a hiatus, but the two guys that are gonna be on the crest of the next wave are Paul and Shaun Ryder.

Şu anda bir kesişme, bir beraberlik durumundayız. Ama bir sonraki dalganın sırtında olacak olan adamlar.. Paul ve Shaun Ryder.

This takes place in 1980, when Shaun and Paul put rat poison into some bread...

Bu olay, 1980'de Shaun ve Paul, ekmeklere fare zehiri koyup.. ... 3000 güvercini beslediklerinde olmuştu.

Shaun's lyrics on a good day are on... par with... WB Yeats on... on an average day.

İyi günündeki bir Shaun'un sözleri... ortalama bir W.B.Yeats'le karşılaştırılabilirdi.

Shaun Ryder was right. New Order were right.

Shaun Ryder, New Order haklıydı.