She died last year translate Turkish

She died last year, but I never knew her.

Geçen sene öldü ama onu pek tanımıyordum.

Yes, she died last year, shit!

Evet, geçen yıl öldü, lanet olsun!

She died last year.

Geçen yıl öldü.

She died last year, not long after she'd had the child. She was picking chestnuts and fell off the cliff.

Doğumdan bir süre sonra ; kestane toplamaya gitti ve bir uçurumdan düştü.

She died last year, my mother.

Geçen sene öldü, annem.

She died last year

Geçen sene öldü

She died last year at 96.

Geçen sene 96 yaşında öldü.

She died last year.

Liz geçen yıl öldü.

She died last year.

Geçen yıI öldü.

She died last year.

O geçen sene öldü.

Your grandmother, Eve Garfield, she died last year, right?

Büyükannen Eve Garfield geçen yıI öldü, değil mi?

I mean she died last year.

Demek istediğim geçen sene öldü.

How could she have written a letter a week ago if she died last year?

Eğer geçen sene öldüyse bir hafta önce nasıl mektup yazabilir?

Mom, she died last year.

Annem, geçen sene öldü.

She died last year.

Geçen sene.

- She died last year.

- Geçen yıl ölmüş.

I thought she died last year.

Geçen yıl öldü sanıyordum.

Look, his wife was sick and she died last year.

Bak, karısı hastaydı ve geçen yıl öldü.

She died last year.

Geçen yıl vefat etmiş.

- Had a wife, but she died last year.

Karısı varmış, ama geçen sene ölmüş.

She died last year of hypothermia.

Geçen sene hipertermi yüzünden vefat etti.

She died last year.

- Geçen yıl vefat etmiş.

She died last year.

Geçen sene öldü.

My mom... she died last year.

Annem geçen sene öldü.

She died last year.

Geçen yıl vefat etti.

Inherited a shitload when she died last year.

Geçen yıl ölünce bir tekne miras bırakmış.

She died last year, didn't she, with her family, in Aix-en-Provence?

Öldü. Geçen yıl. Değil mi?

My wife, she died last year.

Eşim geçen sene öldü.

Well, I would, yeah, but... she died last year.

Ama o, geçen yıl öldü.

My mom lived with us till she died last year.

Annem geçen yıI ölene kadar bizimleydi.

She died last year.

Geçen sene vefat etti.

She died last year.

O geçen yıl öldü,

Now, she died last year.

Annesi geçen yıl ölmüş.

She died last year, cancer.

- Geçen sene kanserden öldü.

- Had. She died in a car wreck last year.

- Vardı. geçen yıl araba kazasında öldü.

She died last year.

- Geçen yıl öldü.

She lives alone, in considerable comfort, thanks to the wealth she inherited from her late husband - a sot who died in suspicious circumstances last year.

Çok konforlu ve yalnız bir yaşam sürüyordu. Bunu da ölmüş kocasından kalmış olan servete borçluydu. Geçen yıl, kuşkulu koşullarda ölmüş olan bir ayyaştı kendisi.

My only living relative is my mother. And when my father died last year, she banned me from the funeral.

Yaşayan tek akrabam annem, geçen sene babam vefat ettiğinde, beni cenazeden kovmuştu.

She died. Last year.

Annem geçen sene öldü.

Well, she... She sort of died last year.

O geçen sene öldü.

No, she died last year.

Ama geçen sene öldü.

Natalie Baldwin was on the team last year before she died.

Natalie Baldwin de geçen yıI ölmeden önce takımdaydı.

She died, um, last year.

Geçen yıl kaybettik.

She died just last year.

Kadın geçen sene ölmüş.

She died of a stroke last year, so Jason dropped out of college one semester before graduating.

Geçen sene beyin kanamasından ölmüş o yüzden Jason mezuniyetinden önceki son yarıyılında okulu bırakmış.

Well, I... sold my wife's computer last year after she died, so...

Karımın bilgisayarını geçen sene o öldükten sonra satmıştım.

She died last year.

- Uzlaşmaya yanaşmayanlar modundalar. Geçen yıl öldü.

Oh, and last year when my gam-gam died, she was the only person who could make me laugh.

Ve geçen sene gam-gam'im öldüğünde, beni güldürebilen tek kişiydi.

My mom, she died, last year.

Annem öldü geçen sene.

He died last year, and it's all she has left of him.

Geçen sene ölmüş ve kıza kocasından kalan son şey bu.

Last year, she fell down a staircase... and died.

Geçen yıl, o merdivenden aşağı düştü ve öldü.