Sherrie translate Turkish
70 parallel translation
- Her name is Sherrie.
- Adı Sherry.
- Sherrie from marketing?
- Pazarlamadaki Sherry mi?
- Sherrie from Boston.
- Boston'lı Sherry.
Sherrie made it clear I was gonna lose her if I didn't start getting it together.
Sheryy, kendime çeki düzen vermezsenm onu kaybedeceğimi söyledi.
- Sherrie.
- Sherry.
Her name is Sherrie.
Adı Sherrie.
- Sherrie.
- Sherrie.
- This is Sherrie.
- Bu Sherrie.
- Sherrie, this is Rory.
- Sherrie, bu Rory.
- He brought Sherrie.
- Sherrie'yi getirmiş.
I just wanted to tell you that Sherrie asked me... if both of you could go out tonight.
Sana söylemek istedim, Sherrie bu akşam ikiniz dışarı çıkabilir misiniz diye sordu.
Dad-time is linked to Sherrie-time.
Babanın saati artık Sherrie'nin saatine bağlı.
- Sherrie seems awfully punctual.
- Sherrie korkunç derecede dakik görünüyor.
Sherrie's excited about this.
Sherrie bu görüşme için çok heyecanlıydı.
When I invited you to Rory's debate, was Sherrie with you?
Ben seni Rory'nin münazarasına davet ettiğimde Sherrie seninle miydi?
It's okay that I brought Sherrie along, isn't it?
Sherrie'yi beraberimde getirmem sorun değildi, değil mi?
Sherrie has to get to know her.
Sherrie onu tanımalı.
You can back off, you'll be in Sherrie's life.
Rahat olabilirsin Lorelai, Sherrie'nin hayatında olacaksın.
Her name's Sherrie.
Adı Sherrie anne.
Sherrie.
Sherrie.
I can call Sherrie and have her and Rory come by.
Sherrie'yi arayabilirim ve Rory'i buraya bırakabilir.
So, I'm dying to hear about your night with Sherrie.
Sherrie'yle olan geceni duymak için ölüyorum.
She freaked out that you were with Sherrie.
Sen ve Sherrie için deliye döndü.
Sherrie had a really good time last night.
Sherrie dün gece çok güzel bir akşam geçirmiş.
I kind of realized something with you and Sherrie visiting... and, God help me, because of what my mother said to me.
Senin Sherrie ile ziyaretinde bir şey fark ettim ve Tanrı yardımcım olsun, annemin söylediği bir şey yüzündendi.
Now that I see that... and I see you settling down with Sherrie, I think I can move beyond it.
Şimdi bunu anlıyorum ve senin Sherrie'yle ciddi olduğunuzu görüyorum, sanırım ben de artık bunu aşmalıyım.
- Sherrie's cool with you staying here?
Yarın Rory ile biraz vakit geçirmek istiyorum.
You gotta get back to Sherrie.
- Keşke daha uzun kalabilseydim. Sherry'ye dönmen gerek.
- Sherri, you are so naive.
- Sherrie, ne kadar safsın.
Five, six - Hey, you've reached Malcolm, Sherri and Trent.
Malcolm, Sherrie ve Trent'in evi.
- Hey, Sherri. It's me, baby.
Merhaba Sherrie, benim bebeğim.
- Sherri?
- Sherrie?
Sherri. You-You shouldn't even be back here.
Sherrie, burada ne işin var?
Hi, you've reached Alan, Sherrie, and Danny.
Merhaba. Alan, Sherrie ve Danny'e ulaştınız.
Now, you should just shut up before this goes too far, Sherrie.
Fazla ileri gitmeden çeneni kapasan iyi olur, Sherrie.
Hi, you've reached Alan, Sherrie, and Danny.
Merhaba, Alan, Sherrie ve Danny'e ulaştınız.
"I dare you to open the door." No, Sherrie. Don't.
"Sıkıysa kapıyı aç." Hayır, Sherrie.
I need to speak to my wife, Sherrie.
Eşim Sherrie'yle konuşmak istiyorum.
Meet Sherrie.
Sherrie'yle tanış.
I have a big date tonight with Sherrie.
Bu akşam Sherrie ile buluşacağız.
- Sherrie!
- Sherrie!
Hey, man, have you seen Sherrie?
Hey, dostum, Sherrie'yi gördün mü?
Sherrie!
Sherrie!
Sherrie quit.
Sherrie istifa etti.
- Sherrie....
- Sherrie....
Sherrie, can we please just start over?
Sherrie, her şeye yeniden başlayabilir miyiz?
SHERRIE, JUSTICE DREW : Just like every night has its dawn
Her gecenin şafağı olduğu gibi
Sherrie?
Sherrie?
It's not fame and fortune you came looking for, Sherrie.
Şöhret ve servet için değil bakmak için geldin, Sherrie.
Sherrie, I'm so sorry.
Sherrie, çok üzgünüm.
How's Sherrie?
- Ondan beklenir.