Shocking translate Turkish
1,951 parallel translation
- It's shocking
- Olay şoke edicidir.
And we reveal the shocking tide of racism they face.
Aynı zamanda karşılaştıkları ırkçılık dalgası bizi şok etti.
As the police search for suspects continued, they made a shocking discovery.
Şüpheliler üzerindeki polis araştırması devam ettikçe şok edici başka bir şey buldular.
And it's shocking that today, in Europe, with all that laws and services that are there to protect children, this exploitation can happen on such a large scale.
Bugünün Avrupa'sında çocukları koruyan onca yasa ve sosyal hizmetler varken böyle bir sömürünün bu derece büyük çapta var olması şok edici.
But fresh in the memory of many in the empire was the story of the destruction of the original library at Alexandria centuries earlier, and the shocking loss of thousands of years of accumulated knowledge.
Orijinal İskenderiye Kütüphanesi'nin asırlar önce yakılıp yıkılmasının ve binlerce yıllık bilgi birikiminin şok kaybının hikâyesi imparatorlukta birçoklarının belleğinde halen taze idi.
And in New York today, a shocking possible motive has surfaced behind the recent attempted murder and suicide of 2 decorated NYPD detectives.
Ve New York'ta bugün şok edici bir gerçek su yüzüne çıktı Son yaşanan öldürmeye teşebbüs ve intihar olayının arkasındaki 2 NYPD dedektifi ile ilgili detaylar için, Chip Rickard ekranlarınızda.
Something shocking.
Şok edici bir şey.
I don't see anything shocking.
Bununla ilgili şaşırtıcı olan şey ne göremiyorum...
Shocking.
Çok şaşırdım.
Now, that's shocking, especially as a woman. - See, you--you misunderstood what I was saying.
Böyle şok edici bir şeyin. özellikle bir kadın için bak, sen... yanlış anladın beni.
- Now, that's shocking, especially as a woman.
şok edici bir şey ve bir kadın olarak.
To have offered him any kind of familiarity, it was plain, would have been as shocking a breach of etiquette as if one had attempted to stroke the butler.
Onu sevmeye kalkışmak,.. ... uşağı sevmeye kalkışmak kadar şok edici ve ayıp bir davranış olurdu.
It's shocking. [Emma] Hi.
- Bu çok şaşırtıcı. - [Emma] Merhaba :
So shocking, huh?
Çok şaşırdık, değil mi?
Shocking images.
Şok eden görüntüler.
Shocking.
Şok edici.
Isn't this shocking pink a little too shocking?
Bu pembe renk olmadı sanırım.
We're going to present to you a shocking investigation.
Şimdi sizlere inanılmaz bir hikaye sunacağız.
Oh, that's shocking.
Şaşırtıcı.
- We know. Shocking.
- Biliyoruz, şok edici.
Another shocking setback to the state's most powerful family.
Bir başka şok edici haberimiz ise ülkenin en güçlü ailelerinden biri hakkında.
- was fatally attacked in a shocking incident.
- Bir suikasta uğradı.
... captured these images live in the notorious Maze... What you are about to see is sad, shocking and real.
Baş muhabirimiz Sheryaar Hussain...
Come on, people, we have five shocking moments
Hadi, millet, her senaryoda beş şok edici sahne olmalı.
I don't give a fuck about unrelatablllty as long as it is shocking.
Şok edici olduğu sürece tutarsızlığı umrumda değil.
Personally, I'd find that pretty shocking.
Şahsen, bu benim için şok edici olurdu.
Two shocking moments.
İki şok edici sahne.
- Oh. Are you sure, I mean, absolutely sure we have 28 shocking moments in every act?
Emin misin, yani her bölümde 28 şok edici sahne olduğundan kesinlikle emin misin?
I've a shocking surprise for you.
Sizin için şok edici bir sürprizim var.
- Honey, I know this may seem shocking to you, but it shouldn't.
- Tatlım bu senin için şaşırtıcı geliyor olabilir ama öyle olmamalı.
Shocking, isn't it? !
Şok edici, değil mi?
- That's shocking!
- İnanılmaz!
This may be shocking.
Bu biraz şaşırtıcı olabilir.
We will bring you up to date with Elektra today and address shocking rumors that have been sweeping the adult film industry like wildfire.
Bu bölümde, sizi Elektra'yla buluşmaya ikna edeceğiz,... ve yetişkin film endüstrisini orman yangını gibi süpürmüş şok edici söylentilerden bahsedeceğiz.
But for my generation and that of my peers the shocking announcement of Elektra Luxx's sudden retirement from the adult-film industry defined the end of an era.
Ama benim neslimdeki akranlarıma göre,... bir porno çağını sona erdirmesi anlamına gelen Elektra Luxx'ın bu işleri aniden bıraktığına dair yapılan şok edici duyurudur.
That's shocking.
Şok edici bir şey.
- That's shocking.
- Evet bu doğru.
It was so shocking?
Şoka girecek ne var bunda?
It's for shocking people.
İnsanlara şok vermek için.
He arranged for the mental hospital, the latest, the best treatment, the shocking electric...
Akıl hastanesini ayarladı. En son, en iyi tedavileri sundu.
It was a controversial history, shocking and fascinating.
bu çok tartışılan, şok edici, büyüleyen bir konuydu.
"Renowned Radio Jockey and the biggest magician of his time, Ethan Mascarenhas.." ".. has filed a petition for Euthanasia in the Goa High Court, shocking everyone. "
Ünlü radyo sunucusu ve bir zamanların en büyük sihirbazı Ethan Mascarenhas Goa Yüksek Mahkemesine ötanazi talebiyle başvuruda bulunarak herkesi şoke etti. "
the exorcism of Emily Rose has been considered too disturbing for home viewing... one of the most shocking and gripping movies ever made.
"Emily Rose'un şeytan çıkarma filmi evde izlemek için en rahatsız edici en şok edici ve en merak uyandırıcı film olarak kabul edilir."
This is an absolutely shocking turn of events.
Burada şok edici hadiseler dönüyor.
Oh, I know. Shocking, isn't it?
- Bu şok edici, doğru mu?
- It is shocking.
- Evet, şok edici.
We're shocking.
Şok olduk.
We're shocking.
Biz şoktayız.
- People like crime fiction because no matter how violent or shocking, it comforts them.
- İnsanlar cinayet romanlarını seviyorlar çünkü kötü ya da korkunç olup olmamasını umursamaksızın rahatlıyorlar.
This is very sudden and shocking news. Katie always knew that...
Son derece şok edici ve sarsıcı bir gelişme.
- More shocking.
- Daha etkileyici.