English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ S ] / Sociopath

Sociopath translate Turkish

732 parallel translation
imo sociopath.
Sosyopat kişilik.
Sociopath.
Sosyopat.
And I'm really not the total sociopath that you'd like to think.
Ve düşündüğün gibi bir sosyopat da değilim.
- [Murdock] Sounds like a sociopath. - A what?
- Sosyopat gibi.
I had him pegged as a sociopath right away.
Onun sosyopat biri olduğunu düşünüyordum.
You're a sociopath.
Bir hilkat garibesisin.
Carlos, you semi-illiterate, Fascist sociopath!
Carlos, seni yarı cahil, faşist psikopat!
You can find me listed in the medical encyclopedias under "Sociopath" in the new editions.
Tıp ansiklopedilerinde bunu bulabilirsiniz. Yeni baskılarında "sosyopat" başlığı altında.
- There, there... You couldn't know that the man you were dating was a murdering sociopath. Oh, Frank!
Acımasız, katil bir toplum düşmanıyla çıktığını bilemezdin.
- You are the lowest, two-timing sociopath that ever walked the earth.
- Sen dünyaya gelmiş en aşağılık, sadakatsiz sosyopatsın.
He's a sociopath and a liar, for sure.
Sosyopat ve yalancı sadece.
In the meantime, this french sociopath stabs me and mike to death.
Bu arada da, şu fransız sosyopat Mike'ı ve beni öldüresiye bıçaklar.
Follow the lead of some psychotic, mind-twisting... jumpsuit-wearing sociopath?
Psikopat, akıl düşmanı,..... atlama elbisesi giyen bir sosyopatın dediklerini mi izleyeceğiz?
" The sociopath, lacking the restraints that... hold a normal character together, can become anything.
" Bir sosyopat, kendini frenleyerek... normal bir karakter çizebilir, istediği herkes olabilir.
I don't think she is a sociopath.
Kadının sosyopat olduğunu düşünmüyorum.
I hired a private detective for 50 %, but now that I know where you are I am perfectly willing to spend all of the money in hiring a clinical sociopath to take it from you, and fuck you through the eye sockets JUST FOR FUN!
Paranın yüzde ellisini vermek üzere özel bir dedektif tuttum. Ama artık senin nerede yaşadığını bildiğime göre paramı son kuruşuna kadar harcayıp senden alacağım ve eğlence olsun diye seni son nefesine kadar becereceğim.
You're letting this delicate English rose be sullied by some sociopath? Oh...
O nadide İngiliz çiçeğini bir sapkının ellerine mi bırakacaksın?
- He's no sociopath.
Niles, o sapkın filan değil.
Jimmy, it's okay to have an affair if your husband's a brutal sociopath.
Jimmy, Eşin zorba bir psikopatsa bir ilişkin olması normal.
- With the handwriting of a sociopath.
- El yazısı sosyopatlarınkine benziyor. Hayır benzemiyor.
He's a fuckin'sociopath.
- O kahrolası bir sosyopat.
A total sociopath.
Tam bir manyak.
I've never been kissed by a sociopath before.
Daha önce hiç bir sosyopat tarafından öpülmemiştim.
Your sociopath thinks he is some kind of vigilante... getting even for the little guy.
Sosyopatın, kendini ezilenlerin intikam meleği zannediyor.
One hologram and one sociopath may not be much of a match for the Kazon, but... we'II have to do.
Bir hologram ve bir psikopat Kazon'a karşı duramayabilir, ama bunu yapmak zorundayız.
Assassin, brigand, sociopath, monster.
Suikastçı, haydut, sosyopat, canavar.
He's a paranoid charismatic sociopath, obsessed with the Book of Revelation.
Biz Ephesian'ın paranoyak bir sosyopat olduğuna inanıyoruz.
And why is it that Vernon Ephesian is reported by you a paranoid sociopath..... because he believes he lived 100 years ago,..... and you're not, even though you believe you died in that field?
Vernon Ephesian paranoyak sosyopat diyen sensin çünkü yüzyıl önce Yunanistan'da yaşadığına inanıyor. Ama sen orada öldüğüne inandığın halde hasta değilsin.
He's a paranoid sociopath.
O bir paranoyak.
You're the first patient I've had in a while who's not a sociopath.
Uzun zamandır iyileştirdiğim, psikopat olmayan ilk hasta sensin.
Does that make me a sociopath?
Sosyopat mı oldum şimdi?
We're talking about a full blown sociopath.
Büyük annesini. Bir sosyopattan bahsediyorum.
Groves is a demented sociopath without a scoosh of remorse.
- Groves hiç bir vicdani rahatsızlık duymayan manyak bir sosyopat.
Little sociopath's the one who started this.
Her şeyi başlatan o.
Sometimes the occasional sociopath.
Genelde sıradan sosyopatlar.
In truth, he's a highly intelligent sociopath who has no fear of dying.
Gerçekte, ölmekten korkmayan yüksek zekâlı bir sosyopat.
Lisa thinks she's hot shit because she's a sociopath.
Lisa, sosyopat olduğu için kendini üstün görüyor.
I'm a sociopath.
- Ben sosyopatım.
He's either a sociopath or he really believes his line of B.S.
Ya sosyopat ya da attığı palavralara kendi de inanıyor.
I mean, the guy's a sociopath.
Adam bir toplum düşmanı.
So, you're going to put up a sociopath for a couple of days?
Yani, bir psikopatla günlerce aynı evde mi kalacaksın?
- He's not a sociopath, he's a good kid.
- O psikopat değil, iyi bir çocuk.
- Carlos is your typical sociopath.
- Başka fikri olan? - Carlos tipik bir sosyopat.
- Give it to the sociopath?
Alfonso'yu satmak için bir saniye tereddüt etmez. - Yani sosyopatı mı bırakalım?
When I get insomnia, I think about the sociopathic killers I got sent to Attica.
Uyuyamadığım zaman, uzanır ve Attica'ya gönderilmelerini sağladığım "sociopath" katilleri düşünürüm.
IT'S TOO MUCH TO ASK OF A SOCIOPATH.
Bir sosyopattan bunu istemek çok fazla.
I've been charmed by a sociopath.
Bir sosyopat tarafından kandırıldım.
"Sociopath."
"Sosyopat."
But Zeljada, being a sociopath, he kills Riley instead.
Ama Zeljada, bir sosyopat olarak, bunun yerine Riley'i öldürmüş olabilir.
I think I have identified this person as a textbook sociopath.
Sanırım bu kız okul için kafayı yemiş.
Hey, I'm a sociopath.
Ben bir sosyal-patım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]