Staffed translate Turkish
228 parallel translation
- I'm short-staffed.
- Yeterli elemanım yok.
And staffed with the necessary specialists to determine exactly what is wrong with the doctor.
Orada doktora neler olduğunu anlayabilecek uzmanlar var.
We're short-staffed as it is, and you want more men to charge off on one of your half-baked theories?
Burada adam eksiğimiz var ve sen delice bir fikir yüzünden takviye mi istiyorsun? Saçmalık.
I'm short-staffed as hell.
Eleman sıkıntısı çekiyorum.
And don't forget our own premises dental and medical clinics staffed by the world's finest professionals.
Diş hekimimizin muayenehanesini ve en ünlü uzmanlardan oluşan kardrosuyla, kliniklerimizi de unutmamak gerek.
It's staffed by a lot of talented, dedicated people who do everything in theirpower to help the Government make it's policies into law.
Hükümet politikalarını kanunlaştırmak için çalışan kabiliyetli ve kendini adamış insanlar... çalışıyor Sivil Serviste.
Can we at least discuss it? I'll put up with being under-budgeted and under-staffed, and the fact that these exhibits were built in 1901, and they're falling apart, but I will not put up with that crap!
Bütçe ile eleman yokluğuna ve buranın dağılıyor olmasına katlanırım ama bu saçmalığa katlanmam!
If you're short-staffed, Kenneth can easily carry the bags.
Eğer yeterli adamın yoksa Kenneth bavulları kendi taşıyabilir.
This girl too was killed with a razor and your books'pages staffed into her mout
Kurban da aynı şekilde ustura ile öldürülmüş ve kitabın sayfaları ağzına doldurulmuş.
A clinic for black people, staffed by black people, run by a black doctor.
Siyah bir doktor tarafından yönetilen, siyah insanlar tarafından çekip çevrilen, siyah insanlar için bir klinik.
3 death-camps were built and staffed under top secret orders.
Büyük bir gizlilik altında verilen emirler doğrultusunda, 3 ölüm kampı inşa edildi ve bu kamplara gerekli personel atandı.
We're short-staffed tonight.
Bu gece personele sıkıştık.
We're fully staffed at this time, but we'll keep your resumé on our database.
Şu an açık pozisyonumuz yok, fakat özgeçmişinizi veri tabanımızda tutacağız.
Most firms of this type are staffed with ex-law enforcement types.
Bu işi yapan birçok firma eski kanun adamlarından oluşur. Ama sizin ekibiniz...
Where every floor is staffed by a team of specialists.
Her katta, bir uzman ekip bulunuyor.
Mark, we're short-staffed.
Mark, personel eksikliği var.
I thought of a women's and children's clinic, all volunteer-staffed.
Kadın ve çocuk kliniği düşündüm, hepsi gönüllü işi.
I'm short-staffed at the moment.
Bunun şu anda zor olduğunu biliyorum.
Staffed from all the services.
Her yerden personel alındı.
Schillinger's in the hole so we're short-staffed in the mailroom.
Schillinger delikte.
Aren't you a little short-staffed?
adam eksiğiniz yok muydu?
Um, we are fully staffed.
E, şey, biz... kadromuzda boş yer yok.
- Really fully staffed.
- Kadromuzda gerçekten yer yok.
Staffed aubergines?
Patlıcan dolma?
Stuffed, not staffed.
Dolma olacak, dolum değil.
Staffed aubergines and stuff like that!
Patlıcan dolma gibi ıvır zıvırlar işte.
Staffed aubergines!
Patlıcan dolmasıymış!
He staffed it with the guys who owed him money.
Ona borcu olan adamları işe aldı.
We are fully stocked and fully staffed.
Stoklarımız ve elemanlarımız tamam.
Sorry, we're a little short-staffed.
- Üzgünüm tatlım. Adamımız az.
- Fully staffed.
- İhtiyaçları yok.
I'm short-staffed, okay?
Eleman azlığımız var.
We're short-staffed.
Eleman sayımız az.
- Call Transport. - They're short-staffed.
Nakil ekibini ara.
We staffed okay for tonight?
Gece için yeterli personel var mı?
There's an emergency at the hospital, and they're really short-staffed.
Hastanede acil bir durum var ve yeterli personel yok.
They were staffed by psychiatrists who believed it was their job to control the hidden forces inside the minds of millions of ordinary Americans.
Buralarda çalışan psikiyatristler, milyonlarca sıradan Amerikalı'nın zihinlerinin içindeki gizli güçleri kontrol etmenin kendi işleri olduğunu düşünüyorlardı.
She's pulling double duty as a nurse, till we get fully staffed.
Tam kadroyu toparlayana kadar çift vardiya yapıp hemşirelik görevinide o üstleniyor.
I told you, I'm not staffed for this.
Söyledim sana, yeterince adamım yok.
I'm not saying there's any lack of ethnic understanding around here but every time a ship is staffed, it's always either Minbari or human.
Ayırımcılık olduğunu söylemiyorum ama ne zaman mürettebat seçimi yapılsa, seçilenler ya Minbari ya da İnsan oluyor.
Unfortunately, our administration... is staffed entirely by men.
Ne yazık ki yönetim kadromuz... bütünüyle erkeklerden oluşuyor.
Well, sorry. We're staffed.
Personel almıyoruz.
We're fully staffed at the moment but if something opens up, I'll keep you in mind.
Şu anda kadromuz dolu. Ama pozisyon açılırsa, aklımdasın.
We are short-staffed today because Kelso has volunteered all of you scut monkeys for some psychologist's research project, which means you won't be helping patients.
Bugün personelimiz eksik. Çünkü Kelso bir psikoloji araştırma projesi için siz maymunların hepsini gönüllü olarak yazdırmış. Kıçımın projesi.
Oh, it's back, re-staffed and zombie-free.
Geri döndü, yeni çalışanlarla ve zombilerden arındırılmış olarak.
We're fully staffed.
Eleman açığımız yok.
We can manage half-staffed a couple of days, but that's it.
Bir kaç gün yarım kadro ile çalışmayı sürdürebiliriz, hepsi bu.
We're a small hospital and painfully short-staffed
Burası küçük bir hastane ve malesef yeterli kadromuz yok.
We're a small hospital and painfully short-staffed.
Burası küçük bir hastane ve malesef yeterli kadromuz yok.
I'm dungled about a quarter of the hospital staffed.
Bir kaç tane doktorumuz var.
- No, I'm already short-staffed.
Olmaz, zaten eksik çalışıyorum.