English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ T ] / They've disappeared

They've disappeared translate Turkish

184 parallel translation
As a matter of fact, it's five years since they disappeared.
Ve beş yıldır kayıplar.
Yes, they've all disappeared.
Evet, ortada bir tane bile yok.
When I checked the lake, I found they went there the night he disappeared and they also left it together.
Gölü soruşturduğumda adamın kaybolduğu gece oraya gittiklerini ve birlikte ayrıldıklarını teyit ettim.
- They've disappeared.
- Ortadan kayboldular.
They've disappeared again.
Yine kayboldular.
And if it isn't, they've just disappeared.
Eğer başarılı olamazsak onlar da kaybolur.
And then, all of a sudden, they all disappeared.
Ve sonra, ansızın, ortadan kayboldular.
And they disappeared through a hole in a hedge.
Ve çalıklıkların arasında kayboldular.
Well, they've both disappeared.
İkisi de ortadan kayboldu.
For five years they've been investigating where the gold disappeared to and who is behind the robbery.
Beş yıl önceki çalınan altınlar araştırıldığında arkasında gene bu soyguncular vardı.
Without aerial protection, the Russian troops in the border they had lost the force and they had disappeared.
Hava gücü tükenmiş ve hudut birlikleri buhar olup uçmuştu.
They fell on him and then Disappeared again
Hepsi onun üstüne atladı ve tekrar yokoldu
- They've disappeared.
- Tarayıcılarımızdan kayboldular.
And they've disappeared.
Ortadan kaybolmuşlar.
- No. They've all disappeared.
Hepsi ortadan kayboldu.
They've really disappeared?
Gerçekten de yoklar mı?
They've all disappeared.
Yer yarıldı da içine girdiler sanki!
There was a big stink. And then right before the trial... they went over the wall and disappeared.
Büyük bir yaygara koptu ve mahkemeden hemen önce duvardan atlayıp kayboldular.
- They've disappeared.
- Yok oldular.
Here, they were two lazybones, and over there they've disappeared.
orada da sırra kadem bastılar.
Sarah had these two little miniature horses, and a goat, and she didn't know that I was going to respond so poorly when she brought Lenny and Jim over, so they couldn't find the duck and the little chicks disappeared, so...
Sarah iki tane minyatür at almış bir tane de keçi ve o benim bu kadar ilgisiz davranmamı beklemediğinden... Lenny ve Jim gelmeden önce neyse, biz ne tavukları ne de ördeği bulabildik...
They disappeared near Cuesta Verde... and were believed... massacred by Indians.
Cuesta Verde yakınlarında kayboldular... ve Kızlderililer tarafından, katledildiklerine inanıldı.
Five years ago there was a rising against the tyrant but it was an empty palace they stormed on Murillo, his secretary, two children and all the wealth had escaped by ship and from that moment they disappeared from the face of the earth.
Beş yıl önce bu zorbaya karşı ayaklanma vardı. Ancak öfkeyle saldırdıkları Murillo'daki köşk bomboştu. Sekreterini, iki çocuğunu ve bütün varlığını alıp bir gemiyle kaçmıştı.
- Well, they couldn't... because Allison and Seymour disappeared on the night of Nick's murder, which, by the way, is tonight.
- Kanıtlayamazlar çünkü Allison ve Seymour, Nick'in öldürüldüğü gece ortadan kayboldular ki, bu da, bu gece oluyor.
The police deny they've got Jonathan. He disappeared.
Polis Jonathan'ı tuttuğunu inkâr ediyor, o kayboldu.
"They began to fade away... " until there was nothing left of them... "and they disappeared from the face of the Earth."
yavaş yavaş yok olmaya başladılar... ta ki onlardan geriye hiçbirşey kalmayana kadar... ve sonunda dünya yüzeyinden tamamen silindiler. "
He disappeared one day and I went to the League and Paul... to see if they could find out what happened to him.
Bir gün kayboldu ve Birlik'e ve Paul'ün yanına, ona ne olduğunu öğrenip öğrenemeyeceklerini sormak için gittim.
They've disappeared into the ground!
Sanki yer yarıldı da içine girdiler!
Well, they've all disappeared without a trace.
Şey, onlar hiç iz bırakmadan kayboldular.
That's what the reports said about Mendez and Hickman before they disappeared.
Kaybolmadan önce Mendez ve Hickman için de... aynı şeyler söylenmişti.
All we know now is that they've disappeared.
Tek bildiğimiz ortadan kayboldukları.
And as a final act of protest, they and the cruiser disappeared into self-imposed exile.
Ve emri protesto etmek için ortadan kaybolarak kendilerini sürgün ettiler.
They've disappeared.
Kaybolmuşlar.
No, they're from a case that Ledbetter and Chaney investigated in 1942 before they disappeared.
Hayır, onlar, Ledbetter ve Chaney'in, 1942'de, kaybolmalarından önce araştırdıkları bir davayla ilgili.
They've mysteriously disappeared.
Gizemli bir şekilde ortadan yok oldular.
He was in custody and they were talking to him and then, somehow, he just disappeared.
Kimse izin vermemiş. Gözaltındaymış, onunla konuşuyorlarmış ve birden ortadan kaybolmuş.
I'd hoped to wear them to my New Age wedding. They've disappeared.
New Age düğününde takmayı düşünüyordum ama bulamıyorum.
Piper, they were there and now they've disappeared.
Piper, izler vardı ama şimdi kayboldular.
they've disappeared.
kayboldular.
If they've disappeared, it's because they mean to.
Eğer gözden kayboldularsa, çünkü öyle gözüküyor.
And they disappeared off the face of the Earth.
Hayır. ... ve yeryüzünden sonsuza dek kaybolmuşlar.
They've disappeared.
Onlar kayboldular.
They are a product of cloning and their reproductive organs have shrunk and disappeared.
Kopyalamanın bir ürünüdürler. Üreme organları küçülmüş ve yok olmuştur.
They've disappeared
Onlar N'
There you are then, and now they've disappeared.
Dediğime geldin işte, onlar kayboldular.
But when the train moved and they disappeared from sight both Vera and I cried in each other's arms.
Fakat tren hareket edip onlar gözden kaybolduğunda Vera ve ben birbirimizin kollarında ağladık.
They've disappeared.
Ortadan kayboldular.
They had a fight and she disappeared.
Kavga ettiler ve ortadan kayboldu.
They've all disappeared...
Hepsi kayboldu...
They disappeared, along with their projects.
Onlar ve projeleri hepsi birden ortadan kayboldu.
The climate became cooler and drier. The larger prey they specialized in killing disappeared.
Havalar daha da soğuyacak ve kuraklaşacak, öldürmede uzmanlaştıkları çok sayıda kurban ortalıktan kaybolacaktı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]