English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ T ] / Thieving

Thieving translate Turkish

575 parallel translation
- Stop thieving money out of the till!
Kasadan para alıp gidemezsin öylece!
From Samantha to Kyle, "You thieving, murderous bastard."
Samantha'dan Kyle'a, "Hırsız, şerefsiz katil!"
Why, you dirty, thieving old hag, I'll -
Seni pis, hırsız kocakarı, seni...
- You lazy, thieving little son of a- -
- Seni tembel küçük hırsız...
He's getting fat, the dirty, thieving...
Domuz gibi şişmanlıyor, hergele...
I'll break the men of that island if I have to flog every thieving...
O adayı siz hırsızların aklından kırbaçla...
If only to convert you from your thieving ways.
Sırf sizi hırsızlık yolundan döndürmek için bile olsa.
You can't let those thieving nobles hang an innocent girl.
Bu hırsız soyluların, masum bir kızı asmalarına göz yumamazsınız.
- Give us! - Thieving!
Onu bize vereceksin!
More of your thieving tricks.
Daha hırsız numaraların var mı.
Next, this weapon was used on the sneaking', thieving'Yankees that burned Hickoryville.
Sonra, Hickoryville'i yakan, sinsi, hırsız Yankilere karşı kullanıldı bu silah.
I've never had an accounting from you or that thieving Lopez either.
Senden ya da o hırsız Lopez'den hiç hesap kitap görmedim.
You dirty, thieving swine!
Seni pis domuz!
Yes, he could've been thieving... and he tried to quiet the girl.
Doğru, hırsızlık için eve girip... kızın sesini kesmeye çalışmış olabilir.
I took it off a thieving card sharper... but first I shrived him... and sent him to the pearly gates... as nice and pretty as any from his own faith could have done.
Bunu hırsızlık yapan bir kumarbazdan aldım. Ama önce günah çıkarttırdım. ve onu kendi inancının asla başaramayacağı incilerle bezeli güzel mi güzel kutsal bir yere gönderdim.
- Them black-hearted, thieving...
- Onlar kötükalpli, hırsız...
I want to free us from these thieving rogues. We'll work for ourselves!
Bizi bu düzenbaz hırsızlardan kurtarmak istiyorum ben!
I'll kill you, you dirty, thieving...
Öldüreceğim seni, pis hırsız...
Get out, you thieving bastards!
Dışarı, sizi şerefsiz piçler!
They're cowardly, thieving killers!
Onlar alçak, hırsız katiller!
From now on... it's Hotel Taj Mahal for me lf you want to eat at the Taj Mahal Hotel, stop thieving
Şu andan itibaren Tac Mahal Oteli'nde kalacağım. Tac Mahal Oteli'nde yemek yemek istiyorsan çalmayı bırak.
Would you rather that they keep thieving all their lives?
Peki hayatları boyunca çalmaya devam etmelerini mi istiyorsunuz?
For you, the only resort is thieving, crime
Tek çaren çalmak, suç işlemektir.
I calculated some horse-thieving scum would want the price on my hide,
Bazı at hırsızlarının beni arıyacaklarını ve kellemi götüreceklerini hesaplamıştım
Stop that thieving!
Mezar hırsızlığından vaz geçin!
I'd string him up the nearest tree shoot him down like I would a thieving fox.
En yakın ağaca asardım onu hırsız bir tilkiyi vurur gibi vururdum onu.
Thieving women.
Hırsız kadınlar.
I wish you thieving females would leave my bottle alone.
Keşke siz hırsızlar benim şişemi bıraksanız.
Some thieving female's stolen my bottle.
Bazı hırsız kadınlar şişemi çaldı.
Second, I hear stories about you people cheating and thieving like this.
İkincisi, senin gibi yalancı ve hırsız tipler hakkında çok şey işittim.
Of all the low-down, double-crossing... thieving, cut-throat... dirty, underhanded...
Tamamen, ahlaksızca, çalarak, öldürerek..... kirli, hileli...
You thieving rat.
Seni hırsız fare.
I've quit my thieving ways.
Hırsızlığı bıraktım.
- You're a thieving'rat!
- Bu yaptığın hırsızlık!
Why, you no-account, thieving'rascal!
Olamaz, seni işe yaramaz, namussuz hırsız!
You mean you really want that thieving', old, yeller dog?
Gerçekten o sarı, hırsız köpeği istediğini mi söylüyorsun?
Why, you thieving', little wretch!
Seni namussuz, küçük hırsız!
Thieving runs in his blood.
Kanında hırsızlık var bunun.
People are saying that to have peace of mind, we should get rid of Amaya's family since thieving runs in their blood.
İnsanlar huzurlu olabilmeleri için Amaya'nın sülalesinden kurtulmak gerektiğini söylüyorlar. Çünkü kanlarında hırsızlık var.
- Why, you thieving'little...
- Neden, çaldın'küçük...
- You thieving little skunk!
- Seni pis hırsız!
I'll take anything to outlive you lot and keep my property from your thieving hands,
Alayınızı gömüp mallarımı sizden korumak için her şeyi yaparım.
Are thieving rapists allowed to run around free in here?
Irz düşmanı hırsızların etrafta özgürce dolanmalarına izin veriyorlar mı?
Thieving dog!
Hırsız köpek!
We may be thieving bastards, but we're not green.
Hırsız birer hergele olabiliriz, ama toy da değiliz.
- You thieving young bastard.
- Seni küçük hırsız piç.
- You thieving little bastard!
- Seni küçük hırsız piç!
Thieving young bastard.
Seni küçük hırsız piç.
You thieving blind bastard!
Seni hırsız kör serseri!
What are you doing sitting there like a thieving cat?
Burada ne yapıyorsun?
Dirty, thieving swine.
- Pis hırsız!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]