English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ T ] / Titled

Titled translate Turkish

183 parallel translation
Edna's father, out to snag a titled son-in-law
Edna'nın babası, soylu bir damat kafeslemek istemektedir
Because one of these young ladies has since married a titled Englishman... and her face is now quite well-known.
Zira hanımlardan biri, geçenlerde ünvan sahibi bir İngiliz ile evlendi ve yüzü şimdi çok tanınıyor.
A male-young, white, unmarried, titled and comparatively rich -
Genç bir erkek, beyaz, bekâr ünlü ve bayağı zengin...
So your father-in-law won't think you're just a titled beatnik.
Kayın pederin senin karının üstünden geçinen bir adam olduğunu düşünmemeli.
The way they fawn over celebrities, particularly you titled nobility.
Özellikle kutlamalardaki aşırı abartıları. Siz de ise, özel bir asalet var.
When you work at a respected cafe like Bertrand's, you hold your tray with your left hand, like so, slightly titled towards the back.
Bertrand's gibi saygın bir kafe'de çalışıyorsan... tepsi tutmayı öğreneceksiniz sol elin usta olacak... Tepsi burada sabit kalacak.
Experiments in the Hypnotic Production of Antisocial and Self-Injurious Behavior, or Wells'1941 paper which was titled,
"Hipnoz Yoluyla Anti Sosyal Ve Kendini Yaralayıcı Davranışlar Üretme Deneyleri"
♪ I'm reviewing the situation ♪ I must quickly look up everyone I know : ♪ Titled people with a station Who'll help me make an impressive show!
durumumu değerlendiriyorum... tanıdığım herkesle temasa geçmeliyim... mevki sahibi olanlar bana yardımcı olabilir...
It's titled...
Adı...
An Englishman. A titled Englishman - Lord Brett Sinclair.
Unvanlı İngiliz. - Lord Brett Sinclair.
A drunk, but a titled one.
Sadece bir sarhoş, unvanlısından hem de.
- I'm quoting from Philip Guedalla, a biographer of the'30s, the golden age when every Cabinet Minister had a thriller by his bedside, and all detectives were titled.
- Philip Guedalla'dan alıntı yapıyordum kendisi, tüm bakanların baş ucunda gerilim hikayelerinin olduğu ve detektiflerin ünlendiği 30'lu yıllardan bir biyografi yazarı.
Titled people.On their knees, they were.Cost me less than nothing.
Bunlar evladiyelik. Asillerin eşyaları. Diz çöktüler.
A woman, a titled English woman... walked in one day to my room... and she saw on the wall - pinned on the wall, a drawing.
Bir kadın, soylu bir ingiliz kadını... bir gün odama girdi... ve duvara astığım bir çizimi gördü.
Ah, we can only give this information to the titled owner.
Bu bilgiyi yalnız hesap sahibine verebiliriz.
Now you'll see a fragment of his film titled :
Şimdi onun filminden bir fragman izleyeceksin.
Don't worry, if I know Lois Lane, she'll not only come back with a Pulitzer Prize story, but a one-on-one interview with the hydrogen bomb titled :
Endişelenme, eğer Lois Lane "i tanıyorsam Pulitzer ödüllük bir hikaye... yazmakla kalmaz, o hidrojen bombasıyla da... " Niye Patladım? " başlıklı bir röportaj yapar.
- Titled, "December's Victims."
- Başlığı "Aralık Kurbanları" olan.
A well-titled pawn.
Anlı şanlı piyade.
We'll return tomorrow, for sneak preview seven more songs, titled "Jump".
We'll return tomorrow, for sneak preview seven more songs, titled "Jump".
We don't want any dead wood in our fraternity of fright fairs that just happens to be the subject of our first nauseating novella, a nasty little bonecracker titled
Kana bağımlısınız, güzel. Tamamen kapılmayı istemeyiz. Maalesef, kapışmanız sadece salakça bir çağrıyla yüzleşir.
This bubbly bonbon is titled... The Raft.
Bölümümüzse "Sal"
Must be one of those titled tarts stuck in the provinces with an uncouth husband.
Kaba kocasıyla o tart adlı illerde kalmış biri olmalı.
To be the unpaid slave of a titled yokel who hasn't even read a book, who thinks Bach is something terriers do.
Okumamış, soylu bir köylünün parası ödenmemiş kölesi olmak için Kim düşünürdü ki bekarlık askerlere özgü bir şey.
Well, in the chapter titled, "My God, Is She Still Here?" it states that the longer a couple has been married the less likely a man can hide anything from his wife.
Başlığı "Aman Tanrım, o hala burada mı?" olan bölümde açıkça şunu belirtiyor : Bir çift ne kadar uzun süredir birlikteyse, erkeğin karısından bir şey gizlemesi o kadar zorlaşır.
That policeman we scared was on the program titled "The Haunted New Town."
Korkuttuğumuz şu polis, "Perili Yeni Şehir" isimli programdaydı.
If I remember correctly, it's titled Bore-gasm : A Study of the'90s Male's Sexual Prowess.
Eğer doğru hatırlıyorsam adı Bol-gazm : 90'ların seks avcısı erkekleri hakkında bir çalışma.
I vote for Barney Gumble's sensitive yet unfortunately titled film, Pukahantas.
Oyumu, Barney Gumble'ın duyarlı ama bir o kadar da isim yoksunu filmine veriyorum Pukahantas. - Ben de!
In another example of Spanish-German cooperation, a troupe of Spanish actors has left for Berlin to film a super-production titled, "The Girl of Your Dreams", directed by Blas Fontiveros.
İspanyol-Alman işbirliğinin bir diğer örneği de, Blas Fontiveros'un yöneteceği "Rüyalarının Kadını" adlı dev prodüksiyonun yapımı için Berlin'e hareket eden bir İspanyol oyuncu grubu.
They incorrectly titled the magazine Der Zenit, instead of the actual title, Zenit.
Hata sonucu derginin adı olan Zenit Der Zenit olarak basılmıştı.
The campaign to free Mr. Jackson started with Foster Perry, the publisher of an upcoming anthology of marginal literature titled Unheard America.
"Bay Jackson'a Özgürlük" kampanyasını başlatan Foster Perry, yakında yayınlanacak olan ve marjinal edebiyata dayalı "Duyulmayan Amerika" antolojisinin yayımcısı.
It's been more than 60 years since Walt Disney and his artists, teamed up with maestro Leopold Stokowski to create a film they titled The Concert Feature.
Walt Disney ve sanatçılarının, Maestro Leopol Stokowski ile... adı "Konser Uzun Filmi" olan bir film yapmaları için birleşmelerinin üzerinde 60 yıl geçti.
You're gonna get a free book by author Ray Pekurny... titled "My Brother Pissed on Me."
Ray Pekurny'den "AĞABEYİM ÜZERİME İŞEDİ" isimli kitabı... kazanabilirsiniz.
A lady wants to buy the painting you've titled "Mann."
Konus JaspaI. Bir bayan sizin'Gönül'isimli tabloyu satin almak istiyor.
Today's editorial, titled "Big Game Draws Mindless Braindead Mob."
Bugünkü yazısının başIığı "Büyük Maç Bütün Beyinsizleri Bir Araya Getirecek".
An essay titled "Baseball's Best Year" with a subtitle that reads "A Season of Faith's Perfection."
Beyzbol'un En İyi Yılları başlıklı bir deneme... alt başlığı şöyle : İnancın Pekiştiği Mevsim.
This one is usually titled "Of Wolf And Man"
Bu şarkının adı " Of Wolf And Man.'di..
His last film project was titled "The Animal".
Son projesinin adı "Hayvan".
He'd written a novel titled "Eclipse" about a marriage falling apart.
Parçalanan bir evlilik hakkında Tutulma isimli bir roman yazmıştı.
The cunningly titled "elbow in the face." Very, very effective.
Buna "Yüzdeki dirsek" denir. Çok çok etkilidir.
All right, so we are back, folks, with Veneer, in town two nights opening for North America on their aptly titled North America Tour.
Pekâlâ, tekrar karşınızdayız millet. North America'nın Kuzey Amerika turunda alt grup olan Veneer de iki günlüğüne şehirde.
Let the rich men, bankers, titled men, storekeepers, farmers and landlords go to war and get shot.
Bırakın zengin bankerler, soylu adamlar dükkan sahipleri, çiftçiler ve ev sahipleri savaşa gitsin ve vurulsun.
The extraordinary diary of a ten-year-old French schoolboy titled Journal Of The Franco-Boche war.
10 yasindaki Fransiz bir erkek ögrencinin olaganüstü günlügü "Fransiz-Alman Savas Haberleri" olarak isimlendirildi.
He gave her a guest part on the episode titled "Cyndi Gets Poison Oak".
"Cyndi ve Zehirli Meşe" bölümünde misafir sanatçı olarak görev aldı.
We need someone titled, someone who can help you run a country without ego getting in the way.
Ünvanlı birine ihtiyacımız var, ülkeyi seninle beraber egoları olmadan yönetecek birine.
She cannot be that difficult to track down, Watson, despite the fact that London is awash with American heiresses seeking titled husbands.
İzini bulmak çok zor olmamalı, Watson. Londra unvan sahibi erkek peşinde koşan amerikalı kadınlarla dolu olsa bile.
Although I thought that your self-titled debut was a much stronger effort than "oil change."
Bununla birlikte ilk çıkışınızın "oil change"'den daha fazla çabayla olduğunu düşündüm.
Guy co-look, I know that this class is titled Business 101, but I like to think of it as Zen Business.
Çocuklar bakın, biliyorum bu Ticaret 101 dersi ama ben bunu daha çok Zen Business olarak görmeyi seviyorum.
You know that Mercedes you got riding out there, man... you got that titled in your aunt's name or some shit?
Şu bindiğin Mercedes var ya adamım, onu halanın yada başka birisinin üstüne yapmışsındır.
It would have been in the paperwork when they re-titled it.
İsmini değiştirdiklerinde belgelerinde yazıyordur.
Yeah, I love how he never titled any of his work.
Evet, hiçbir çalışmasına imza atmaması çok hoşuma gidiyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]