English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ T ] / Trickery

Trickery translate Turkish

242 parallel translation
Simple-minded men might think this an opportunity for trickery... but brilliant men like yourselves will remember in what favor I stand... with the Governor in contrast to some others... and how little their words would weigh against mine.
Ancak cahil kimseler düzenbazlık yaparak bu durumdan yararlanmak isterler ama sizin gibi akıllı kimseler benim Vali'ye yaptığım yardımı hatırlayıp bana karşı olmak yerine benimle olurlar.
This is trickery!
Hile yapıyorlar.
You are a master of trickery, Prince Cassim.
Siz hilekarlığın efendisisiniz Prens Kazım.
There are times when trickery is more powerful than force.
Bazen hilekarlık kaba kuvvetten daha güçlüdür.
They do their best, with the aid of a bit of trickery.
Ellerinden gelenin en iyisini yapıyorlar, biraz da hileyle tabi.
Trickery, Commander, sheer trickery.
Üçkağıtçılık, Komutan, düpedüz üçkağıtçılık.
- Women, sam... they are life itself with all its delights and trickery.
- Kadınlar, Sam... Bütün güzellikleriyle, yalanı dolanıyla onlar hayatın ta kendisidir.
He does it all with lies, trickery.
Hepsini yalanlarla, sahtekarlıkla yapıyor.
I am only better than him through trickery, and he meant me no harm. "
Benim sadece ondan daha iyi numaralarım var ve o bana zarar vermek istemedi. "
- In a word, trickery.
- Tek kelimeyle, üçkağıttı.
Trickery?
Üçkağıt mı?
They've always deceived us with trickery
Yalanlarıyla bizi hep kandırdılar.
What foul trickery are the fiendish Riddler and his evil Molehill Mob up to now?
Zalim Riddler ve şeytani arkadaşı Molehill'in... sıradaki korkunç oyunu nedir?
But as long as I'm commandant, I won't permit any such trickery.
Ancak komuta bende olduğu sürece, hiçbir düzenbazlığa izin vermeyeceğim. Anlaşıldı mı?
Martha, this is trickery!
Martha, bu bir hile!
It was the first time I had to make such an effort, to show so much patience, to resort to trickery to seduce a girl who still turned me down.
İlk defa öylesine bir çaba sarf ediyordum fazlasıyla sabır gösteriyordum, beni istemeyen bir kadını baştan çıkarmak için son çare olarak hileli yollara başvuruyordum.
If you listen to his trickery, I shall have to destroy this ship.
Onun lafını dinlemeye kalkarsan, gemiyi yoketmek zorunda kalacağım.
With trickery, brutality, finality. We match their evil.
Hile, vahşilik, kesinlikle kötülüklerine uyacağız.
Anyone who uses trickery, money or violence to swindle innocent, unsuspecting people and treats them as simpletons, ooody ca ca t at ma a CC st a
Hile, para ya da şiddet kullanarak saf ve masumları dolandıran ve onlara enayi muamelesi yapanlara hiç kimse Hıristiyan diyemez.
Now we come to the part where Portia, with a mean pettifogging little piece of legal trickery, saves your life.
Şimdi Portia'nın olduğu sahneye geldik, Ufak bir hileyle hayatının kurtulduğu sahneye.
"There is no trickery," they were told and they were reprimanded.
"Burada hile yok," deyip herkesi azarladılar.
Ladies and gentlemen, by way of introduction... this is a film about trickery and fraud... about lies.
Baylar bayanlar, başlangıçtan da anlaşılabileceği gibi... Bu hileler, aldatmacalar... yalanlar hakkında bir film.
But in case that mumbojumbo might make it seem... that there's going to be some trickery in this film about trickery... we'll repeat our promise... in writing.
Her ne kadar bu dalavere, sanki... bu hilekarlıkla ilgili filmde bir hilekarlık olacakmış izlenimi yaratsa da... Sözümüzü tekrarlıyoruz... hatta yazıya dökerek.
El-ahrairah and his trickery don't really mean very much to us, charming as it is.
El-ahrairah ve numaraları bizim için o kadar da etkileyici değiller.
What trickery is this?
Bu ne biçim bir oyun?
This shows that sticky situations are best handled with lies and trickery.
Böyle zorlu durumların üstesinden en iyi, yalan ve kandırmacayla gelinir.
That when it comes to trickery Catching gulls, and thievery
İş hileye hurdaya gelince Kaçakçılığa ve dalavereye
That when it comes to trickery Catching gulls and thievery
İş hileye hurdaya gelince Kaçakçılığa ve dalavereye
Yes, when it comes to trickery Catching gulls and thievery
Evet, iş hileye hurdaya gelince Kaçakçılığa ve dalavereye
When it comes to trickery Catching gulls, and thievery
İş hileye hurdaya gelince Kaçakçılığa ve dalavereye
She, who by cursed trickery has led into a life of crime the man I loved once upon a time.
Lanetli bir dalavereyle, bir zamanlar sevdiğim adamı, suç dolu bir hayata itti o kadın.
He won by trickery.
Beni kancıklık yaparak yenmiştir.
I told her I was gonna help her solve the labyrinth a little trickery on my part, but actually...
Labirenti çözmesinde yardım edeceğimi söyledim onu kandırdım aslında, çünkü...
Our own probe has shown us your trickery, human.
Sondamız bize üçkağıdınızı gösterdi İnsan!
We will agree, no doubt foolishly, but any trickery on your part will meet with no mercy.
Bunu kabul etmemek elbette aptalca olur, ama yapacağınız herhangi bir numarada size merhamet göstermeyeceğiz.
To continue, I must caution you that legal trickery is not permitted.
Devam etmeden, sizi, kanuni üçkağıda izin olmadığı konusunda uyarayım.
- No legal trickery.
- Kanuni bir üçkağıt yok.
Is this some pathetic attempt at trickery?
Bu zavallı bir üçkağıt denemesi mi?
Through trickery, extortion she's has managed to cheat me out of both both Ghostwood and the mill.
Hile ve şantaj yoluyla ikisini de elimden almayı başardı. Hem Ghostwood'u, hem de fabrikayı.
This is the kind of trickery I'm paying you for.
İşte size bu tür numaralar için para ödüyorum.
There's no trickery
Hiç bir hile hurda yok.
It's perfectly ordinary, nothing trickery about it, it's just an ordinary mask.
Oldukça sıradan, herhangi bir hile barındırmayan, sıradan bir maske.
Mere trickery?
sadece dalevera değil mi?
Divinity and trickery.
Tanrısallık ve düzenbazlık.
Trickery and divinity.
Düzenbazlık ve tanrısallık.
An ounce of bargaining, a pinch of trickery, a soupçon of intimidation, et voil? !
Biraz pazarlık, bir tutam hile, azıcık yıldırma ve işte sonuç!
- I've had enough of your trickery!
- Senin numaralarından bıktım!
Ah, the king's son... cruel and full of trickery.
Ah, kralın oğlu, zalim ve hilekâr.
But the time for trickery is past.
Ama hile yapma zamanı geçmişte kaldı.
Oh, I get it. You're trying to impress a youngster with what you think is a mystifying feat of trickery.
Gençleri çok gizemli ve ilginç bulduğun hilelerle etkilemeye çalışıyorsun.
i'll see through your sword trickery once and for all!
Kılıç hilenin ne olduğunu birazdan anlayacağım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]