English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ U ] / Usin

Usin translate Turkish

114 parallel translation
- I came here to do a certain job... and I figured I'd better start usin a little horse sense, you know?
- Buraya bir işi kesinleştirmek için geldim, ve farkettim ki sağduyulu olmakta fayda var.
Here it is, I was usin'it as a pillow.
İşte burada, yastık niyetine kullanıyordum.
You're usin'real shells!
Gerçek mermi kullanıyorsun sen!
Well, what did you think I was usin'– bird seed?
Ya ne kullanacaktım, kuş yemi mi?
We have a bathroom. Yeah, but the kids are usin'it.
Evet ama çocuklar kullanıyor.
You're just usin'up good bullets.
Sadece kurşunları harcıyorsun.
He's usin'the job as a cover-up.
O, mesleğini kullanarak, bu durumu gizliyor.
I'll bet she's usin'a false name!
Kesin takma ad kullanıyor!
I hope you aren't plannin'on usin'it again.
Umarım onu tekrar kullanmazsınız.
He's for usin'in things that humans can't do...
İnsanların yapamayacağı işlerde kullanmaya uygun.
He's figuring'on usin'nitroglycerine.
Nitrogliserin kullanmak istiyor.
Hank? Hank, you usin all your blankets?
Hank, şu battaniye'yi verir misin?
But... usin'the same block you made, pivot toward me.
Ama aynı bloğu... Bana doğru yaklaş.
- You're usin'them as bait.
Lütfen. - Yem olmayı hatırla.
They're usin''em for slaves.
Onları köle olarak kullanıyorlar.
It has been usin'her to restrain the others.
Diğerlerini zaptetmek için çocuğu kullanıyor.
He's usin'muscles he never knew he had.
Salona ait. Varlığını bilmediği kasları kullanıyor.
Only thing you should be doin with medicine is usin'it for your head.
Kafan için kullandıkların dışında ilaçlarla bir işin olamaz.
- You're usin'22 pitch props.
-'22 açılı pervane kullanıyorsunuz.
Everyone knows he's usin powerboats to bring the stuff in, but no one knows how.
Malı getirmek için sürat teknesi kullandığını herkes biliyor, ama nasıl olduğunu kimse bilmiyor.
I'm just usin'her to rattle him.
Ben onu sadece herifi biraz sarssın diye kullanıyorum.
What you usin for a chin there, Stallion?
Çene diye ne kullanıyorsun, Aygır?
- So far we just been usin'Junior.
- Şimdiye kadar sadece Junior dedik.
We're usin'code names.
Takma adlar kullanıyoruz.
Let's vamoose where gals keep usin
# Alıp gidelim kızların kullandığı şeyleri #
I'm just usin'my voice to...
Yalnızca sesimi kullanıyorum...
Mama, Jesse is just usin'you.
Anne, seni sadece kullanıyor.
You've been usin'the dingle hopper, right?
Saç maşasını kullanmışsın.
This guy was usin'you for the bait.
O adam seni yem olarak kullanıyor.
- What are you usin'for money?
- Para yerine ne kullanıyorsun?
If I ever see you usin'drugs, I'll kill you.
Seni uyuşturucu kullanırken görürsem öldürürüm.
So I'm gonna let you get your sorry vanilla bootie outta here... before we be usin your eyeballs as hockey pucks.
Gözlerini puck olarak kullanmaya başlamadan önce... beyaz kıçını buradan çıkarmak için bir şans veriyorum.
All right, now you're usin your fuckin'head.
Şimdi aklını kullanmaya başladın.
I know you don't like usin the boys on these jobs... but Vic here- - I mean, he's only been nothin'but good luck for us.
Biliyorum bizim çocukları bu işlerde kullanmayı sevmiyorsun ama... aslında Vic onlardan biri sayılmaz Dört senedir ortalıkta dolaşmıyordu.
He be usin'me for runs all the time.
Getir-götür için daima beni kullanır.
Usin'me?
Beni kullanıyorsunuz.
So Zordon's still usin a bunch of kids to do his dirty work.
Demek Zordon pis işlerini yaptırmak için 3-5 çocuk kullanıyor.
Kobayashi's usin'him for window-dressing.
Kobayashi onu vitrin gibi kullanıyor.
- Y'all need to stop usin the word nigger.
- O kelimeyi kullanmayı bırak.
- Naw, I was just usin'you.
- Yoo, sadece seni kullanıyordum.
I'm usin'this non-sanctioned ball.
Pekâlâ beyler, şimdi bu özel topu kullanacağım.
If you don't start usin'that whistle, I'm gonna jam it straight up your ass!
O düdüğü kullanmayacaksan alıp kıçına sokacağım.
Nobody's usin'it.
Orayı kimse kullanmıyor.
The only way to avoid seven years bad luck is to keep usin'it.
İyi şans için 7 yıl kullanmak lazım.
I've been usin'some fruity soaps, Maggie.
- Meyveli sabun kullanıyorum
Whatever they're usin', they've used it again.
Kullandıkları şey her ne ise tekrar kullanmışlar.
- You're usin'my soap, ain't you?
- Sabunumu kullanıyorsun öyle değil mi?
Right now, we're usin'them early Macs and Gravensteins.
Şimdi, onları kullanıyoruz. Ilk Mac'ler ve Gravestein'lar.
- What kind of piece you usin'?
- Ne tür bir şey kullanıyorsun?
Why you keep usin'my middle name?
Neden göbek adımı kullanıyorsun?
He was under the bridge usin'the shotgun to detonate the device.
Cihazı patlatmak için tüfek kullanacaktı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]