Verse translate Turkish
1,670 parallel translation
That Bible verse?
Şu İncil ayeti?
- a recent clean Aids certificate?
-... olmadığına söz verse mi?
# I'll say it anyway # # Slowly learn # # that life is okay # # Wrong verse. #
- # Yine de söyleyeceğim # - # Hayatın iyi olduğunu... # - #... yavaşça öğreniyorum #
They weren't even singing the same verse.
Aynı kıtaları bile söyleyemediler.
- Give me two beef dumplings.
- İk tane kıymalı börek verse.
You know, just work on the second verse and then give me a call when...
Bilirsin işte, sadece ikinci kıtada çalış, ve tamam bu oldu dediğinde beni ara.
Sometimes you have to keep a secret, even if it means hurting someone.
Bazen bir sırrı saklaman gerekir, bu birilerine zarar verse bile.
You had 20 centuries of halfway decent verse to choose from and you're going with some minor Frosty?
Bütün o 20. yüzyıl şiirleri içinden bula bula.. bu küçük Frost şiirini mi buldun?
Revelations, chapter four, verse one :
Vahiyler. Bölüm 4, ayet 1 :
Leviticus Chapter 18, Verse 22 :
* Leviticus Bölüm 18, ayet 22 :
Surely you can come up with something better than a cherry-picked Bible verse.
Eminim ki, özenle seçtiğin, incil ayetlerinden, Daha iyileriyle gelebilirdin.
What if some idiot out there reads this crap - and decides to take it seriously?
- Ya bir aptal bu saçmalığı okuyup ciddiye almaya karar verse?
Similar verse was found at the first crime scene.
İlk olay yerinde de benzer ayet bulundu.
Let's see if we can decode this Bible scripture verse.
Bakalım bu İnci ayetini deşifre edebilecek miyiz.
No Bible verse, no tattoo this time, but take a look at this.
Bu sefer İncil ayeti yok, dövme yok. Ama bir bak.
One possibility is that the laws of physics... allowyou to do backward time travel... as long as it leads to a self-consistent universe... that, in some sense, the history is not changeable. You can't go backwards and change things... which would stop you from having been created in the first place... for example, in the grandfather paradox.
Bir ihtimal fizik kanunları zamanda geri gitmeye izin verse... tarihin değişmediği, zamanda geriye gidemediğiniz ve daha en başta yaratılmadan engelleyebildiğiniz şeyler olmadan, istikrarlı bir evren şeklinde geriye zaman yolculuğuna öncülük edeblir.
You want to hear verse two?
İkinci versiyonu duymak ister misin?
Chapter and verse.
Mükemmel aşıklar.
She had a great fondness for the verse of Robert Burns, which always sounds better when spoken in Scotch!
Robert Burns'ün dizelerine çok hayrandı, ki bu dizeler İskoçca söylendiğinde daima daha güzel olurlar.
Read the verse!
Şiiri oku!
It is mostly Latin, and in verse, but after he signs his name he writes "DO NOT KILL THE PIG" in very black letters.
Çoğu Latince ve ayet. Fakat ismini yazıp imzaladıktan sonra koyu harflerle'domuzu öldürme'yazmış.
# Just like a verse in a poem.
Sanki bir şiir mısrası gibi
you take a crucial verse like :
şöyle bir önemli ayet vardır :
I've brought you a book of verse.
Bir şiir kitabı getirdim.
You could play an important part in the future of the O.Z... or you could be a verse in a song.
O.Z.'nin geleceğinde büyük bir rol oynayabilir, ya da bir şarkıda dörtlük olursun.
He'd be programmedto give us his history chapter and verse without soundinglike he made it up.
Bildiği şeyleri bize sanki kendi uydurmamış gibi söylemiş olası için yönlendirilmiş.
I heard that you can't remember the English lines in your rap verse
Rap dizelerindeki İngilizce satırları hatırlayamadığını duydum.
Genesis, chapter six, verse fourteen.
Yaratılış, bölüm altı, on dördüncü ayet.
Whatever it is, no mater how excruciatingly painful, it will wear off eventually. I think.
Her ne kadar dayanılmaz acılar verse de, er ya da geç etkisi azalacaktır.
chapter and the verse.
Dörtte dördüz, kıta ve şiir.
And I mean actual verse.
Yani gerçek şiir.
They wouldn't know a murderer if he handed them their business card.
Polisiniz mi? Ellerine kartvizitini verse katili tanımaz onlar.
Leviticus chapter 10 verse 1.
Leviticus 10 cu bölüm 1.mısra..
I think rather that he gave Despite the fact that I live here,
Benim burda yaşadığım gerçeğine rağmen size para verse bile.
I also write this verse in honor of my love for you. "
Aynı zamanda, size olan aşkımın şerefine, bu şiiri yazdım. "
I mean, she could come back from the dead, you see... and testify, spill the beans, and it would mean... nothing.
Yani, Jennifer tekrar hayat dönüp ifade verse, ağzından baklayı çıkarsa hiçbir şey ifade etmez.
I mean, seriously, if someone gives me an intercourse buffet, or just a blow job on a stick, I'll take blow job on a stick, dude.
Yani, cidden, birisi bana seks kırbacı ya da sadece sakso çubuğu verse sakso çubuğunu alırım ahbap.
2 Peter, chapter 3, verse 10.
2. Peter, Bölüm 3, Ayet 10.
Isaías, chapter 51, verse 6.
Yeşaya, Bölüm 51, Ayet 6.
Genesis, chapter 13, verse 13.
Yaradılış, Bölüm 13, Ayet 13.
Levítico, chapter 20, verse 13!
Levililer, Bölüm 20, Ayet 13!
Okay, we need two more lines of Cora verse.
Tamam, Cora şiirine iki mısra daha lazım.
It has to sound different than the verse.
Şiirden daha farklı olmalı.
Oh, and add another verse.
Oh, ve bir son ekleyin.
Another verse?
Başka bir bitiş mi?
And I'm looking forward to the new last verse.
Yeni bitişi sabırsızlıkla bekliyorum.
Listen, it's about the new last verse.
Dinle, Şarkının bitişiyle ilgili.
I just wanted to say I thought your last verse was fantastic.
Son yazdığın sonun inanılmaz olduğunu söylemek istedim.
But as we would walk around campus and he'd go on about how the swift was my bird, the onyx was my stone, I finally asked him why he kept doing that and do you know what he said?
Ama ne zaman kampüste dolaşmaya çıksak beni anlatan kuşun kırlangıç, taşın akik olduğunu söylemeye devam edince dayanamayıp neden böyle yaptığını sordum, ne cevap verse dersin?
Even when it hurts.
Acı verse bile.
- I write a little verse, yes.
Şiir yazıyorum.