Volunteers translate Turkish
1,578 parallel translation
Volunteers on weekends for work in her parish.
Hafta sonu mesailerine gönüllü olmuş. Hiç evlenmemiş.
She's one of our most generous doners Volunteers here
En cömert bağışçılarımızdan biri. Burada gönüllü çalışıyor.
Tell him I want him to use volunteers from the area.
Ona bu bölgeden gönüllüleri kullanmasını istediğimi söyle. Buranın insanlarını.
If we tell him we're looking for volunteers so we can profile who shows up he might call the whole thing off.
Eğer gönüllülerin profillerini çıkaracağımızı söylersek bizi engelleyebilir.
Mrs. Van De Kamp needed volunteers.
Bayan Van De Kamp'ın gönüllüye ihtiyacı var.
Any more volunteers?
Başka gönüllü var mı?
You know, it's like I tell the other volunteers down at the adoption center :
Bilirsin, bu sanki evlatlık isteyen gönüllülere anlatışım gibi :
That's why we get volunteers like yourself to come in and hold them.
Bu yüzden biz de sizin gibi gönüllülerin buraya gelip onları kucaklamasına izin veriyoruz.
Yale, wherever. Get volunteers to pick up what our staff can't cover.
Bizimkilerin yapamadığı haberleri yapacak gönüllüler bulun.
So we're going to need strong volunteers to make this dream a reality.
Bu hayali gerçeğe dönüştürebilecek güçlü gönüllülere ihtiyacım var.
Patty, take down the names of the legitimate volunteers, please.
Patty, lütfen uygun gönüllülerin isimlerini yaz.
We're volunteers.
Biz gönüllüyüz.
Emergency supply centers are being set up all over the county, And volunteers are desperately needed, so if you think you can help out, Please, call the number you'll be seeing on our screen
Bütün eyalette acil durum merkezleri kuruluyor, ve gönüllüler gerekiyor, eğer yardım edebilecekseniz, lütfen ekranda görünen numarayı arayın ya da "Homestead Hastanesi'ne" gelin ve çalışanlara danışın.
- My friend Zach volunteers there.
Arkadaşım Zack orada gönüllü.
Anything you need, meeting rooms, volunteers for search parties, our church stands ready.
Herhangi bir şeye ihtiyacınız olursa, toplantı odası arama grupları için gönüllüler. Kilisemiz her şeye hazır.
Any volunteers?
Gönüllü olan?
We're actually just looking for volunteers. Oh.
Ve aslında gönüllü arıyoruz.
If you're looking for volunteers, church is always a good place to find people.
Eğer gönüllü arıyorsanız kilise bunun için her zaman iyidir. - Haklı.
Do I hear any nominations or volunteers?
Aday gösterilen veya gönüllü olan var mı?
The Sonderkommandos was not made of volunteers they were they were themselves victims and they were in turn ah, put into the gas chamber when their time was up.
"Sonderkommando gönüllülerden oluşmuyordu." "Kendileri de kurbandı ve sıraları gelince gaz odalarına götürülüyorlardı."
We'll need volunteers to man it. Anyone not essential to emergency procedure.
Acil durum görevlisi olmayıp bu iş için gönüllü olanları görebilir miyim?
I need a coordinator to help organize the volunteers, and you got nice guy instincts, I could use that.
Gönüllüleri organize etmeme yardım edecek bir koordinatöre ihtiyacım var. Senin içgüdülerin kuvvetli. Bunu kullanabilirim.
My first volunteers died an agonising death due to the serum.
İlk gönüllülerim serum yüzünden ıstırap verici bir şekilde öldüler.
Make way for the volunteers!
Gönüllülere yol verin!
Volunteers drive John to work before dawn.
Gönüllüler John'u daha güneş doğmadan işe götürüyorlardı.
Well, perhaps you'd like to join the volunteers today, hop on one of the buses.
Şey, belki de gönüllülere katılmak istersiniz, bir otobüse atlayarak.
Heavenly father, we ask for your blessing and guiding hand today as we send these volunteers down to help the mother of Cody Martin find her child and safely bring him home.
Sevgili babamız, bugün senin kutsamana ve yardımcı eline ihtiyacımız var bu gönüllüleri yardım için Cody Martin'in bulunması için ve onu sağ salim eve götürmeleri için gönderiyoruz.
This camp sends 47 volunteers.
Kamp 47 gönüllü gönderiyor.
Well, what you see behind us here is a force of volunteers from the Department of Probation, the LAPD and the Sheriff's Department.
Şey, burada gördüğünüz insanlar Gözaltı Bölümünden, Los Angeles Polis Kuvvetlerinden ve Şerifin gönderdiği gönüllüler.
Now, it's come to my attention that some of the boys in year-12 drama will be performing the Tennyson play Beckett this term, and they're looking for volunteers for props and stage building.
Evet, elimdeki notlara göre... 12.sınıf drama öğrencilerinden bir grup Tennyson'un eseri Beckett'i sahneye koyacaktır. Dekor ve sahne hazırlıkları için gönüllüler arıyorlar.
I called the ambulance and the fire volunteers.
Ambulansı ve itfaiyeyi aradım.
Volunteers.
Gönüllü olarak.
The efforts of dozens of volunteers and your constant support mean that next year even more will find a future.
Çok sayıda gönüllü ve sizin... daimi gayretleriniz sayesinde... önümüzdeki yıl çok daha fazla çocuğa gelecek sağlayacağız.
Two more patriotic volunteers for the king's army.
Kralın ordusu için iki yurtsever gönüllü daha.
If you remember, you decided to reward various volunteers who worked for some quite precariously financed charities.
Hatırlayacak olursanız, bazı hayır cemiyetleri için gönüllü çalışanları ödüllendirmek istemiştiniz.
Take a look at this country and see the amount of volunteers that are involved in land seizures, cattle drives.
Şimdi ülkeye bakın ve arazilere el koyan, sığırları kaçıran gönüllülerin sayısını hesaplamaya çalışın.
Seven out of ten volunteers out against the treaty.
Gönüllülerin yüzde yetmişi anlaşmaya karşı çıkıyormuş.
Um, she's a grad student, and... she volunteers at an animal shelter.
o yüksek lisans yapıyor ve... o bir hayvan barınağında gönüllü çalışıyor.
- No, sir, we're volunteers.
- Hayır, efendim. Gönüllüyüz.
- No, sir, we're volunteers.
- Hayır, efendim, biz gönüllüyüz.
Volunteers, sent to New Guinea to ships unloading and digging roads.
Gönüllüler Yeni Gine'deki gemilerin boşaltılması ve yolların kazılması için gönderildiler.
Thank you. Ladies and gentlemen, for my final trick, I will require the assistance of two volunteers.
Bayanlar baylar, gösterimin son kısmında iki gönüllüye ihtiyacım var.
Two volunteers, please.
İki gönüllü lütfen.
Volunteers needed for this year's dance committee. Oh, hey, Jamie, what about you?
Bu yılki parti komitesi için Gönüllü lazım hey, Jamie, ne dersin?
Can I get two volunteers?
İki gönüllü alabilir miyim?
If this young man gets bored, we need a lot of volunteers here at the hospital.
Peki, eğer bu genç adam sıkılırsa, burada bir çok gönüllüye ihtiyacımız olacak.
- One of the volunteers is names Dawn H
- gönüllülerden birinin adı Dawn H.
He volunteers as one of the leaders.
Ekip lideri olmak için gönüllü oldu.
Did you run a background check on these volunteers?
Gönüllülerin geçmişlerini araştırıyor musnuz?
Kirk, you needed carnival-game volunteers and I volunteered.
Kirk, sana karnaval oyun gönüllüleri lazımdı, ben de gönüllü oldum. Neden zorluk çıkartıyorsun?
So she raises a daughter, runs a business, she does charity work, she volunteers at school, attends PTA.
Yani kızını yetiştiriyor, iş'te çalışıyor, hayır işleri yapıyor. Okulda gönüllü olarak çalışıyor. Okul aile birliğini yönetiyor.