English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ W ] / Waggle

Waggle translate Turkish

37 parallel translation
Make the tongue waggle.
Dili dolandırır.
The first one didn't waggle so.
İlki pek de sallamadı.
Be careful how you waggle it.
Sallarken dikkat et.
- Don't waggle!
- Kıpraşma!
Well, he's certainly got a loose waggle.
Çok yumuşak bir atışı var.
Oh, his waggle is no match for yours, sir.
Atışı sizinkiyle kıyaslanamaz bile, efendim.
You did a warm-up, and on the punch line, you did a butt waggle.
On dakika boyunca ortamı ısıttın, ikizleri kullandın ve fıkranın en önemli yerinde kalçanı salladın.
Tonight, you added a butt waggle and you said, "You're screwed now, baby!" That's much funnier.
Bu gece bunu, bir kalça sallama hareketi ekleyip "işte şimdi becerildin bebeğim" şeklinde söyledin. "İşte şimdi becerildin bebeğim" daha komik ve ben de buna gülebilirdim.
- Will you go up with me and waggle?
Benimle oraya çıkıp kalçanı sallar mısın?
- Yeah. - You like to waggle your willie on her chin?
Şeyini çenesine sallamayı mı seviyorsun?
Granbow key waggle, locksna?
Granbow key waggle, locksna?
You just have to waggle your head a lot and shout.
.. bağırmanız yeter.
It's waggle your wings, not wiggle your wings.
Ona kanat çırpmak denir, kanat oynatmak değil.
And, uh, I kind of, like, waggle my eyebrows when I talk.
Ayrıca, konuşurken kaşlarımı oynatıyorum.
Waggle something!
Bir şeyler uydur!
'Gonna need to waggle eventually to keep the circulation going.'
Eninde sonunda kan dolaşımı için oynatmam gerekecek.
No, my circuits still waggle from the dance.
Aman Ceku zaten devrem döndü danstan.
Just waggle.
Salla hadi.
Mind if I waggle my finger a little bit?
- Biraz parmağımla ritim tutabilir miyim?
- Maybe waggle the glasses?
Gözlükleri sallasan?
They are funny, though, the way they waggle.
Ama oynayınca komik görünüyorlar.
It's you that's making them waggle.
İyi de sen onları oynatıyorsun.
Oooh, waggle string.
Şuna bak.
Could you just get a finger in there and give it a waggle?
Neden parmağını sokup orayı biraz salmıyorsun?
Lady, your tongue must be hung in the middle so that it can waggle at both ends.
Bayan, sizin çeneniz öyle bir düşmüş ki saçmalamakta sınır tanımıyorsunuz.
It wasn't the bananas, it was the trees who waggle them around.
Sorun muzlarda değil, onları etrafta sallayan ağaçlarda.
Now we get to willy waggle, yeah?
Şimdi de biz "willy waggle" yapıcaz, yeah?
I think we should willy waggle.
Bence "willy waggle" yapmalıyız.
I just come round to see if you wanted that non-lezza willy waggle.
Belki lezbiyen dışı bir ilişki istersin diye bir uğrayayım dedim.
Waggle me!
Becer beni!
If I'd known he was such an arsehole, I'd at least have given his tube a little waggle.
Böyle biri olduğumu bilseydim, en azından tüpünü biraz sarsardım.
Smart tongues don't waggle for long.
Akıllı diller çok fazla sallanmaz.
Double X, jet, ice cream, 36, counter naked waggle at 16-9 Tennessee Free.
Double X, jet, ice cream, 36, counter naked waggle at 16-9 Tennessee Free.
Man smashes it in with his fist and the blade is used to waggle the split free.
İçine doğru saplanır ve ağzı, odunu ayırmak için sallanır.
Power C Waggle left on one. On one.
C Waggle solu savun.
What, do you think, I just waggle my finger at that thing and answers come out like magic?
Ne sanıyorsun, parmağımı şıklatıyorum ve cevaplar sihir gibi çıkıyor mu yani?
I was good, the butt waggle was funny, and "Baby" "Baby" just...
Kalça sallamam komikti. Ve "bebeğim" sadece...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]