English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ W ] / Wasp's

Wasp's translate Turkish

357 parallel translation
Yeah, well, that wasp seems to like it well enough.
Öyle, şu eşek-arısı yeterince beğenmiş görünüyor.
A wasp stings, my dear.
Arı ısırmaz, sokar, canım.
- How's the wasp sting?
- Arı nasıl soktu?
Then a wasp stung out my eye.
Sonra eşek arısı gözümü çıkardı.
- I'll show him the wasp's sting!
- Eşekarısı nasıl sokarmış göstereceğim ona!
That's the spider wasp... the tarantula's deadliest enemy.
Bu örümcek arısı tarantulanın en büyük düşmanı.
A wasp comes.
Eşek arısı vızıltısı duydun.
Oh, a wasp!
"Ah, bir eşek arısı!"
A wasp!
Eşek arısı!
- Wasp!
- Eşekarısı!
Evidently, when the creature attacks, it leaves a stinger, much like a bee or a wasp, leaving one of these in the victim's body.
Yaratık saldırdığında arı ya da yaban arısı gibi, iğne bırakıyor. Bunlardan birini de kurbanın vücudunda bırakıyor.
Pepsis formosa, commonly known as the Tarantula Hawk Wasp.
Pepsis formosa, genelde Tarantula Yaban Arısı olarak bilinir.
As you can see, it's always the wasp that attacks first.
Gördüğün gibi, her zaman önce yabanarısı saldırır.
And, between the two, the wasp is the one that always wins the battle.
İkisi arasında, savaşı kazanan hep yaban arısıdır.
The wasp won.
Yaban arısı kazandı.
It's been paralyzed by the wasp's sting.
Yaban arısının iğnesiyle felç oldu.
The wasp then disembowels it to deposit its larva... in the tarantula's stomach.
Arı, larvalarını bırakmak için tarantulanın karnını deşiyor.
Wasp.
Eşekarısı.
It had three wings and looked like a wasp.
Üç kanatlı, yaban arısına benziyordu.
And which wasp has stung you?
Seni hangi eşekarısı soktu?
I christen thee "The Flying Wasp."
Sana "Uçan Eşekarısı" adını veriyorum.
A bee, a wasp, a bumblebee circles the ceiling, a natural wonder in winter.
Bir arı, bir eşekarısı ve bir de yabanarısı kışın bu doğal güzelliğinde dolaşıyordu.
Suddenly you realize there's a wasp crawling on your arm.
Birden bir esekarisinin kolunuzda'yürüdügünü fark ediyorsunuz.
Vega was bitten by a wasp.
Vega'yı arı ısırdı.
- No. A wasp.
- Hayır, bir eşek arısı.
- I can get the cows to stand still when I buzz like a wasp.
Bir eşek arısı gibi vızıldayarak ineklerin kımıldamadan kalmalarını sağlayabilirim. İsveçli budala.
She was stung on the tongue by a wasp.
Dilini eşekarısı sokmuştu.
That's the thing you gotta remember about wasps.
Bu WASP ( Beyaz Protestan )'lar hakkında hatırlaman gereken bir şey.
Who's that other WASP?
Diğeri kimdi? William Hurt.
That's the thing you've got to remember about wasps... they love animals, they can't stand people.
Bu WASP ( Beyaz Protestan )'lar hakkında hatırlaman gereken bir şey. Hayvanları severler ama insanlara katlanamazlar.
This is a digger wasp, which is in the act of stinging a grasshopper.
Bu kazıcı eşekarısı, bir çekirgeyi sokma hareketi yapıyor.
Now this represents the digger wasp, and this is its burrow, and every time it goes off and catches a grasshopper it brings it back and puts it in the burrow to feed to its young.
Şimdi bu, kazıcı eşekarısını temsil ediyor ve bu da yuvası ve eşekarısı yuvadan her çıktığında bir çekirgeyi yakalayıp getiriyor ve onu yavruları yesin diye yuvaya bırakıyor.
He waited until a digger wasp was down in its burrow, so it couldn't see, then he quickly put four fir cones around the burrow.
Kazıcı eşekarısı yuvasına girene kadar bekledi ve kendisini göremeyeceği bir anda yuvanın etrafına çabucak dört tane köknar kozalağı bıraktı.
And he waited, and out came the digger wasp, and it flew round and round on its reconnaissance flight, this time taking notice of the fir cones, flew away and picked up a grasshopper.
Tinbergen bekledi, eşekarısı dışarı çıktı, keşif uçuşu sırasında bu kez köknar kozalaklarıyla ilgilenerek uçup gitti ve bir çekirge yakaladı.
The digger wasp came back with its grasshopper, came back and what did it see?
Kazıcı eşekarısı çekirgeyle döndüğünde ne gördü?
The digger wasp had built up a mental model, a mental map of the surroundings of its burrow.
Kazıcı eşekarısı yuvanın etrafındaki nesnelerin zihinsel bir haritasını oluşturmuştu.
Now, even a digger wasp's brain can do that.
Bir kazıcı eşekarısı beyni bile bunu yapabiliyor.
I told you, when the digger wasp comes back with its grasshopper, it briefly leaves it on the side of the burrow and then it goes down the burrow, and what it seems to be doing there is checking that the burrow is clear, that there's nothing in the way.
Kazıcı eşekarısı çekirgeyle döndüğünde kısa bir süre çekirgeyi dışarı bıraktığını ve sonra yuvasına girdiğini ve orada yuvanın güvenli olup olmadığını ve önüne çıkan bir şey olmadığını kontrol eder gibi yaptığını söylemiştim.
he waited till the digger wasp came back with the grasshopper, planted it there, digger wasp went down the burrow. Now while it was down there, Tinbergen picked up the grasshopper and just moved it, a little bit, like that.
Kazıcı eşekarısı çekirgeyle gelene dek bekledi eşekarısı onu buraya bırakıp yuvaya girdi ve şimdi o içerdeyken Tinbergen çekirgeyi alarak yerini birazcık değiştirdi.
The digger wasp came out, went to where the grasshopper was and didn't find it.
Kazıcı eşekarısı dışarı çıktı çekirgeyi bıraktığı noktaya gittiğinde onu bulamadı...
So there are limitations to the digger wasp's brain and in fact, on our planet there's only ever been one brain that even begins to be capable of simulating the universe, and that of course is the human brain.
Dolayısıyla kazıcı eşekarısı beyninin sınırlamalarıyla karşı karşıyadır ve aslında bizim gezegenimizde tek bir beyin evreni taklit edebilme becerisine sahiptir ve o da elbette insan beynidir.
The yellow jacket wasp has come looking for food.
Sarı yaban arısı yiyecek aramaya geldi.
- It's a wasp sting.
- Eşekarısı sokması.
I killed a wasp with my cup.
Bardağımla bir eşekarısı öldürmüştüm.
- People do die of wasp stings, but...
- İnsanlar eşekarısı sokması sonucu ölebilir, fakat...
- Yes, it is very like a wasp.
- Evet, aynı eşekarısı gibi. Ama eşekarısı değil.
Did either of you during the flight see a wasp?
Uçuş sırasında içeride bir eşekarısı gördünüz mü?
- A sort of squashed wasp, yes, sir, in the young Frenchman's saucer when I gave him more coffee.
- Ezilmiş bir tane gördüm, evet, efendim. Kahvesini tazelerken genç Fransız beyefendinin fincan altlığındaydı.
- Did you see a wasp?
- Bir eşekarısı gördünüz mü?
- A wasp?
- Eşekarısı mı?
And of course, he killed the wasp.
Ve tabii bir de, eşekarısını o öldürdü.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]