English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ W ] / We'll meet again

We'll meet again translate Turkish

574 parallel translation
We'll meet again someday
Bir gün tekrar karşılaşıp
Stop crying we'll meet again someday
Ağlamayı kes. Bir gün tekrar karşılaşacağız.
You promise we'll meet again in Stockholm?
Stockholm'de buluşacağımıza söz veriyor musun?
Maybe we'll yet meet again. "
Belki birgün yeniden karşılaşırız. "
You are very clever, all of you, but we'll meet again.
Hepiniz çok kurnazsınız. Ama tekrar görüşeceğiz.
Some daу we'll meet again
Bir gün yeniden buluşacağız
- We'll meet again, someday.
- Bir gün, tekrar karşılaşacağız.
I hope we'll meet again sometime.
Umarım tekrar karşılaşırız.
We'll meet again.
Seninle sonradan dövüşeceğim.
Dear Maestro... I don't know when we'll meet again.
Sevgili Maestro... bir daha ne zaman görüşeceğimizi bilmiyorum.
Look over the countryside, and we'll meet here again at 3 : 30 this afternoon. Are there any questions?
Araziyi inceleyin ve saat 15 : 30'da burada olun.
And one day we'll meet again, and I'll be at your side until we die.
Ve bir gün tekrar karşılaşacağız ölene kadar senin yanında olacağım.
I don't know if we'll much time together, or if we'll have a chance to meet again, but,
Bir daha görüşebilir miyiz ya da buradan çıkabilir miyiz bilmiyorum ama...
Once more, I'll awaken the sweetness of thy slumbering strain in tears our last farewell was taken and now in tears we meet again yet, even then while peace was singing her halcyon song o'er land and sea though joy and hope to others bring ye she only brought new tears to thee
Senin o tatlı uykulu sesinle bir kez daha uyandırılacağım gözyaşları içinde vedalaşmıştık ve yeniden gözyaşlarıyla kavuştuk Huzur, toprağa ve denize dingin şarkısını söylerken, herkese de sevinç ve umut getirdi o ise sana sadece yeni acılar verdi.
We'll meet again, Joan.
Tekrar görüşeceğiz, Joan.
If we never meet again, it's too soon And I'll make a bet you'll be changing your tune
Bir daha görüşemezsek yakında senin havanı değiştireceğim
We'll meet again Mr. Harper.
Sizinle muhtemelen yeniden görüşeceğiz, Bay Harper.
We'll meet again tomorrow, if you agree.
Yarın tekrar birlikte olacağız, tabii eğer mutabıksanız.
Then we'll be sure to meet again.
O zaman kesin tekrar buluşabiliriz.
We'll meet again, Fritz.
Yine görüşeceğiz Fritz.
and when we'll meet again...
çünkü bir daha karşılaşmamızda...
If we do meet again, we'll smile indeed.
Bir daha buluşursak, iyi güleriz, doğru.
We'll meet again soon.
Yakında yine görüşürüz.
- I don't suppose we'll meet again.
- Herhalde bir daha karşılaşmayız.
You shouldn't be giving me things,'cause we'll never meet again and you'll only regret it tomorrow.
Bana hiçbir şey vermemelisin, çünkü bir daha asla görüşmeyeceğiz ve yarın olduğunda pişmanlık duymanı istemiyorum.
We'll meet again.
Yeniden görüşeceğiz.
Don't fret... we'll meet again.
Endişelenme... yeniden görüşeceğiz.
We'll meet again, God willing, in a week's time in the Poor House in the name of Jesus.
Tanrı isterse bir haftaya kadar tekrar buluşacağız Fakirlerin evinde İsa adına.
If fortune smiles, perhaps we'll meet again.
Talih yüzümüze gülerse, bir yerlerde yine karşılaşırız.
Promise me... ... we'll meet again.
Söz ver bana tekrar görüsecegiz.
Maybe someday we'll meet again.
Belki bir gün yine karşılaşırız.
We'll meet again.
Yine karşılaşacağız.
I doubt we'll ever meet again.
Bir daha görüşeceğimizi sanmam.
Be careful, in 15 minutes we'll meet again here.
İkiniz bu tarafa, Giacomazzi ve ben şu tarafa gidiyoruz.
As long as we're alive, we'll be able to meet again.
Sağ oldukça, insan insana kavuşur.
We'll meet again somewhere.
Yolumuz yine kesişecektir.
We'll never meet again.
Bir daha görüşemeyiz.
Who knows where we'll meet again.
Kim bilir bir daha nerede karşılaşırız.
We'll meet again, won't we?
Yine buluşuruz, değil mi?
We'll meet again, Masha!
Yine buluşacağız, Masha!
We'll meet again!
Yine buluşacağız!
We'll meet again!
Tekrar görüşürüz!
I'll wait for you to go in. And tomorrow we'll meet again.
İçeri girmen için seni bekleyeceğim.
I hope for your sake you're not lying, because we'll meet again.
Umarım yalan söylemiyorsundur, çünkü yeniden görüşeceğiz.
I hope we'll meet again.
Umarım bir daha görüşürüz.
Perhaps we'll meet again. - Good-bye, Sir Charles.
Belki bir daha karşılaşırız.
We'll meet again someday.
Bir gün tekrar görüşürüz.
Perhaps we'll meet again sometime.
Belki ileriki zamanlarda tekrar karşılaşırız.
Perhaps we'll meet again sometime.
Belki bir yerlerde tekrar karşılaşırız.
Perhaps we'll meet again sometime.
Belki bir zaman gelir, tekrar karşılaşırız.
Perhaps we'll meet again sometime.
Belki bir ara yine karşılaşırız.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]