English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ W ] / We'll talk again

We'll talk again translate Turkish

199 parallel translation
We'll talk this over again in the morning.
Sabah bu konuyu tekrar konuşuruz.
We'll talk this over again, dearest.
Daha sonra bunu tekrar konuşuruz, canımın içi.
- No, we'll never talk about it again.
Hayır, bunu hiç konuşmayacağız.
We'll talk again in the cool of the day.
Tekrar konuşuruz, sabah serinliğinde.
We'll talk again.
Gene konuşuruz.
We'll talk about her again, when you're more drunk or more sober.
Ondan yine bahsedeceğiz, daha sarhoş ya da daha ayık olduğunda.
We may not talk again, but we'll see each other often.
Tekrar konuşamayabiliriz ama birbirimizi sık sık göreceğiz...
We'll talk it over again some other time, alright?
Yine de bunu başka zaman konuşalım, tamam mı?
Get in a sensible frame of mind and we'll talk to you again later.
Akıllıca bir ruh haline gir, daha sonra tekrar konuşuruz.
If you'd be good enough to make a statement to Sergeant Bacon we'll talk again later.
Memur Bacon ifadenizi alsın, gene görüşürüz.
That is, we'll never have to talk again.
Yani, bir daha konuşmayacağız.
Then we'll talk again.
Sonra tekrar konuşuruz.
We'll talk again tomorrow.
Bu konuyu, daha sonra tekrar konuşacağız.
We'll talk again, my friend.
Tekrar konuşacağız, dostum.
We'll talk again.
Seninle tekrar konuşacağız.
Why don't you think about it and we'll talk again?
Niçin biraz daha düşün müyorsunuz sonra tekrar konuşuruz?
Why don't you let me digest all this and then we'll talk again?
Öncelikle bütün bunları bir sindirelim bilahare yine konuşuruz ne dersiniz?
We'll talk about this again.
Tekrar bununla ilgili konuşuruz....
We'll never talk about it again.
Bunu bir daha hiç konuşmayalım.
We'll talk again tomorrow?
Yarın tekrar konuşalım mı?
When I get back, we'll talk again.
Gidip döneyim, yine konuşuruz.
And when my people have had a chance to study the findings, we'll talk again.
Adamlarım bulguları inceledikten sonra yine konuşacağız.
- We'll try to talk again.
[KOYUNLARA BAĞIRIR]
If it works out, we'll talk again.
# Başarı sağlarsa, yeniden konuşuruz.
I don't know if we'll ever talk again, and there are things I'd like to say.
Bir daha konuşur muyuz ya da söyleyecek bir şey kaldı mı bilmiyorum.
First you get well again, then we'll talk.
Önce tekrar iyileş, sonra konuşuruz.
We'll talk again.
Gene konuşacağız.
We'll talk again.
Tekrar konuşacağız.
We'll talk again.
- Tekrar görüşeceğiz.
If their scores don't improve within a month, we'll talk again.
Eğer ortalamaları bir ay içinde yükselmezse, yeniden konuşuruz.
We'll talk again later, Captain.
Daha sonra tekrar konuşuruz, Kaptan.
Fine. If that's all you have to say... we'll talk again tomorrow.
Ok Eğer söyleceklerin bu kadarsa... yarın yine konuşacağız.
We'll talk again soon, Commander.
Yakında tekrar konuşuruz Komutan.
Get ready for bed and we'll talk about this again in the morning.
Yatmak için hazırlan ve bu konuyu yarın sabah tekrar konuşuruz.
Well, we'll talk about this again, one of these days.
Bir gün bu konuyu tekrar konuşacağız.
We'll talk again soon.
Yakında yine konuşuruz.
And we'll talk again real soon.
Yakında yine konuşuruz.
We'll talk again.
Yeniden konuşacağız.
We'll talk again soon.
Görüşmek üzere.
- We'll talk about this again, Marcus.
- Bu konuyu tekrar konuşacağız, Marcus.
We'll talk again.
Tekrar görüşüceğiz.
We'll talk again after tonight's tuning, but no more delays, yes?
Bu geceki değiştirmenin ardından yeniden konuşuruz ama daha fazla gecikme olmasın, değil mi?
We'll talk again in a month or so, OK?
Bir ay sonra tekrar konuşalım olur mu?
We'll talk again later.
Sonra tekrar konuşuruz.
- Mrs. Reilly we'll talk again soon in a few minutes.
- Bayan Reilly birkaç dakika sonra konuşacağız.
We'll talk about this later, when you start blinking again.
Bu konuyu daha sonra konuşuruz. Sen tekrar gözlerini kırpmaya başlayınca.
Properly executed, we'll now have this talk again.
Doğru uygulanırsa, bunu tekrar konuşmamız gerekmeyecek.
But, anyway, we ´ ll talk again.
Ama zaten, tekrar konuşacağız.
We'll talk again when the wind starts blowing.
Rüzgar esmeye başladığı zaman tekrar konuşuruz.
Once I find out, we'll talk again.
Bulduğumda yine konuşacağız.
We'll need to talk to you again after we've looked at your statement, all right?
İfadenize baktıktan sonra sizinle yine konuşmamız gerekecek, anlaştık mı?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]