We're good together translate Turkish
182 parallel translation
We're awfully good together, don't you think?
Beraberken müthiş iyiyiz, değil mi?
If the cops find out we're together or if you try to cross me up... You know, you make pretty good targets from where I sit.
Eğer polisler birlikte olduğumuzu öğrenirlerse veya bana engel olmaya çalışırsanız bilirsiniz, oturduğum yerden sizi hedef tahtasına çeviririm.
From now on we're each on our own. It's no good, we've got to stay together.
Birbirimizden ayrılmamalıyız.
We always feel good when we're together.
Birlikteyken hep daha iyi hissediyoruz.
There's another thing now if we're all going to be in here three or four days, close together like it might be a good idea if a certain party, not to mention no names was to do what he said he'd do.
Bir şey daha var. Hepimiz üç dört gün burada burun buruna kalacaksak... ismi lazım olmayan birinin yapacağını söylediği şeyi yapmasında... fayda var.
We're good together, don't you think?
Birbirimize uygunuz, bana göre.
We're busting up the joint so good, all the queen's horses and all the queen's men will never put you back together again.
Bağlantıları o kadar güzel ayırıyoruz ki, kraliçenin tüm atları ve kraliçenin tüm adamları bile onları bir araya getiremeyecek. Artık çalışmıyorsun.
But they're good people and they're kind people and together, we were beginning to get over this dark patch.
Ama onlar iyi insanlar ve nazik insanlar ve birlikte bu kara lekenin üstesinden geliyorduk.
It's good that we're warm and together.
Birlikte ve sıcak oluşumuza çok seviniyorum.
You're so skillful, and I'm good with strategy The two of us together We can surely deal with him
Sizin yeteneğiniz, ve benim beynimle ikimiz birlikte onu rahatça yeneriz
"But we're so good together"
"Ama biz birlikte çok iyiyiz."
But they're good people, and they're fine people... and together we were beginning to get over this bad patch.
Ama onlar iyi insanlar, hoş insanlar ve beraberce bu kötü durumu telafi edeceğiz.
We're good together.
Birlikte iyiydik.
Still, we're a family, and we all work together for the greater good of Rome.
Yine de, biz bir aileyiz Roma'nın yüce çıkarları için hep birlikte çalışırız.
And I don't wanna break up my marriage and then find out we're no good together.
Ben evliliğimi bitirdikten sonra aramızda yürümeyen şeylerin olduğunu görmek istemem.
What's important is that we're happy together in good and in bad times.
Biz, iyi günde kötü günde mutlu olduktan sonra bunun ne önemi var ki.
We're having lunch together, so I can show Hester that I can give as good as I get.
Birlikte öğle yemeği yiyeceğiz böylece Hester'a ağzının payını verebilirim.
- We're pretty good together.
- Beraber çok iyiyiz.
We're good together, you know?
Güzel bir birlikteliğimiz var.
Daddy, you know, we're gonna have a week to ourselves and I thought it would be a good idea to do something together.
Baba, düşündüm de baş başa bir hafta geçireceksek..... beraber bir peyler yapmamız güzel olur. Hiç yapmadık da.
When we're together, we try and have it be good.
Artık o işe girmiyoruz bile. Bir aradayken iyi olmaya çalışıyoruz.
We're no good together.
Frank, ilişkimiz iyi değildi.
Probably another good reason why we're not supposed to spend much time together.
Beraber fazla zaman geçirmememiz için başka bir iyi sebep daha.
Well, good luck and Godspeed. And remember, we're all in this together.
İyi şanslar, Tanrı yardımcın olsun, unutma, bu işte hep birlikteyiz.
Nice to meet ya. I'm sure we're gonna have a good time working on this together.
Tanıştığımıza sevindim. Eminim çok iyi zaman geçireceğiz.
I think we're good together.
Birlikte iyi olduğumuzu düşünüyordum.
We're good together, Carmen.
- Birlikte iyiyiz, Carmen.
- We're good together, huh?
- Birlikte iyiyiz değil mi?
It won't be easy, but we're all together again... and I feel good.
Kolay olmayacak ama yine hep beraberiz. Ve kendimi iyi hissediyorum.
'Cause we're too good together to let that come between us.
Çünkü aramız buna izin vermeyecek kadar iyi.
We're good together, we just can't live together.
Birlikte gayet iyiyiz, sadece bir arada yaşayamıyoruz.
We're doing really good together.
Çok iyi geçiniyoruz.
I think we're good together, don't you?
Birlikte çok mutluyuz, değil mi?
Because we're good and we're good together.
Çünkü biz iyiyiz. Birlikte mutluyuz.
Trust me. That's why we're good together.
Bu bir arada iyi olmamızın nedeni.
Look, we're gonna have a good time together. I mean, hell we can start our own band, right?
Birlikte çok iyi vakit geçireceğiz. Kendi grubumuzu kurabiliriz, değil mi?
Still, you should know he loves me very much, I feel the same and we're really good together.
Ama bilmelisiniz ki beni çok seviyor ben de aynı şeyleri hissediyorum ve birlikte çok mutluyuz.
I think we're going to have a really good time together over the next few months.
Sanırım önümüzdeki bir kaç ay boyunca birlikte iyi vakit geçireceğiz.
We live here together because we're doing something good.
Biz iyi şeyler yapıyoruz ve burada beraber yaşıyoruz.
It's just, we have such a good time when we're together, you know?
Sadece, birlikte çok güzel vakit geçiriyoruz.
Berger, what if we're just not good together in bed?
Peki ya birlikte yatakta iyi değilsek?
We're good together.
İyi anlaşıyoruz.
We're good together.
Hepimiz iyiyiz.
Casim. We're good together, you know?
Casim birlikte iyiyiz, biliyorsun.
It's not good when we're together
Beraber olmamız iyi olmuyor.
Do you think we're good together?
Sence birbirimize yakışıyor muyuz?
I just got to cut it up into shorter pieces... and stick it together, and we're good to go.
Sadece daha küçük parçalara kesip birleştirmeliyim. O zaman olacak.
Well, that's good, because I have an idea for a show, and if you're interested, we can produce it together.
Bu iyi, çünkü program için bir fikrim var. Eğer ilgilenirsen, bunu beraber yapabiliriz.
What if we're not good together?
Peki ya aramız kötüleşirse?
We'll have so much fun. And then, one day, if you're good... we can run the Talon together.
Birlikte çok eğleneceğiz, sonra bir gün iyi olursan Talon'u birlikte işletiriz.
It's like I'm possessed by this person who's terrified and just screwed up. I know we're good together.
Birlikte çok iyiydik.
we're good 1678
we're good friends 31
we're good to go 162
we're good people 25
we're good here 47
together 2280
together forever 35
together again 49
togethers 19
we're here 1469
we're good friends 31
we're good to go 162
we're good people 25
we're good here 47
together 2280
together forever 35
together again 49
togethers 19
we're here 1469
we're 1906
we're not friends anymore 25
we're just friends 257
we're in this together 190
we're late 319
we're back in business 45
we're screwed 280
we're going shopping 19
we're sorry 376
we're not gonna make it 79
we're not friends anymore 25
we're just friends 257
we're in this together 190
we're late 319
we're back in business 45
we're screwed 280
we're going shopping 19
we're sorry 376
we're not gonna make it 79