We're here to help you translate Turkish
387 parallel translation
We're here to help you.
Sana yardım etmeye geldik.
We're here to ask you to help your parents.
Ailene yardım etmek istemez misin?
We're here to help you.
Size yardım etmek için buradayız.
- We're here to help you to remember not to forget.
- Size yardımcı olmak için buradayız.
We're here to help you.
Sana yardım için buradayız.
We're here to help you.
Sana yardım etmek için, buradayız.
We're here to help you.
Size yardım için buradayız.
We're here to help you. No, no.
Evet, size yardıma geldik.
- And we're here to help you.
- Ve yardım etmek için buradayız.
Now, we're all here to help you, David.
Burada hepimiz sana yardım etmek için varız, David.
- We're here to help you with a problem of conscience.
Vicdani problemini çözmene yardım etmek için buradayız.
We're here to help you.
Sana yardım etmek için buradayız.
We're here to help you win!
Kazanmanıza yardım etmek için geldik!
Nausicaa, we're here to help you escape.
Bayan Nausicaa sizi buradan çıkarmak için geldik.
But, you know, I had a Lot of help, and we're just glad to be here.
Fakat çok fazla yardım aldım ve burada olmaktan gurur duyuyoruz.
You're both gonna have to help me out on this and we'll get out of here just fine.
Bunun için ikinizde yardım etmelisiniz böylece hepinizi buradan çıkarabiliriz.
We're here to help you.
Size yardım etmeye geldik.
We're here to help you.
Size yardım edeceğiz.
Fourth Mistress. We're here to do your hair and help you change.
Dördüncü Hanım, saçınızı yapmak ve üstünüzü değiştirmenize yardım için buradayız.
All these men try to kill you. We're here to help.
Tüm bu adamlar seni öldürmeye çalışıyor.
Take it easy, we're here to help you.
Sakin ol, buraya sana yardım etmek için geldik.
Don't worry, we're here to help you.
Endişelenmeyin, yardımınıza amadeyiz.
Please... we're here to help you.
Lütfen, sana yardım etmek için buradayız.
Hey! We're here to help you.
Sana yardım etmeye geldik.
We're here to help you.
Yardım için buradayız.
We're here to help you out.
Biz bu gece size yardım için burdayız.
We're here to help you rest in peace, Johnny.
Huzur içinde yatmana yardım etmek için buradayız Johnny.
We're here to help but we need to know how you got sick.
Yardım etmeye geldik, ama nasıl hastalandığını bilmemiz gerekiyor.
I know and we're here to help you in any way we can. I'll be in charge.
Biliyorum, elimizden geldiğince yardım etmek için buradayız. Sorumlu benim.
We're here to help you!
Yardım için buradayız.
But to help the others, to help the children and to help yourself..... we're here with you to listen...
Ama başkalarına yardım edebilmemiz için çocuklara ve kendine yardım edebilmemiz için seni dinlemek için buradayız...
What're you doing? Let him go. We're here to help.
Yardım etmek için buradayız.
We're trying to help over here, here, let me help you
Yardım etmek için buradayız, bırak yardım edeyim.
We're here to help you.
Yardım etmek için buradayız.
I'm sorry to hear that... um, but you have to realize that... we're here to help you.
Bunu duyduğum için üzgünüm... mm, ama şunun farkına varmalısın... buraya sana yardım etmek için geldik.
We're here to help you
Sana yardım etmek için buradayız.
agent mulder, We're here informally to give you the chance to help yourself.
- Ajan Mulder, biz kendinize yardım edebilmeniz için bir şans vermek amacıyla gayri resmi olarak burada bulunuyoruz.
Grace. Now we're going to show Pilgrim here how to help you get on him.
Grace, şimdi Pilgrim'e burada ona yardım etmek istediğimizi göstereceğiz.
We're here to help you.
Size yardımcı olmak için buradayız.
We're here to help you.
Yardıma geldik.
Well, that's why we're here, Eleanor- - to try and help you.
Bu nedenle buradayız. Yardım için.
So we're here to help you find your infected guinea pigs, is that it?
Yani senin enfekte kobaylarını bulmak için mi buradayız?
Well. This is why we're all here, to help you two reunite.
Bence bu nedenle hepimiz buradayız barışmanıza yardım etmek için.
We're here to help you!
Siper alın!
- It's OK. We're here to help you.
Size yardım etmek için buradayız.
We're here to help you!
Size yardıma geldik!
Serenity, please, we're here to help you.
Serenity, Iütfen, bize burada yardım et.
If you're not here to kill us, apparently we're supposed to help you.
Eğer bizi öldürmek için burada değilsen, görünüşe göre sana yardım etmemiz gerekiyor.
We're only here to help you.
Sadece size yardım etmek istiyoruz.
We're here to help you.
Sana yardım edeceğiz.
It's OK, we're here to help you.
Ilena, korkma. Yardım etmek için geldik.