English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ W ] / We've been hit

We've been hit translate Turkish

138 parallel translation
We've been hit, just as everyone has, of course.
Herkes gibi biz de büyük kayba uğradık.
We've been hit.
Soyulduk.
Well, we've been very badly hit by this peace scare.
Şu barış olayı yüzünden kötü darbe yedik.
The risk is the same one we've been taking since we hit the beaches.
Risk sahile geldiğimizden beri karşılaştığımızdan yüksek değil.
Sir, we've been hit. Nothing serious.
Vurulduk ama önemli değil.
- We've been hit!
- Vurulduk!
We've been hit! Son of a bitch!
Kardeşim, vurulduk!
We've been hit.
Vurulduk.
- I'm afraid we've been hit back here.
- Korkarım buradan da isabet aldık.
We've been hit.
Saldırıya uğradık.
We've been hit!
Vurulduk.
Third time we've been hit.
Üçüncü kez saldırıya uğradık.
While we were in the billiard-room, Miss Scarlet crossed to the library, and hit the cop she'd been bribing with a lead pipe.
Biz bilardo salonundayken, Bayan Scarlet kütüphaneye geçti ve rüşvet verdiği polise kurşun boru ile vurdu.
They're using an automatic rifle. We've been hit.
Otomatik silahla bize ateş ettiler.
We've been hit by that guy five times, but I don't think he's coming back, thanks to my African connections.
Bu adam bizi beş defa soymuştu. Ancak Afrikalı dostlarım sayesinde artık geri geleceğini sanmıyorum.
We've been hit!
Vurulduk!
We have hit 30 banks in three years and they haven't been able to touch us.
Bir yılda 30 banka soyduk ve bizi yakalayamadılar.
What we've got in LA, San Francisco and New York is a number of gay men who've been hit with a variety of opportunistic infections and that's all we know.
Elimizdeki şey Los Angeles'ta, San Francisco'da ve New York'ta çeşitli fırsatçı enfeksiyonların mahvettiği gay erkeklerin sayısı ve tüm bildiğimiz de bu.
We've been hit once already.
Bir kez vurulduk bile.
- We've been hit.
- Vurulduk.
We've been hit on our starboard shield.
Sağ yan kalkandan vurulduk.
So, I guess we've both been hit.
Öyleyse sanırım ikimiz de vurulduk.
I mean, we've been playing big places everywhere, but when we did that sound check at The Orpheum, it suddenly hit me.
- Bu arkadaşım Jeff. Tanrım. Eve dönmek inanılmaz.
If they've been hurt, we have to press the advantage and hit them as hard as we can.
Yaralanmışlarsa bu avantajı kullanıp mümkün olduğunca sert vurmalıyız.
We've been hit with some kind of polaron burst.
Bir çeşit polaron patlaması ile vurulduk.
We've been hit. We've been hit.
Çarpıştık.
- We've been hit by an officer!
Asker tarafından vurulduk!
This whole time we've been assuming that the rock hit her.
Bunca zamandır kıza bir taşla vurduğunu sanıyorduk.
We've been hit.
İsabet aldık.
We've been hit by an unknown phenomenon and taken heavy damage.
Bilinmeyen bir fenomen tarafından vurulduk ve ağır hasar aldık.
We've been fighting with the 502nd since we hit the ground.
Alayla birlikte savaşıyorduk.
When you hit that mound I feel like crying, thinking about what we've been through.
Sahaya ayak bastığında yaşadıklarımızı düşündükçe, içimden ağlamak geliyor.
Or maybe the whole love thing... is just a grown-up version of Santa Claus - just a myth we've been fed since childhood... so we keep buying magazines... and joining clubs and doing therapy... and watching movies with hit pop songs played over love montages... all in this pathetic attempt to explain why our love Santa... keeps getting caught in the chimney.
Belki de tüm bu aşk olayı büyükler için bir Noel Baba masalı. Ya da çocukluktan beri bizlere sunulan bir efsane. Böylece gidip dergiler alıyor,..
Yeah, but we've been hit pretty bad.
Evet, ama çok kötü darbe aldık.
We've got a marine down here who's been hit by a taxicab.
Taksi çarpmış bir tane deniz piyadesi var burada.
We've been hit.
Çarpıştık.
We've been hit by an asteroid storm and thrown off course.
Bir asteroid fırtınasında vurulduk ve rotamızdan çıktık.
It's just that we've been hit a little harder than... than many others.
Biz sadece diğerlerinden daha ağır bir darbe aldık.
It's just that we've been hit a little harder than... than many others.
Biz sadece diğerlerinden daha. ... ağır bir darbe aldık.
We've been hit.
Soyuluyoruz.
~ shout over radio ~ ~ Pilot over radio ~ We've been hit I Losing altitude.
Matchbox, idare edemeyeceksiniz, serbest bırakın
Amirev is in the Embassy and we've been hit with an RPG.
Amirev Elçilikte. Roket atarla binayı vurdular.
One of the slugs we've been testing hit on the computer.
bilgisayarda vuruşunu denediğimiz mermi çekirdeklerinden biri.
I've been treating his kid for a week now and we hit it off, you know?
Bir haftadır çocuğunu tedavi ediyorum.
Well not exactly clutching, but with a hit list in his wallet, and we have to find the two names on the list that haven't been hit yet before they are hit.
Aslında elinde değil, cüzdanındaydı. Ve o listedeki iki ismi, öldürülmeden önce bulmamız lazım.
Sir, we've just been hit by an IED at the intersection of Chestnut and Market and there is reports of one killed Marine and two severely wounded.
Efendim. "Pazar yolu ile ağaçlı yol kavşağında direnişçilerin saldırısına uğradık" Bir denizcinin öldüğünü ve ikisinin ağır yaralı olduğu rapor edildi.
We've been hit with financial loues and you're going to pay!
Ekonomik sıkıntılarımız var ve bu masrafları size ödeyeceksiniz. O kadar!
In the time we've been watching him, he's packed his belongings into cardboard boxes, hit his attorney's office and 4 banks.
Onu izlediğimiz süre içinde tüm eşyalarını karton kutulara koydu, avukatına ve dört bankaya uğradı.
- [Man On Radio]... hit. We've been outflanked. - He didn't recall that patrol.
-... vurulduk, tuzağa düştük - o devriyeyi geri çağırmadı.
Without this curse, we would have never become this team, and hit a stunt that's never been done before.
Bu lanet olmasaydı, asla bu takımı oluşturamaz ve hiç denenmemiş bir numarayı yapamazdık.
It just hit me today that you and I have been together pretty much every day of our life and now we're gonna have to say goodbye soon.
Bugün farkına vardım ki, sen ve ben yaşamlarımızın neredeyse her günü beraberdik... ve çok yakın zamanda veda etmek zorunda kalacağız. Birlikte olamayaca... - Hales,

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]