We don't know each other translate Turkish
650 parallel translation
As a matter of fact there might be a lot we don't know about each other.
İşin doğrusu birbirimiz hakkında bilmediğimiz birçok şey olabilir.
Well, you know we don't love each other anymore.
Artık birbirimizi sevmediğimizin farkındasın.
Hey, don't we know each other?
Hey, biz tanışmıyor muyuz?
We don't know each other long enough.
Birbirimizi yeterince tanımıyoruz.
After 8 years of marriage it seems we don't know anything about each other.
Sekiz yıllık evlilikten sonra görünen o ki, birbirimizle ilgili hiçbir şey bilmiyoruz.
Oh honey, you know we don't mean that much to each other.
Tatlım, birbirimize aşık değiliz.
We know each other well. Please don't try to sell me so hard.
Lütfen bana satmak için bu kadar uğraşmayın.
I don't know how many times we've passed each other on the stairs, but tonight I'm determined at least to say hello to you, so, hello.
Kaç kere birbirimize selam vermeden geçtik bilmiyorum,... bu sefer en azından merhaba diyeceğim.
We don't know each other, get it? What does it matter if they fire you? Better to lose your wages than mine.
Bir maaş almak ikisini kaybetmekten daha iyidir, çıktı parası da alırsın.
Thought I don't know that now, we often chat with each other.
Bilmiyorum nereli olduğunu, ama sık sık konuşuyoruz.
And, you know, we don't get a chance to see each other.
Biliyorsun ki, birbirimizi görme fırsatımız olmuyor.
Of course, we don't know each other.
Birbirimizi tanımıyoruz ama.
Whisky? We haven't known each other long and I don't even know the boy.
Durun, henüz bu genci tanımıyorum.
Don't you think it's time we got to know each other socially?
Birbirimizi tanıma zamanının geldiğini düşünmüyor musun?
So I'm not surprised we don't know who each other is.
Yani, birbirimizi o kadar iyi tanımıyorsak bu durum aslında normal.
We don't know each other!
Tanışık değiliz!
We don't even know each other.
Ama neden? Bu çok çılgınca.
We're about to commit adultery, and we don't even know each other's names.
Zina işlemek üzereyiz ama birbirimizin adını bile bilmiyoruz.
Don't know when we can meet each other again
Tekrar ne zaman karşılaşırız bilmiyorum
We don't really know each other that well
Peki neden onun için bunu yapıyorsun?
We don't even know each other.
Birbirimizi tanımıyoruz bile.
We really don't know anything about each other, do we?
Cidden birbirimiz hakkında hiçbir şey bilmiyoruz değil mi?
If we don't want these people to know we're nuns... I think we better stop calling each other "Sister."
Bu insanların rahibe olduğumuzu bilmelerini istemiyorsak birbirimize "rahibe" demekten vazgeçsek iyi olur bence.
We don't know each other well, but it doesn't matter.
Birbirimizi pek tanıdığımız söylenemez ama bunun önemi yok.
We don't know each other
Sizi tanıdığımı sanmıyorum!
No, we see each other every day. I don't know what more you want.
Ama her gün görüyoruz birbirimizi, başka ne istiyorsun ki anlamadım.
So, why don't we kinda break up and get to know each other, the individual people, okay?
- Niye burada bitirip birbirimizi bireysel olarak tanımıyoruz? Tamam mı? Adım John Dillinger...
Just'cause the magazine says we don't know each other... don't mean we can't help each other, does it?
Dergi birbirinizi tanımıyorsunuz yazıyor diye, birbirimize yardım etmeyecek değiliz.
We don't know each other, and won't.
Birbirimizi tanımıyoruz ve tanımayacağız.
We don't even know each other.
Birbirimizi doğru düzgün tanımıyoruz ki.
We don't know each other.
Birbirimizi tanımıyoruz.
No, you're wrong, we don't know each other.
Hayır, yanılıyorsunuz, biz birbirimizi tanımıyoruz.
We don't know each other very well, do we?
Birbirimizi çok iyi tanımıyoruz, değil mi Nick?
- Don't we know each other?
- Birbirimizi bilmez miyiz?
- We don't even know each other.
- Birbirimizi tanımıyoruz bile.
We don't know each other that well.
Birbirimizi o kadar iyi bilmiyoruz.
You're right We don't know each other at all
Haklısın, birbirimizi hiç tanımıyoruz.
I don't know, how it happened, suddenly we clashed into each other!
Nasıl oldu bilmiyorum, birden birbirimize giriverdik. Niye girdiniz?
You know, we have to trust each other... because most people don't go through as much as we have.
Birbirimize güvenmeliyiz çünkü çoğu insan bizim kadar badire atlatmamıştır.
We don't know each other
Sen gelmeden önce gizli formülü kullanarak çayı demlemiştim
Remember, we don't really know each other.
Unutma, biz birbirimizi tanımıyoruz.
Don't ask, we have just met casually We don't know each other well, so why ask so many questions?
Lütfen sorma, şans eseri karşılaştık birbirimizi tanımıyoruz bile soru sormanın ne anlamı var ki?
Why the hell don't we see each other, although we live together... and know each other well.
Niçin birbirimizi görmüyoruz ki... Birlikte yaşamamıza... ve birbirimizi iyi tanımamıza rağmen.
- We don't know each other very well.
- Bir bir-birimizi iyi tanımıyoruz.
But we don't even know each other.
Ama daha birbirimizi tanımıyoruz bile.
We can get to know each other later... the most important thing is that I don't want my girlfriend to be a toy
Birbirimizi sonra tanırız. En önemli nokta, kız arkadaşımın bir oyuncak olmasını istemem.
We know each other, don't we?
Tanışıyor muyuz?
We see each other everyday, I still don't know your name.
seni kaç gündür görüyorum... ama hala ismini bilmiyorum!
We've always worn masks, and we don't know each other's identity.
Biz hep maske takmıyor muyuz? nasıl tanıyacaksınız beni?
We can even pretend we don't know each other.
Birbirimizi hiç tanımıyormuşuz gibi bile davranabiliriz.
Well, don't you think we really ought to get to know each other all over again?
Sence eskisi gibi mi davranmalıyız birbirimize?