English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ W ] / We got to go now

We got to go now translate Turkish

318 parallel translation
- How far we got to go now?
- Ne kadar gitmemiz gerekiyor?
We got to go now.
Artık gitmeliyiz.
We got to go now. He's got another offer.
Çünkü, başka bir teklif daha varmış.
We got to go now.
Biz de gidelim.
We got to go now!
Şimdi gitmeliyiz!
We got to go now.
Haydi toparlanın.
- We've got to go now!
- Hemen kaçmalıyız!
Well, I mean, that you'd want us to go on together a little longer, now that we kind of got used to each other.
Yani, birbirimize alıştığımıza göre... biraz daha birlikte devam etmemizi istersin diye ummuştum.
Now, we're fixing that number to hit, And the bankers are going to go broke Because they got no distribution
Şimdi, bu numaranın isabet etmesini ayarlıyoruz böylece bahisten alacak hiç payları olmadığından bankerler iflas edecek.
WE GOT TO GO NOW.
Hayır, henüz değil. Dışarıda kalın, hemen geliyorum.
We've got to go now.
Gitmemiz gerek.
We've got to have another go at him, now.
Hemen tekrar onu zorlamamız gerekiyor.
We've got to be noisy Now... go on!
Biraz gürültü çıkarmalıyız. Şimdi, haydi!
We've got to go now.
Hemen gitmek zorundayız.
We have got to go now!
Artık gitmek zorundayız!
We've got nowhere to go now, Lumley.
Gidecek yerimiz kalmadı Lumley.
I mean... I believe you could kill me right now, and if that's what you want to do... then go ahead... but you've got enough heat on you already, and we can help you.
Yani eminim beni şu an öldürebilirsin ve eğer yapmak istediğin buysa o zaman durma ama zaten başın yeterince belada ve biz sana yardım edebiliriz.
If we're gonna go... it's got to be now!
Gideceksek şimdi gitmek zorundayız!
But the only problem we got now... is we have to go and retune it.
Şimdi yeni bir problemimiz var, gidip yeniden ayar yaptıracağız.
- We've got to go in now.
- İçeri girmeliyiz.
Mother, Mother, we've got to go now.
Anne, Anne, şimdi gitmek zorundayız.
Here we are. I got to go now.
İşte geldik. Şimdi gitmem lazım.
Reggie, we've got to go now.
Reggie, gitmeliyiz.
We've got to go now.
Hemen gitmeliyiz.
Thanks, we've got to go now.
Teşekkür ederiz.
We've got to go now.
Artık gitmeliyiz.
Now we got to go weigh it and test it.
Şimdi tartalım ve tadına bakalım.
You go to bed now. We got work tomorrow.
Yatağa git, yarına iş var.
I guess we all got to go now.
Sanırım hepimizin gitmesi lazım.
We have got to go, right now.
Çekime başlamalıyız, hemen.
We got to go right now!
Hemen şimdi gitmemiz gerek!
I have to go to Margaret's house because we're getting poor, and my mom's got a job now.
Margaret'in evine gitmem gerek... çünkü fakirleşiyoruz, annem de bir işe girdi.
We got to go there right now.
- Peki oraya nasıl gideceğiz? - Tanrım...
- We've got to go now, sir.
- Artık gitmeliyiz efendim.
We've got to go now, sir.
Gitmeliyiz efendim.
We got to go to work now.
Bizim çalışmamız lazım.
Morty, we got to go get Bridget now.
Morty, gidip Bridget'i bulmalıyız.
But you had to go and put it together, and now we got a little problem here, don't we?
Ama ne olduğunu çözmen gerekiyordu, değil mi? Bu yüzden şimdi küçük bir sorun yaşıyoruz.
Now for the maniac farm I think there's no question we got to go with Utah.
Şimdi, manyak tesisi için bence düşünmeye bile gerek yok Utah'ı seçmemiz lazım.
We've got to go... now.
Hemen şimdi gitmemiz gerekiyor.
- We've got to go now.
- Artık gitmeliyiz.
- We got to go right now!
- Hemen gitmemiz gerek!
- Mexico, but we've got to go now.
- Meksika'ya, hemen şimdi.
See, now we got something to go in there with.
Gördün mü, artık elimizde bir şey var.
- Come on boys we got to go, now!
- Hadi çocuklar, hemen gitmeliyiz!
Maybe nothing, but it's all we got to go on right now.
Belki bir şey yoktur ama şimdilik elimizdeki tek şey bu.
We've really got to go now.
Daha sonra yaparız! Şimdi gerçekten gitmemiz gerek!
- We've got to go now.
— Gitmek zorundayız.
No, we've got to go now.
- Hayır, hemen gitmeliyiz.
They're actually saying that we've got to go now.
Artık kapatmamız gerektiğini söylüyorlar.
So, Max, what I'm gonna suggest to you... is that we just go back into the bio lab now so that I can take a sample... so that I can see what I'm thinking is wrong, you know... that I got the wrong cells.
Sana tavsiyem, biyoloji laboratuvarına gidelim böylece bir parça örnek alıp yanılıp yanılmadığımı anlayabiliriz. Yanlış hücrelere baktığımı...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]