English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ W ] / We know you did it

We know you did it translate Turkish

286 parallel translation
Oh, we know you did it.
Oh, onu senin yaptığını biliyoruz.
We know you did it.
Hepimiz biliyoruz.
We know you did it. You know we know.
Senin yaptığını biliyoruz ve sen de bildiğimizi biliyorsun.
Do you know how shocked and scared we were? I did it to shock and scare you guys.
Şaşırıp korkun diye bilerek yaptım.
But... I don't know if it's really appropriate for me to be saying this... but did you feel that electric shock when we just touched? A real strong shock.
Bunu söylemem biraz tuhaf ama size dokunduğumda bir elektrik hissetmediniz mi?
You know, Gilda, we did a marvelous job on that third act... and I have a feeling that if we got together and collaborated on a note to leave behind... and really worked on it... it would not only be a very fine piece of literature... but it might save me a black eye.
Gilda, oyunun üçüncü perdesinde harika bir iş başardık ve içimden bir ses, arkamızda bırakacağımız bir not yazıp bunun üzerinde etraflıca düşünürsek sadece iyi bir edebi eser bırakmış olmakla kalmayıp beni de morarmış bir gözden kurtarmış oluruz diye düşünüyorum.
We did think it writ down in our duty to let you know of it.
Ve bunu size bildirmeyi bir ödev saydık kendimize.
Well, it was a little late to notify everyone about a change, and we did want to get to know you better, Mr. Anderson.
Şey, değişiklik konusunda herkese haber vermek biraz güçtü, ve sizi daha iyi tanımak istemedik, Bay Anderson.
You know how we did it?
Peki, biz ne yaptık?
How did you know we'd come here? It wasn't difficult.
Buraya geleceğimizi nereden bildin?
Did you know we were gonna make it?
Ne yapacağımızı sen nerden biliyorsun?
"but we'll never tell you his name." I said, "I already know who did it." I told him the name.
Clermont Polis karargâhındaki bir günü hatırlıyorum da adamın biri bana, "Öç almak istiyor musun?" diye sordu.
We did think once of having it changed by deed-poll, you know - to Watson or something like that.
- Değiştirmeyi düşündük "Watson" ya da öyle bir şeye.
We don't know where you did get off, but we know it wasn't Purgatory.
Nerede indiğinizi biz de bilmiyoruz. Ama kesinlikle Purgatory olmadığını biliyoruz.
Did you know that when we reach it, I intend to be higher?
Şunu biliyor musun oraya vardığımızda, ben daha da yüksekte olmaya niyetliyim?
I know we agreed about you having a lover but I did it because of you, to save you pain.
Sevgilin olması konusunda anlaşmıştık biliyorum ama bunu senin için yaptım, acı duyma diye.
- How can we know which of you did it?
- Hanginizin yaptığını başka nasıl bulabiliriz?
You know when you think of all the shit we did wrong, and it's an impressive amount, we were this close to pulling this thing off.
Biliyorsun Bizim yanlış yaptıklarımızı hesapladığında, çok fazla yanlış yaptık Eee
It's strange. You know, the LP we did showed up an elevated protein in the spinal fluid, but the CAT scan showed no evidence of a stroke or tumor.
Yaptığımız LP testi bize gösterdi ki omurilik sıvısında protein değerleri yükselmiş...,... ama CAT testi taramasında felç ya da tümör bulgusuna rastlanmadı.
Pete, Nothin'We Ever Did Amounted To Shit, And You Know It.
Pete, yaptığımız hiçbir şey işe yaramadı. Bunu sen de biliyorsun.
We know that you are using the name it did before the war And has been extensive plastic surgery.
Savaştan önce bu ismi kullandığını ve bir sürü estetik operasyon geçirdiğini biliyoruz.
Whatever you did, we know it was for a good reason.
Ne yaparsan yap, biliyoruz ki, iyi bir sebebi vardı.
But, you know, this time we have to admit, Daddy did it.
Ama kabul etmeliyiz ki, bu sefer babanız haklı çıktı!
Would it be all right if, you know, we did it again?
Tekrar yapsak olur mu?
It's no good, and you know what we say... Every time something strange happens- - it's good that Bart did that.
Bu iyi değil Ve biliyorsunuz... ne zaman tuhaf bir şey olsa iyi ki Bart bunu yaptı deriz
I mean, it kinda hurtin'because we been best friends since we was in the second grade! Did you know that?
Demek istediğim, acı çekiyormuş gibi bir hali var çünkü onunla ikinci sınıftan beri yakın bir arkadaşlığımız var.
You know what it did to Roscoe 1138... and he was the most advanced chimp we ever had!
Roscoe 1138'e neler yaptığını biliyorsun,... üstelik elimizdeki en gelişkin şempanzeydi o.
Some psychotic out there has killed two people that we know and has somehow made it look like you did it.
Sapığın teki tanıdığımız iki kişiyi öldürdü ve bir şekilde sen yapmışsın gibi gösterdi.
Right. I'll see to it. We know what you did this morning.
Bakacağım, bu sabah ne yaptığını biliyoruz.
You know, Bill, maybe if we did something for somebody else... it'd have a way of coming back around for us.
Biliyorsun, Bill, belki başkası için bir şeyler yapsaydık bizim için geri dönüş yolu olabilirdi.
You know, Kel, it's a wonder we turned out as well as we did.
Biliyor musun Kel, bizim böyle olmamız bir mucize.
Listen, it's time we did a fresh start, you know.
Yeni bir başlangıç vakti geldi.
We did find some crystal shards on the body. How do you know it was from a crystal ball?
Bunların kristal küreden olduğunu nasıl biliyorsunuz?
We did think it writ down in our duty to let you know of it.
Bunu size bildirmeyi bir ödev saydık kendimize.
If you didn't know that, then why did you tell everyone... that we'll do a new show called'Maya'... and that we'll do it in three months?
Madem bir şey bilmiyordun da neden herkese yeni sahnenin. ... adının Maya olduğunu söylüyorsun... Ve 3 ayda hazır olacağını.
And you know what? We did it.
O da, "Yapmalısınız." Biliyor musunuz?
The night of Keane's execution, you know, what we did it was really fucked up.
Keane'in infazının olduğu gece yaptıklarımız tam anlamıyla çılgıncaydı.
Well, then we you know, did it.
İşte, o zaman da anlarsın, yaptık.
You could tell me you suddenly feel strange about us, that we need a break because you don't seem to know me, and maybe you never did. Or- - And now I'll make it really easy for you, Dawson- -
Aramızda yabancılık hissediyorsan ve ara vermemizi istiyorsan söyleyebilirsin beni tanımıs gibi görmüyorsun, belkide hic tanımadın yada... simdi senin icin herseyi kolaylastıracagım, Dawson...
- You don't need to know how... only that we did... and we can do it again any time we need to.
- Bunu nasıl yaptığımızı... bilmenize gerek yok... ve istediğimiz zaman tekrar yapabiliriz.
- Possibly, if it's a ten cup, but anything smaller well you know... we're celebrating the moment of our lives hey Bill, what did you get El last year for your anniversary?
Şu anda, sadece..... eğlenebileceğin bir kıza ihtiyacın var. Geleceği olmayan kısa süreli bir ilişkiye. - Berg haklı.
But we've got a bit of a problem because you know we did it.
Ama küçük bir sorun var, bizim yaptığımızı biliyorsun.
We saw you. We all know you did it.
Gördük, hepimiz senin yaptığını biliyoruz.
You'll never know we did it!
Bunu nasıl yaptığını asla bilemeyeceğim.
If he didn't know- - Look, when we first met, did you know it was a comb-over? Well....
Size bir şey sormama izin verin, beni ilk gördüğünüzde saçımla kelimi kapattığımı bilmiyordunuz, değil mi?
We did logarithms until we couldn't see straight. You know, but it paid off.
Ama semeresini gördük.
Did it ever occur to you that we may know things that you could use to your advantage? - Like what?
Kendi yararına kullanabileceğin bir şeyler biliyor olabileceğimiz hiç aklına gelmedi mi?
I suppose you know our reputation the Barbarois serve the people of the night, and after five thousand years, I don't think we're about to change our stripes anytime soon, although if we did for anyone it would be for you
Sanırım bizim ünümüzü biliyorsun, Barbarois gecenin yaratıklarına hizmet eder. Ve 5000 yıldan sonra bir olayın bizi değiştireceğini sanmıyorum. Herhangi birine yaptıklarımızı sana da yapabiliriz.
You know, you could have brought that up to us before we did it.
Biliyormusun bunu yapmadan önce söylemeliydin sanırım.
Happy for us, I mean, because we did it, you know.
Bizim için. Çünkü beraber yaptık.
You know, set some goals, work on some stuff, and we did it.
Bazı amaçlar belirledik. Üstünde çalışacağız dedik ve yaptık.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]