English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ W ] / Weeknight

Weeknight translate Turkish

34 parallel translation
My father is heard every weeknight on 468 stations throughout the country.
Ben hep çok meşguldüm, sanırım. Sesi kısar mısınız?
It's unusual... to see someone your age in a church on a weeknight.
Senin yaşında birini hafta içi geceleyin... kilisede görmek çok tuhaf.
It's a weeknight.
Hafta içindeyiz.
I'm tired of bumping into these girls at the club... all late on a fucking weeknight.
Hafta içi, gecenin bir yarısında kulüplere giden... böyle kızlarla karşılaşmaktan bıktım.
They're hardly ever taken on a weeknight.
Hemen hemen hafta içi her gece alınırsın.
What kind of burglar robs people on a weeknight?
Ne tür bir hırsız, hafta içi insanları soyar ki?
- Could have got caught on a weeknight. - Oh, what about Troy and that girl?
- Haftasonunu içeride geçirebilirdik.
Why? It's a, it's a weeknight.
Hafta içindeyiz.
- so I'm calling one for each weeknight.
- Her gece için birisini arıyorum.
Mr. Greer, you left the scene of an accident on a slow weeknight six miles from the state police barracks.
Bay Greer, olay yerini terk ettiniz ve polis karakolundan sadece 10 km ötedeydiniz.
No, you are not going to a concert on a weeknight.
Hayır, hafta içi akşam konserine gidemezsin.
Maybe her mom won't be such a medicated pad next time Nikki wants to go out on a weeknight.
Bir dahaki sefere Nikki hafta içi akşam dışarı çıkmak istediğinde belki annesi o kadar zalim olmaz.
It's 11 : 45. I never kid after 10 : 00 on a weeknight.
Hayır Allison, saat 11 : 45, hafta içi 10'dan sonra hiç şaka yapmam.
And I can't leave Oliver alone in the apartment every weeknight until 10 : 00.
Ve Oliver'ı her gece saat 10 : 00'a kadar evde tek başına bırakamam.
10 : 30 on a weeknight?
Gece 10 buçuk mu?
Why the partners insist on taking the associates to dinner on a weeknight is beyond me.
Neden çiftlerin eşlerini akşam yemeklerine getirmeleri konusunda ısrarcı olmaları beni aşıyor.
Ooh, gosh, 10 : 30 on a weeknight's - a little late for us. - We're gonna be out already.
Tanrım, hafta içi 10 : 30 bizim için biraz geç.
We're breaking out "expunged" on a weeknight?
Biz okulda her akşam "silme" harekatı düzenliyorduk?
It's a weeknight!
Yarın okul var.
Weeknight, nice.
Hem de hafta içi, ne güzel.
I'm as fun as the next guy, you know, but a gentlemen's club on a weeknight? What are we?
Ben de eğlenceli biriyimdir ama hafta içi striptiz kulübüne gidilir mi?
I mean, what does a guy like that do on an average weeknight? Oh.
Demek istediğim, onun gibi biri ortalama bir haftasonu gecesinde ne yapar?
You did go see Princess Bride by yourself, on a weeknight, like a total loser.
Zavallı gibi tek başına hafta sonu sinemaya geldin,
Hmm, if you wish, well, I'm free any weeknight from 5 to 7.
İstersen hafta içi akşamları 5 ile 7 arası müsaitim.
But we used to have weeknight sex.
Ama hafta içi gece de seks yapardık.
It's like a weeknight, I've snuck out to go see the Bad Brains, right?
Hafta ortasında bir akşam Bad Brains'i seyretmeye gittim.
Even on a weeknight, huh?
- Hafta içi olsa bile mi?
Isn't it a weeknight?
- Yarın dinleneceğiz.
Well, it's a weeknight, so you're in luck.
Hafta içi olduğu için şanslısın.
- A normal weeknight amount.
- Normal haftanın bir günü içebilecek kadar.
Four grand on a weeknight to save a retired nobody.
Emekli bir hiç kimseyi kurtarmak için dört bin.
Every weeknight, eight till midnight.
Hafta içi her akşam sekizden gece yarısına!
Every weeknight, eight till midnight.
Hafta içi her akşam sekizden gece yarısına kadar.
It's a quiet street, weeknight.
- Tenha bir sokak.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]