Weld translate Turkish
215 parallel translation
Well, if you think that would do, but wouldn't it be better to weld it on?
Öyle olur diyorsan... ama kaynak yapmak daha iyi olmaz mıydı?
Isn't that the right word, dear? Weld it on?
Doğru tabir bu değil mi, kaynak yapmak?
Well, isn't "weld" the right word, dear? You know what I mean, - even if it isn't, don't you?
Ama "kaynak yapmak" doğru tabir değil mi öyle olmasa bile ne demek istediğimi biliyorsun.
We'll weld shut the flooded compartments, pump out the water up to the aft peak.
Su altında kalan bölmelerin girişlerini kapatırız çarpışma bölgesindeki suyu arkaya pompalarız.
- No, you see I only play with Collier Weld.
- Hayır, sadece Collier Weld'le oynarım ben.
You have kindled a flame that will weld them together against us.
Onlari bize karsi kenetleyecek bir atesi körükledin.
Should we underwater weld to jury patch the hull before pumping her out... or should we raise her first and then work on the hull?
Suyu dışarı pompalamadan önce deniz altında geçici olarak yamalayalım mı yoksa gövdeyi onarmak için su üstüne çıkaralım mı?
He uses a blowtorch on people? What does he do - weld'em?
Adam, sürekli lehim mi yapıyor?
I take pieces of metal and throw them up and weld them together the way they fall.
Metal parçalarını alırım ve ortaya atarım sonra da yere düştükleri haliyle birleştirip kaynak yaparım.
Weld iron. Make ploughs.
Demir döğülen, tarla sürülen topraklara.
I can't weld that!
Bunu kaynatamam!
Now weld it into place.
Şimdi yerine kaynakla.
You think if I brought my Mopar by the shop on Monday... you could spot-weld the bumper bracket?
Pazartesi günü Mopar'ımı dükkânın önüne çeksem... çamurluğuma kaynak yapabilir misin?
Every weld is radiographed.
Her kaynak röntgene girer.
is it possible to weld two pieces of metal together here in the cell?
Hücrede iki parça metali kaynak yapmak mümkün mü?
Then we'll patch it and weld the whole thing.
Sonra da yerleştirip kaynak yapacağız.
Meanwhile, you can weld your patch and then evacuate the civilians.
Bu esnada, sen de yamayı halledip sivilleri kurtarabilirsin.
Now weld the son-of-a-bitch...
Şimdi şu o / rospu çocuğunu kaynaklayıp...
And after the weld is made, they take a slice out of it... and they make a cross section.
Kaynak yapıldıktan sonra ise, ince bir plaka kesilir ve bir kesit alanı oluşturulur.
Then I inspect the negative for any imperfections in the weld... and if it's OK, we pass on that lot... and they get shipped out.
Sonra ben de kaynakta hata var mı diye negatifi incelerim bir şey yoksa o parti malı onaylarız ve malzemeler kargoya verilir.
They could be defects in the weld.
Kaynaktaki hatalar da olabilir.
I've already checked the weld.
Kaynağı zaten kontrol ettim.
They take a weld and cross section it.
Kaynağı alıp, bir kesit çıkarıyorlar.
Cut and weld, both oxy and arc.
Hem oksijen hem elektrik kaynağıyla kesme ve kaynak yapabilirim.
Me? I'm kind of interested to see if that weld of mine is going to hold up. Come on.
Yaptığım kaynağın dayanıp dayanmayacağını görmek istiyorum.
We could weld it shut.
Kapıyı kapatabiliriz.
So we repair the barricades at these two intersections, and weld plate steel over these ducts here, here and here.
Doğru. Şu iki bölümdeki barikatları tamir edelim. Havalandırma borularını, şu noktalarda çelik levhalarla kaynak yapıp kapatalım.
We build a cannon, and at the end weld a stopper made from a subcritical mass.
Bir gülle yaparız, sonuna, asgari miktarda, bloke etmeye yarayan ekleme yaparız.
But as soon as you say "I do," they put on 40 pounds and the only hike you'll see is them hiking up their pants before they weld their butts to the sofa for the rest of their worthless lives.
Ama siz "ediyorum" der demez yirmi kilo alırlar ve gördüğünüz göreceğiniz tek hareket karılarınızın değersiz hayatlarının kalanı boyunca kanepeye yapışmadan önce pantolonlarına girmek için sarf edeceği çaba olur.
I like to shape it, buff it, weld it.
Şekil verip parlatmayı seviyorum.
You can't weld with such a little flame.
Bu kadar alevle kaynak yapamazsın.
Weld it over the bowplane.
Pruvaya kaynakla.
Where's Dr Weld?
Dr. Weld nerede?
Dr Weld?
Dr. Weld?
Dr Weld hasn't regained consciousness.
Dr. Weld'in bilinci hala yerine gelmedi.
Dr Weld has regained consciousness.
Dr. Weld kendine geldi.
We really should weld these bumpers on but that takes time, equipment, money.
Aslında bu tamponlara kaynak yaptırmamız gerekiyor ancak bu zaman, malzeme ve para gerektirir.
- Do we have time for a weld?
- Kaynak yapacak zaman var mı?
loan weld better than her an'all.
O kadından daha iyi kaynak yapabilirim.
Do you know how to weld?
Kaynak yapmayı biliyor musun?
Hey, Weld...
Hey, Weld...
I guess they're sensing where we are and they rush in steel plating and weld it to the other side.
Sanırım nerede olduğumuzu hissedip diğer taraftan anında kaynak yapıyorlar.
We'll weld shut all the air doors, block all the transport tubes.
Tüm kapıları kapatacağız, tüpleri devre dışı bırakacağız.
Listen to this. "Weld the washer to the base of the rocket body... creating a combustion chamber and nozzle."
Şunu bi dinle. " Roketin baş kısmını oluşturmak için roketin tabanına kadar kaynak yapın
- We don't know how to weld.
- Kaynak yapmayı bilmiyoruz!
- Weld.
- Kaynak.
Yeah, well, he used a washer for the weld.
Yeah, well, kaynak için washer kullandı.
I'm just sorry I won't be able to weld any more rockets for you.
Senin için daha fazla roket kaynaklayamayacağım için üzgünüm
Mr. Weld.
Bay Weld.
Weld the key to the network and...
Anahtarları Ağ'a kaynaştırırsak...
The weld.
- Kaynak arkada.