English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ W ] / Whacko

Whacko translate Turkish

80 parallel translation
Oh, whacko the diddle-oh.
Yihu, yaşasın!
If that's what being crazy is, then I'm senseless, out of it, gone down the road, whacko.
Eğer delilik buysa o zaman ben kafayı yemişim, zıvanadan çıkmışım, tırlatmışım.
I think you're whacko.
Bence sen aklını kaçırmışsın.
Some guy went whacko.
Adam kafayı yemiş.
And ah, don't you think that's just a little bit... whacko?
Sen bunun birazcık şey olduğunu düşünmüyor musun, saçmalık?
You're a real fucking whacko, you know that, pal?
Biliyor musun ahbap, sen gerçek bir manyaksın.
If she dropped a spoon, whacko!
Kaşığını düşürse pat!
If she tore her stocking, whacko!
Çorabını yırtsa pat!
They used to call her Whacko in high school.
Ona lisede pat pat derlermiş.
You touch one thing in here, that German cane'll come flying down and whacko you'll be back in kindergarten.
Buradaki bir şeye dokunursan o Alman sopası uçarak gelir ve pat... kendini anaokulunda bulursun.
Whacko! I got that big German hand across the head.
O kocaman Alman elini kafama yedim.
But money is not gonna turn me into some sycophantic, ass-licking whacko.
Ama para beni ikiyüzlü, kıç yalayıcı bir çatlağa dönüştüremez.
You whacko
Seni yalancı,
The man's whacko!
Adam üşütük!
I'm just plain whacko nuts about him.
Ben sadece onun için deli olan öylesine bir çılgınım.
Sometimes I feel like something's chasing me, like there's some whacko on a roof somewhere who could snuff me out at any moment.
Bazen bir şeylerin beni kovaladığını hissediyorum. Çatıda bir deli varmış da beni her an öldürebilecekmiş gibi.
Henry, you are a whacko.
Henry, sen bir delisin.
But you are such a cute whacko.
Ama şirin bir deli.
And found out I'm a whacko.
Ve benim bir çatlak olduğumu öğrendin.
The whacko on line one or the psychotic on line two?
Birinci hattaki çatlağa mı, ikinci hattaki psikopata mı?
Dylan was all very impressive, and, for the most part we were buying this restore the Commonwealth game, but, for all we knew, he coulda been some whacko trying to take us on some insane quest.
Dylan, bütünüyle çok etkileyiciydi, ve... Biz çoğunlukla, Cumhuriyetin iade ettiklerini satın alıyorduk ama... Biz bildik Couldanın bazı deli macaralarında bizi almak için bunun bir deneme olduğunu
Some whacko fuck wasted Picasso last night.
Bazı kahrolasıcalar dün gece Picasso'yu harcadılar.
Some whacko theories, by the way.
Bazı etkileyici teoriler vardı bu arada.
Two days ago an arresting gear operator went whacko on liberty in Rhoda.
İki gün önce bir Uçak Durdurma Subayı Rhoda'daki Liberty'de çıldırmış.
I mean, like you said, he was a whacko.
Dediğin gibi, adam manyak.
You're buying a book for Grandma... and a whacko comes in waving a gun and shoots people.
Büyükannen için kitap alıyorsun ve kaçığın teki silahını sallayıp insanları vuruyor.
Don't you try to analyze me with your disheveled, bohemian, "my socks don't match, therefore I have insight to all things" whacko mindset.
Sakın darmadağınık, kural tanımayan, "çoraplarım birbirine uymuyor, bu yüzden herşeyi anlama kabiliyetine sahibim"... tavırlarınla beni analiz etmeye çalışma.
Whacko.
Deli.
For Simon, "Whacko" or "Nut-job" meant "I like you?"
Simon için, "deli" "seni seviyorum" demekti.
But his friend Marco was whacko?
Ama arkadaşı Marco deliydi.
I think Barb is still trying to deal with Lisa's death, and it's driving her a little whacko is all.
Bence Barb, halen Lisa'nın ölümünü kabullenmeye çalışıyor. Ve bu onu biraz delirtiyor. Hepsi bu.
Let me tell you something, between you and your whacko wife, I'm an oasis of normality around here.
Ben seninle zırdeli karın arasında kalmış bir noımallik vahasıyım.
That ain't your machine, you crazy old whacko.
O senin makinen değildi yaşlı bunak.
You crazy freakin'whacko.
- Seni çılgın bunak.
Whacko!
- Bunak!
Whacko!
Şeytan!
Are you completely whacko?
Gerçekten zevk mi alıyorsun?
Some whacko calls you up telling tales about a man buried in this stadium, you drag us out here the middle of the night.
Delinin teki sizi arayıp bu stadyuma bir ceset gömdükleriyle ilgili bir hikaye anlattı ve siz de gecenin bir vakti bu yüzden bizi buraya sürüklediniz.
The annual whacko-fest held every june down in coney island.Kicks off the summer.
Her yılın Haziran ayında, Coney Island'da düzenlenen çılgın bir parti.
- He's whacko! He's up to anything.
Birden açma, vur.
Every whacko in the country is going to be after those bums now, wouldn't you say?
Ülkede ne kadar kaçık varsa, şimdi hepsi bu heriflerin peşine düşecek. Haksız mıyım?
But Sylvie has to go and drag me to see the whacko doctor.
Ama Sylvie beni o kaçık doktoruna kadar sürükledi.
I'm doing it for Stan, the guy that called me a whacko.
Bunu Stan için yapıyorum. Bana kaçık diyen kişi için.
They called Pezzulo "Whacko," not so much for his wacky personality as for his love for whacking guys.
Pezzulo'ya "Çılgın" derlerdi,... çılgın kişiliğinden dolayı değil, milleti çılgınca pataklamayı sevdiği için.
Your teacher is whacko.
Öğretmenin fıttırmış.
I go whacko in seconds.
Birazdan çıldıracağım.
Oh, he's whacko.
Buck mı? Deli o be.
Look, Mr. Steinke, if some whacko has been using my name to send dirty pictures with a computer- - - Shut the fuck up!
Bakın Bay Steinke, sapığın teki benim adımı kullanıp açık seçik fotoğraflar gönderiyorsa...
I don't know if my mother would approve of me making time with a lady who wants to gut people like pigs. That chick's a whacko.
Annemin, insanları domuz gibi deşmek isteyen bir hanımla arkadaşlık etmemi hoş karşılayacağından emin değilim.
You're just a whacko.
Çıldırmış bir adamsın sadece.
- So these days I just spend my time... protecting that fairy loving whacko from killing herself.
- Ben de zamanımı bu... peri sever manyağın, kendini öldürmesine engel olmakla geçiriyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]