What are they talking about translate Turkish
222 parallel translation
What are they talking about?
Ne hakkında konuşuyorlar dersin?
What are they talking about?
- Ne demiş bunlar böyle?
What are they talking about?
Nelerden konuşuyorlar?
- What are they talking about?
- Bunlar ne saçmalıyor böyle?
What are they talking about?
Bunlar neden bahsediyorlar?
What are they talking about?
Ne konuşuyor bunlar?
What are they talking about?
Neden bahsediyorlar? "
- What are they talking about? - I don't know. Perhaps they're thinking of some way to get your watch?
İsteği olan var mı?
What are they talking about?
Neden bahsediyorlar?
Now what are they talking about?
Ne şimdi... Ne hakkında konuşuyorlar?
But what are they talking about?
Ama onlar neden bahsediyorlar?
- Cripes. - What are they talking about?
- 1970'lerin komedi dizisinde Shirley Jones'un üvey oğlu tarafından canlandırılmış karakterdir.
[frank chuckling] mom, what are they talking about?
Anne ne diyor bunlar?
What are they talking about?
Hangi konuda konuşuyor bunlar?
- What are they talking about?
- Ne hakkında konuşuyorlar?
What are they talking about?
Neden diyor bu herifler?
- What are they talking about?
- Neden açıklama yapmıyorlar?
What are they talking about?
- Anahtarları üzerinde bırak.
What are they talking about?
Ne hakkında konuşuyorlar?
What are they talking about, Porsche?
Porsche, bunlar neden söz ediyor.
What are they talking about?
- Ne konuşuyorlar acaba?
What are they talking about?
Bunlar neden bahsediyor?
What are they talking about?
- Acaba ne hakkında konuşuyorlar? - Hiçbir fikrim yok.
- What are they talking about?
- Ne konuşuyorlar?
What are they talking about?
Neden söz ediyorlar?
What are they talking about?
Ne konuşuyorlar?
General, what are they talking about?
General, onlar neden bahsediyorlar?
- What are they talking about?
- Bunlar neyden söz ediyorlar?
Chris, what are they talking about?
Neden bahsediyorlar?
- What are they talking about?
Ne konuşuyorlar?
What in the world are they talking about?
Bunlar ne konuşuyorlar böyle?
They don't all need to know what we are talking about.
Ne konuştuğumuzu bilmeseler de olur.
- What are they talking about?
Daha sönmedi.
I wonder what they are talking about
Konuştuklarından hiçbir şey anlamıyorum. Bunu baban başlattı.
But, honest. What are you supposed to say when they keep talking about your looks?
Ama görünüşünle ilgili konuşup durduklarında ne demen lazım?
What are you talking about? They're dead.
Sen neden bahsediyorsun?
You know, I'm not too good about talking about my feelings, but I guess you can figure out what they are about you and what you did.
Hislerimi anlatmakta pek iyi değilimdir ama sanırım sen, sana ve yaptıklarına karşı hissettiklerimi anlayabilirsin.
What do you think they are talking about, father?
Neden bahsettikleri hakkında bir fikrin var mı, Peder?
What the hell are they talking about in there?
Onlar orada ne haltdan bahsediyorsun?
What the hell are they talking about, Ben?
Bunlar neden bahsediyor, Ben?
Who's Rourke, what system are they talking about, and what tests?
Rourke kim, hangi sistem hakkında konuşuyorlar ve ne testleri?
What are they talking about?
- İnsanlar konuşuyor.
They've made their careers on my case. - I'm talking about lawyers, prosecutors, judges... who have moved up the ladder on my black back. - What are you talking about, Rubin?
Benim davam sayesinde kariyer yaptılar!
They think they can do better, but they all... What are you talking about?
Hep daha iyisini yapacaklarını sanırlar ama hepsi ama hepsi sürünerek Estelle'e döner.
What are you talking about? They don't go, we win.
Neden bahsediyorsun?
I'm sorry to be like this... but... you are... the first, you are the only person... I've met who knows what they're talking about.
Böyle davrandığım için üzgünüm ama sen karşıma çıkan ve neden söz ettiğini bilen ilk, hatta tek kişisin.
What the hell are they talking about?
Ne konuşuyorlar?
What do you think they are talking about?
- Ne hakkında konuşuyor olabilirler?
What war are they talking about?
Ne savaşından bahsediyor bunlar?
Tell me they are not talking about what I think they're talking about.
- Sen ne düşünüyorsun?
What are you talking about? They told me he wasn't feeling well.
Bana kendini iyi hissetmediğini söylemişti.