English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ W ] / What exactly are you doing

What exactly are you doing translate Turkish

202 parallel translation
Now, tell me, what exactly are you doing?
Ne yaptığınızı anlatır mısınız?
What exactly are you doing?
Sizler tam olarak ne yapıyorsunuz?
What exactly are you doing out there?
Tam olarak ne yapıyorsun orada?
- What exactly are you doing there?
- Sen ne yapıyorsun öyle?
- What exactly are you doing?
- Tam olarak ne yapıyorsun?
What exactly are you doing here?
Burada tam olarak ne işin var senin?
What exactly are you doing in Brussels?
Brüksel'de tam olarak ne yapıyordunuz?
What exactly are you doing here Benny?
Burada ne işin var B.?
Now, apart from buggering up my video drinking my 12-year-old malt, what exactly are you doing here?
Videomu karıştırmak... ve 12 yıllık viskimi içmek dışında ne arıyorsun burada?
What exactly are you doing up here?
Burada tam olarak ne yapıyorsun?
Oh, Protector, what exactly are you doing?
Oh, Koruyucu, tam olarak ne yapıyorsunuz?
Harry what exactly are you doing with your reserve chute?
Yedek paraşütünle ne yapacaksın?
What exactly are you doing here?
Tam olarak burda napıyorsun?
Okay, so what exactly are you doing now?
Tamam, şimdi tam olarak ne yapıyorsunuz?
What exactly are you doing? In 45 days they kill her
45 günde onları öldürüyorlar.
What exactly are you doing with my husband?
Kocamla ne yaptığını söyler misin?
What exactly are you doing here?
Burada ne yapıyorsunuz?
What exactly are you doing?
Siz tam olarak ne yapıyorsunuz?
So, what exactly are you doing?
Yaptığın nedir?
I'm sorry, what exactly are you doing here?
Üzgünüm, tam olarak ne yapıyorsun burada?
What exactly are you doing to find him?
Onu bulmak için tam olarak ne yapıyorsunuz?
So what exactly are you doing here?
Burada tam olarak ne yapıyorsunuz?
What exactly are you doing?
Tam olarak ne yapıyorsun?
What exactly are you doing to curb this crime spree, Mr Hunt?
Bu suç çılgınlığını durdurmak için ne yapıyorsunuz, Bay Hunt?
What exactly are you doing?
Tam olarak ne yapıyorsunuz?
Just exactly what do you think you are doing?
Sen ne yaptığını sanıyorsun?
What are you doing here exactly?
Burada tam olarak ne yapıyorsunuz?
I will appear in that courtroom tomorrow morning and tell the whole world exactly what you are doing.
Eğer Benton'a olan suçlamaların hepsini hemen düşürmezsen yarın sabah o mahkeme salonunda ortaya çıkarım ve tüm dünyaya neler yaptığını tek tek anlatırım.
You are doing exactly what you blame Emmanuelle for.
Emmanuelle'i suçladığınız şeyin aynısını yapıyorsunuz.
I'm afraid that's exactly what you are doing.
Korkarım yaptığınız tam olarak bu.
Just exactly what are you doing here?
Tam olarak ne yapıyorsun burada?
Each are separate from each other in that the criminal body although it's a criminal, doesn't know exactly what it's doing will commit the crime, unwittingly, if you will.
İkisi birbirinden farklıdır. Suç bedeni ne yaptığını bilmese de suç işler. Farkında olmadan da denebilir.
Tell me exactly where you are, what you're doing.
Tam olarak nerede olduğunu ve ne yaptığını söyle.
Not exactly. What are you doing working in a cardboard box factory, then?
- Fabrikada ne yapıyorsun öyleyse?
Exactly what are you guys doing out here with all this construction equipment?
Tüm bu inşaat ekipmanıyla ne yapıyordunuz burada?
What exactly are you doing?
Ne yapıyorsunuz? - Aynı sizin yaptığınız gibi efendim.
We'd like to find out exactly what these things are doing to you.
Bu cihazların size ne gibi etkiler yaptığını anlamak istiyoruz.
So, what are you doing here, exactly?
Burada tam olarak ne yapıyorsunuz?
- What are you doing exactly?
Tam olarak ne yapıyorsun?
Exactly what you think you are doing lyers'are Tamil Brahmins and very strict vegetarians
Tam olarak ne yaptığını zannediyorsun? Iyer'ler Tamil Brahman ve çok katı vejetaryendirler.
Well it looks like that's exactly what you are doing.
Şu an yaptığın ne oluyor o zaman?
I gotta tell ya, this was a struggle for us, because the last thing you want to do is broadcast to the world, which includes your enemy, exactly where your troops are, exactly what they're doing, or exactly when they'll be there and what they plan on doing.
Size, bunun bizim için bir mücadele olduğunu söylemek zorundayım,... çünkü yapmak istediğiniz en son şey dünyaya, düşmanlarınızdan bahseden,... yayınlar yapmak,... askerlerinizin tam olarak nerede olduğu, onların tam olarak neler yaptığı,... veya tam olarak ne zaman orada olacakları ve ne yapmayı planladıkları.
What exactly is it that you are doing here?
Burada tam olarak ne yapıyorsunuz?
So the poetry, what exactly are you planning on doing with it?
Eee bu şiir ile, tam olarak ne yapmayı planlıyorsun, yada ne yapacaksın?
So, tell me, what exactly is it you think that we are doing... out there in the Atlantic?
Şimdi, anlatın bakalım, sizce... Atlantik'te biz neler yapıyormuşuz?
What are you doing locked in my office, exactly?
Ofisimde kilitli olarak ne yapıyorsun?
What are you doing, exactly?
Burada tam olarak ne yapyorsunuz?
What exactly are you people doing to help get my daughter back?
Kızımı geri getirmek için tam olarak ne yapıyorsunuz?
So exactly what are you doing here helping out?
Burada tam olarak ne yapıyorsun? Yardım mı ediyorsun?
What exactly are you two doing?
Ne yapıyorsunuz siz öyle?
So what exactly are you and the Guard gonna be doing?
Ulusal Muhafızlar'ın görevi tam olarak ne?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]