What have i done to you translate Turkish
526 parallel translation
What have I done to you?
Ne yaptım ben size?
- What have I done to you?
- Ben sana ne yaptım?
What have I done to you?
Ben sana ne yaptım?
What have I done to you?
Ben sana ne yaptım? Ne için?
What have I done to you that you should ever hate me so?
Bu kadar nefret etmen için, ne yaptım ben sana?
What have I done to you?
Seni ne hâle getirdim?
What have I done to you?
Ben sana ne yaptım ki?
What have I done to you?
Senin için ne yapmalıyım?
- What have I done to you?
- Söyle bana. Senin için ne yapmam gerekiyor?
What have I done to you?
Sana ne yaptım?
Oh, Jonnie, what have I done to you?
Ah Jonnie, sana ne yaptım?
And you, Pierre, what have I done to you?
Peki sen, Pierre... Sana ne yaptım?
What have I done to you, why do you hate me?
Ben size ne yaptım? Benden neden nefret ediyorsunuz?
What have I done to you, Miss Waggoman?
Size ne yaptım ben Bayan Waggoman?
- Tell me, what have I done to you?
- Söyle bana, ne yaptım sana?
What have I done to you?
Ben size ne yaptım?
What have i done to you?
Sana ne yaptık ki?
What have I done to you?
Sana ne yaptım ki ben?
What have I done to you?
Sana ne yaptım ben?
What have I done to you?
Ne yaptım ben?
What have I done to you?
Hep yaptığın şeyi yapma.
Chief Hong, what have I done to you?
Şef Hong, size ne oluyor?
What have I done to you?
Ne yapmamı istiyorsun?
You have done what I particularly asked you not to do.
Senden özellikle yapmamanı istediğim şeyi yaptın.
I told you to be careful with your arrests, and what have you done?
Tutuklamalar konusunda dikkatli olun demiştim, peki siz ne yaptınız?
That is why I came to you as soon as I thought of it... to tell you what I have done.
İşte bu yüzden, bunu düşünür düşünmez... ne yaptığımı sana anlatmaya geldim.
What I want to explain to you is... all these things that you think you have done lately, or that have been done to you... are merely the fancied guilt of your past life projected on the present.
Size açıklamak istediğim şu son zamanlarda yaptığınızı düşündüğünüz bütün bunlar ya da size yapılanlar sadece geçmişteki hayatınızın suçluluğunun şimdi bir hayal mahsulü olarak yansıması.
I did not agree to what you have done today.
- Bugün yaptıklarına katılmıyorum.
- Have you done what I told you to do?
Söylediğimi yaptınız mı, Efendi Phillipe?
What have I done to deserve you?
sana layık olmak için ne yaptım ben?
You mind telling me what it is I'm supposed to have done?
Sakıncası yoksa bana ne yapmam gerektiğini söyler misin?
I'd like to have seen what you'd have done, if you call yourselves men!
Kendinize adam diyorsanız, ne yapardınız görmek isterdim.
I am going to tell the world what you have done to me.
Bana ne yaptığını cümle aleme söyleyeceğim.
First of all, I want to thank you... for what you have done for our anti-communist underground.
Her şeyden önce, size teşekkür etmek istiyorum antikomünist örgütümüze yardım ettiğiniz için.
What you have done should be and I think will be an example to all our countrymen, soldier and civilian alike.
Yaptıklarınız vatandaşlarımıza askerimize ve sivillere örnek olmalıdır ve olacaktır.
What have I ever done to you?
Ben sana ne yaptım ki?
When I think of what those little people might have done to you!
O küçük insanlar sana neler yapabilirdi kim bilir!
What have I done to give you that idea?
Bu düşünceye nerden kapıldın?
When their lordships hear what I have to say, you're done.
Amiraller diyeceklerimi duyunca sizin de işiniz bitecek.
I don't have to know what you've done.
Ne suç işlediğinizi bilmeme gerek yok.
What could I have done to offend you so?
Sizi bu kadar kızdıracak ne yaptım?
What have I ever done to you?
Sana ne yaptım ben?
What have I done to merit that compliment from you?
Bu iltifatı hak edecek ne yaptım?
Tell me. What terrible thing have I done to you that makes you want to nail me to this absurd life we have together?
Söyle bana, sana yaptığım hangi kötülük beni birlikte yaşadığımız bu saçma sapan hayata çivilemene neden oluyor?
Don't do as you always do, don't touch me, leave me leave me... - What have I done to you?
- Ne yaptım ben?
What have I ever done to you?
Sana ne yapmış olabilirim ki?
I want you to realize, what have you done to our poor baby.
Zavallı Maria Rosa'mıza ne yaptığını görmesini istiyorum.
What have I ever done to make you treat me so disrespectfully?
Bana bu kadar saygısızca davranmana sebep olacak ne yaptım?
I'd think after what you have done to me you'd come crawling for forgiveness.
Yaptığın bunca şeyden sonra, sürünerek gelip af dileyeceğini sanıyordum.
You seem to appreciate what I have done for San Martin.
San Martin için yaptıklarımı takdir ediyor gibisin.
You tell me what I'm supposed to have done and I'II tell you whether I did it.
Şüphelendiğiniz şeyi söyleyin, ben de yapıp yapmadığımı söyleyeyim.