What have you come as translate Turkish
48 parallel translation
What have you come as?
Neden geldin?
- What have you come as?
- Ne olarak geldin?
No, seriously, Sid, what have you come as?
Cidden Sid, senin kostümün nedir böyle?
"Well, what have you come as?"
"Siz kimin kılığına girdiniz?"
- What have you come as?
- Bu da nesi?
What have you come as?
Ne istiyorsun?
What have you come as?
Sen ne olarak geldin?
- What have you come as?
Bu ne hâl böyle?
What have you come as?
- Siz niye geldiniz?
- Fuck me. What have you come as?
- Sikeyim, ne kılığına girdin sen?
What have you come as?
- Sen ne olarak geldin?
What have you come as?
Ne kılığına girdin sen?
What have you come as, Blobby Williams?
Sen kim olarak geldin? Blobby Williams mi?
If you Germans didn't devote yourself so exclusively to fighting, you could come as civilians and enjoy what we have to offer.
Siz Almanlar kendinizi savaşmaya bu kadar kaptırmasaydınız, buraya sivil olarak gelip sunduklarımızın tadını çıkarırdınız.
I tell you what, as soon as you have lost this war, come back and I'll give you a gala dinner.
Bakın ne diyeceğim, bu savaşı kaybeder kaybetmez geri gelin, sizin için bir ziyafet düzenleyeyim.
What did you say? I said he could come as one of the Borgias. Then he wouldn't have to explain his cousin.
Borgia olarak gelebileceğini söyledim, böylece kuzenini açıklaması gerekmez.
I mean, uh, people will come and they will go, and so will problems but ultimately, if you have got love on your side, and it is just.... I mean, it is just deep down in your soul what's a problem gonna be that takes your attention away from that?
Yani, biri gelir biri gider, sorunların olur ama nihayetinde aşıksan, ki bu da ruhunun derinliklerinin içinde gizlidir.
Now the two of you have to just come out and say what's really bothering you underneath and get it out in the open and deal with it.
Şimdi ikiniz de sizi asıl rahatsız eden şeyi açığa çıkarmalısınız.
Your faith is a huge part of what I love about you... but you have to have some patience for the fact... that it doesn't come as easily for most people as it does for you.
Senin en sevdiğim özelliklerinden biri "inançlı" olman fakat biraz sabır gösterirsen bazı insanlara sende olduğu gibi kolay gelmiyor...
We are here on day three of what has come to be known... as the'Lee Holloway Hunger Strike.'You may have heard... that there are those in the community who wonder... if Ms. Holloway is even willing to starve herself to death.
Bilindiği gibi "Lee Holloway'in Açlık Grevinin" 3. günündeyiz. Duymuş olmalısınız toplumda Bayan Holloway'in açlıktan ölmek isteyip, istemediğini merak edenler var.
And what the fuck have you come as, you big streak of piss?
- Neden bahsediyorsun geri zekalı?
I'm in love... you are in love... so what have things come to be?
ben aşığım sende öyle ne olacak durum?
"l'm in love, you are in love..." so what have things come to be?
ben aşık, sen aşık o halde, neden böyle oluyor
"l'm in love, you are in love..." so what have things come to be?
ben aşık.sen aşık o zaman, neden bu keder?
Why don't you go inside, say what you have to say... come out, and we'll get you to New York as quickly as possible.
Neden içeri girip, söylemeniz gerekenleri söylemiyorsunuz... sonra gelin ve beraber New York'a dönelim.
You'll have access to whatever equipment you require... as long as you tell me where the platelets come from and what you're using them for.
Hangi alete isterseniz ona erişiminiz olacak bana kan hücrelerinin nereden geldiğini ve ne işe yaradığını söylerseniz tabii.
What may, however, come as news to you is we have reason to believe that someone within our own agency is in collusion with this organization... someone with alpha black clearance.
Her nasılsa, gelen haberlerden ajansımızdaki Alfa Siyah yetkili birinin bu organizasyonla gizli bir anlaşması olduğuna inanacak sebepler bulduk.
soon as we get back, we'll tell our medical people to come see what you have to offer.
geri döner dönmez hekimlerimize gelip ne önereceğine bakmalarını söyleyeceğiz.
What you have experienced so far, is as nothing compared to what is to come.
Şimdiye kadar yaşadıklarınız, olacaklarla karşılaştırılamaz bile.
Now, I don't know what any of you are gonna end up doing in your lives, but I can guarantee you that there will come a day where you have a decision to make, and it won't be as easy as deciding between a heart valve and a gas chamber.
Bugün sizlerin hayatının nasıl süreceğini söyleyemem ancak emin olun ki bir gün gelecek ve bir tercih yapmanız gerekecek, işte o zaman bir yapay kalp kapakçığı ile gaz odası arasında tercih yapmak kolay olmayacak.
- Fuck'em if they can't take a joke. - You parade as sperm on Saturday night and come Monday morning I have to go into the city attorney and talk about what's going on at the jail or with the police, and all they want to talk about is how you used the mayor as a Mardi Gras gag.
- Cumartesi akşamı sperm olarak yürüyüş yaparsan pazartesi sabahı olunca savcılığa gidip hapishanede, emniyette olan bir şeyi konuşmak istediğimde onların konuşmak isteyeceği tek şey senin belediye başkanını Mardi Gras esprisine nasıl malzeme yaptığın olacak.
Come on, when you've created as many aliases as I have, You know what to look for.
Hadi ama, bir sürü sahte kimlik oluşturduğunda neyin sahte olduğunu anlarsın.
You know, I was gonna come here and give you a big sentimental speech about how lucky you are to have Patrice as your son, what a great kid he is, and I was gonna tell you about a woman who I operated on yesterday
Buraya gelip sana o kadar duygusal konuşma yapıp, oğlun Patrice'e sahip olmakla ne kadar şanslı olduğunu söylüyorum. O harika bir çocuk. Ayrıca sana dün ameliyat ettiğim kadından bahsettim.
Look, I know that I can come off as controlling, but I honestly was just trying to help, and I have great respect for your lawn and especially for what you and your brethren did on that cold Korean peninsula
Bak, kontrolden çıktığımı biliyorum. Ama dürüst olmak gerekirse yardım etmeye çalışıyordum.
What have you done - Come as fast as you can.
- Gelebildiğin kadar hızlı buraya gel.
Depending on what happens with the LHC, you know, these are 15 years I could come to see as the best possible thing I could've been doing with this time, or it could just be that the entire 15 years might as well have not happened, had no impact, and then that's just 15 years that are gone.
BHÇ'de olanlara bağlı olarak 15 sene, bu süreyi harcayabileceğim muhtemelen en iyi şeyi görmek için geldim ya da bu 15 senede, hiçbir şey gerçekleşmemiş dahi olabilirdi, bir etkisi olmayabilirdi, ve sonra, 15 sene boşa gitmiş olurdu.
I'm afraid what I have to tell you... ( Sighs ).. is going to come as unwelcome news.
söylemek zorunda olduğum iyi bir haber olmayacak.
Honey, you come up here every weekend, sometimes even during the week, and as far as I can tell, there's no boy involved, so I really have no clue what you're up to.
Tatlım, her hafta sonu buraya geliyorsun. Bazen hafta içi bile geliyorsun. Bildiğim kadarıyla da hayatında bir erkek falan da yok.
I just wanted to welcome everyone to Ed's memorial slash wake, also known as a Shiva, and also to thank all of you who have come, just for commenting on what we've done to the house.
Ed'in Şiva olarak bilenen anma törenine gelen herkese hoş geldiniz demek istiyorum gelen herkese teşekkür etmek istiyorum evde yapmayı bitirdiğimizi yorumlamak için.
You used to come to me as a boy... Say,'What nice boobs you have,'then grab a handful and go.
Küçükken gelirdin de "Hatçe Teyze ne güzel memelerin var." diye avuçlar avuçlar giderdin.
I mean, you can come and go as you please, I suppose, and maybe see what's up with the U.P.S. girl who's always asking if you work out, or - - it's great because we have the rare opportunity
Yani istediği saatte evden çıkıp eve gelebilir. Sürekli spor yapıp yapmadığını soran UPS kızlarından iş çıkar mı görür belki... Harika olmasının sebebi, yeni komşularımızı seçebilme imkânımızın olması.
I have done what you asked and now I may come and go as I please.
Benden istediğini yaptım ve şimdi de arzu ettiğim gibi gidip gelebilirim.
You say something about my baby, something you have no way of knowing and then you come over here tonight and tell what's been terrorizing me, is more complicated then some run of the mill ghost.
Ve sonra bebeğim hakkında kimsenin bilmesi imkansız şeyler söylüyorsun. Tüm bunlardan sonra da bu gece buraya gelip korktuğunu anlatıyorsun. Asıl karmaşık olan bu.
We're going to have a drink, and after what you did to Mr. Almy, we're going to come up with a plan to get you gone with as much money as you need to live comfortably.
bişeyler içeceğiz, ve Mr. Almy'ye yaptıklarından sonra, hayatının kalanını rahatca geçirebileceğin bir para ile seni göndermek için bir plan yapacağız.
I don't know what you two have been talking about, but if you even think about admitting anything he said as evidence, I will come after your badge.
İkiniz ne hakkında konuşuyordunuz bilmiyorum ama söylediği herhangi bir şeyi kanıt olarak kabul etmeyi düşünüyorsanız rozetinizin peşine düşerim.
- Even if this works long enough for you to find out what happened to Piper, you're still gonna have to come down off of NZT, and without the booster...
- Evet. ... anlayacak kadar uzun süre işine yarasa bile NZT'yi azaltman gerekecek ve bağışıklık aşısı olmadan...
Like, I could have paid someone to come in and do and say what you said as a performance art piece.
Yani birine parayla sergime gelip bir performans sanati olarak senin yaptiklarini yaptirabilirdim.