What have you got for us translate Turkish
38 parallel translation
So what have you got for us now?
Bize bu defa ne hazırladın?
What have you got for us?
Bizim için nelerin var?
What have you got for us?
Bizim için neyin var?
- Homer, what have you got for us?
- Homer, sen bizim için ne hazırladın?
- What have you got for us, Constable?
- Bizim için neyin var, Güvenlik Şefi?
- What have you got for us, Dr. Jackson?
- Bizim için neyiniz var, Dr Jackson?
What have you got for us, Doctor?
Bizim için neler buldun, Doktor?
What have you got for us, Hap?
Bize ne getirdin?
What have you got for us?
Bize neler anlatacaksın?
What have you got for us, Sinead?
Bize ne getirdin Sinead?
What have you got for us?
Neler hazırladın?
What have you got for us, Boris?
Bizim için neyin var, Boris?
What have you got for us this time?
Bu sefer bizim için neyiniz var?
What have you got for us?
Neler buldun?
So, what have you got for us?
Pekala. Bizim için elinde ne var?
What have you got for us?
Bize neler getirdin?
What have you got for us today, Ms. Lockhart?
Bizim için bugün ne getirdiniz Bayan Lockhart?
What have you got for us, Scooby?
- Ne buldun, Scooby?
What have you got for us, kid?
Neden bize yardım ediyorsun, evlat?
What have you got for us?
Elinde ne var?
What have you got for us?
Ne yapacaksın bizim için?
What have you got for us?
Bize neler verebilirsin?
Okay. What have you got for us?
Tamam, bize maharetlerini göster bakalım.
What have you got for us?
Ne taşıyorsun?
What have you got for us?
Elinizde neler var bakalım?
What have you got for us?
Bizim için ne getirdin?
Ryo, what have you got for us?
Ryo, bizim için neyin var?
Beautiful Pema, what have you got for us?
Güzel Pema, bize ne getirdin?
Garcia, what have you got for us?
Ne buldun Garcia?
Patterson, what have you got for us?
Patterson, Bizim için neyin var?
- Homer, what have you got for us? - * * [Continues]
Şey, bence hızlı bir yürüyüşe çıkabiliriz.
Madeline, Louise, what have you got for us?
Madeline, Louise.
Have you got a reason for sitting in a crate or are you like us, itching for a clue to what the hell's going on?
Bir sandığın içinde oturmak için bir sebebin ya da burada neler döndüğüne dair bir bilgin var mı?
What have you got... for us to do?
Bizim için yapacak neyin var?
What do have you got for us?
Bizim için neyin var?