English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ W ] / When i was a teenager

When i was a teenager translate Turkish

156 parallel translation
You don't know how to drive? I always meant to learn, but when I was a teenager, I was too busy having fun.
- Hep öğrenmek istemişimdir ama ergenliğimde eğlenmekle meşguldüm.
One little tiny song that turned my knees to butter when I was a teenager and still does.
Ergenlik dönemimde dizlerimin bağını çözen küçücük bir şarkı. Hâlâ da çözer.
When I was a teenager, but not when I'm grown up because a real man wouldn't have a job like that.
Gençken tabii ki, yetişkin gerçek bir erkeğin öyle bir işi olamaz.
I was a handsome, good-looking chap when I was a teenager.
Gençliğimde iyi görünüşlü, yakışıklı adamın tekiydim.
Even when I was a teenager, he forced me to use my drawing talent... to go out and draw pictures of houses... and then ask the people if they wanted to buy the pictures.
Daha bir ergenken, çizim yeteneğimi kullanmamı ev resimleri çizmemi sonra da insanlara onları satmamı istedi.
My mum died when I was a teenager.
- Annemse ben küçükken öldü
When I was a teenager I used to kind of fiddle with my sister's dolls Barbie and Midge.
Ergenlik çağındayken kız kardeşimin bebekleriyle oynardım. Barbie ve Midge.
- He died when I was a teenager.
- Babam öldüğünde çocuktum.
You know, when I was a teenager... you couldn't get me out of my shell for nothin'.
bilirsin, ben gençken... beni kabuğumdan boşyere çıkartamazdın.
When I was a teenager, my parents tried to keep me locked up.
Ailem beni de gençken odama kilitlemeye kalktı.
I tried to kill myself when I was a teenager.
Gençken ben de kendimi öldürmeyi denemiştim.
- When I was a teenager in Nairobi, I was the best fast bowler in our school.
Gençliğimde Nairobi'deyken okulun en iyi bowling oyuncusuydum.
I had to rub that ass naked when I was a teenager.
Gençken o koca popoyu ovmak zorunda kalıyordum.
I mean, I cut on myself a little, tried to get attention when I was a teenager, but I didn't wanna slit my veins open.
Yani daha gençken dikkat çekmek için kendimi kestiğim olmuştu ama damarlarımı kesmeyi asla istemedim.
But I didn't hear much of it when I was a teenager because I was- - I was on the streets.
Bunu genç olduğum zaman daha fazla duymaya başladım çünkü, Ben- - sokaklardaydım..
Hi, my name is Steve and I wanna volunteer at Gay Helpline because I'm from a small town and there was no one for me to call when I was a teenager.
- Merhaba, Adım Steve ve, Gay Yardım Hattı'nda gönüllü olmak istiyorum çünkü küçük bir kasabadanım ve ben gençken orada benim için arayabileceğim birileri yoktu.
I had a scrapbook when I was a teenager, so I would get little... like I'd save every card, every little thing, you know?
Henüz bir ergenken bir yapıştırma kitabım vardı, aldığım her kartı her şeyi biriktirirdim.
He says, "l remember when I was a teenager, " my friend Armando and I spent the summer in New York.
Diyor ki : " Hatırlıyorum, ergenlik çağımda arkadaşım Armando'yla bir yaz New York'ta kaldık.
When I was a teenager, I used to work after school at the same company as your father.
Çocukken okuldan sonra babanızla aynı şirkette çalışırdım.
I got a girl pregnant when I was a teenager... and I thought it would make me feel better about it.
Ergenliğimde bir kızı hamile bıraktım... ve bunu yaparsam kendimi daha iyi hissedeceğimi sandım.
Where were you when I was a teenager, when I needed all this great wisdom?
Ben gençken, bütün bu bilgeliğe ihtiyacım varken neredeydin?
When I was a teenager, I woke up every morning at 5 a, m, , to shave every part of me that stuck out from my clothing,
Çocukken, her sabah 5'te kalkar giysilerimden açıkta kalan her yerimi tıraş ederdim..
When I was a teenager, I was in an iron lung.
Gençken yapay bir akciğerim vardı.
WHEN I WAS A TEENAGER, I DID SOME MESSED-UP STUFF.
Ben de ergenken bazı konularda hatalar yaptım.
I used to be a camp councelor, when I was a teenager.
İlk gençlik yıllarımda Vermont yakınlarındaki ormanlarda kamp rehberiydim.
When I was a teenager, my... my mother worked in a department store refolding merchandise at night after everyone had gone home.
Ben gençken annem bir mağazanın ürüm yerleştirme bölümünde çalışırdı. Geceleri herkes eve gittikten sonra.
When I was a teenager, I used to picture whoever I had a crush on.
Genç kızken, her aşık olduğum adamda onu gördüm.
My dad used to send me to my room when I was a teenager.
Ben genç bir kızken babam beni odama gönderirdi.
I used to do this all the time when I was a teenager.
Gençken bunu daha sık yapardım.
I used it to eavesdrop on my aunts when I was a teenager.
Küçükken teyzelerime kulak misafiri olmak için kullanırdım.
"That's Amore". I was a teenager when it was new.
"That's amore." Bu şarkı yeni çıktığında ben gençtim.
I was a teenager when it was old.
Ben de bu şarkı eskidiğinde gençtim.
Maybe I was an alcoholic when you were a teenager but I had a breakdown when my marriage failed and I lost my money.
Senin genç kızlık döneminde alkoliktim belki ama evliliğim bittiği ve parasız kaldığım için depresyona girmiştim.
When I was 13, 14 and trying to be a normal teenager, I was really a jerk.
13-14 yaşlarındayken normal bir çocuk olmaya çalıştığımda tam bir pislik oluverdim.
I started smokin''cause... when I was a boy, a teenager, I saw this great movie called A Walk in the Sun.
Küçük bir çocukken "A walk in the sun" isimli filmi izlemiştim. - O filmi izledin mi?
Almost one year ago, I was a carefree teenager... memorizing my lines for Hello, Dolly- - I was supposed to play Dolly- - when one day... a day that I will never forget- -
Yaklaşık bir sene önce, kaygısız bir teenager'dım... Hello Dolly'i hatırlayabilmek için... Dolly'i dinlemek zorundaydım...
I remember as a teenager I went to Warsaw when it was still a strict communist regime.
Gençken Varşova'ya gittiğimi hatırlıyorum.. .. hala katı komünist rejim vardı.
Well, our mom died when I was 18 and, uh, Virgil was just a teenager.
Annemiz öldüğünde ben 18 yaşındaydım, Virgil ise çocuk sayılırdı.
I was a teenager when the Watts Riots came around.
Gençlik yıllarımda Watts İsyanı çıktı.
When I was growing up, when I was- - How did you put it? - - "a scared teenager," you didn't have gay kids coming out on MTV.
Benim gençliğimde, nasıl söylesem, korkmuş bir gençken MTV'de ebeveynine tercihini açıklayan geyler yoktu.
My mom passed away a few years ago in a hit-and-run accident when I was still a teenager, and it's the talks I had with her
Annemi henüz yeni ergen iken çarpıp kaçtıkları bir trafik kazasında kaybettim ve onunla yaptığım konuşmalar beni her şeyden daha mutlu eder.
I had a teenager when I was your age.
Benim senin yaşındayken genç bir oğlum vardı.
I got pregnant when I was a tiny teenager.
Çocuk denecek bir yaşta hamile kaldım.
I KNOW. WELL, I WAS A TEENAGER WHEN SHE DIED, AND I THINK I WAS ANGRY AT HER FOR LEAVING ME WITHOUT A MOTHER,
Öldüğünde daha ergendim ve beni annesiz bıraktığı için kızgındım.
I remember spending summers there when I was still a teenager, while my friends from school were at sleepaway camp or the YMCA.
Küçükken yazları orada geçirdiğimi hatırlıyorum okuldan arkadaşlarım yaz kampına ya da YMCA'e giderlerdi.
When she was little, she was the apple of my eye, but as a teenager, for some reason I didn't know, she grew away from me until I lost her completely.
Küçüklüğünde, tam gözbebeğimdi. Ama yetişkin olduğunda, uzun zaman boyunca göz ardı ettiğim bir sebepten ötürü benden uzaklaştı. Sonuçta onu kaybettim.
From the scar I'd say he was a teenager when it happened.
Dikiş izine bakarsak genç yaşlarda aldırmış.
I first met him when I was a newly commissioned warden and he was a teenager, recently orphaned and he was living with his Uncle, Justin Morningway ; a man of influence.
Onunla ilk tanıştığımda yeni başlamış bir muhafzıdım ve o da yetim bir gençti. Amcası hatrı sayılır kişilik Justin Morningway ile yaşıyordu.
When I was a teenager I was always...
Ben gençken...
I have a dog, and I had a dog when I was a teenager and... yeah, I did once, I
Bir köpeğim var. Ergenken de bir köpeğim vardı. Ve...
When she was a teenager, I used to see him with her, those times I'd drive around all the places where she used drugs.
Genç bir kızken, uyuşturucu kullandığı yerlerde onu arardım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]