Which is why i'm here translate Turkish
201 parallel translation
The Army's got a lot of things wrong with it, but it does take care of its own people, which is why I'm here.
Orduda yolunda gitmeyen pek çok şey vardır, ancak her zaman adamlarına sahip çıkar ki ben de bu yüzden buradayım.
Which is exactly why I'm here.
İşte o yüzden buradayım.
Now that he's identified me, which is why you brought me here, I don't suppose you have any further questions.
Beni teşhis ettiğine göre, ki beni buraya bunun için getirdin, sanırım başka sorunuz yoktur.
I've been there ; which is why I am here Tian Shan?
Ben her zaman kocamın yanındayım ya Tian Shan?
I invented Starfighter, which is why I'm here.
Yıldız Savaşçısını arıyordum, buldum.
I've been on assignment here for the past six weeks, which is why I called him... and how you two got recommended.
Son altı haftadır burada görevdeyim, bu yüzden onu aradım... ve bu sayede siz ikiniz tavsiye edildiniz.
- Which is why I asked you here.
- Seni ben bu yüzden çağırdım.
Which is why I'm here, chief.
Bu yüzden buradayım, şef.
except for you, which is why I'm here.
siz haric, bu yuzden buradayim.
Which is why I'm here.
Bu yüzden buradayım.
Nuns are not meant to have enjoyable experiences because they lead to all kinds of situations, which is why I'm here.
Rastlantılar kendimi bir anda orada buluvermeme neden oldu. Bunu yaşamış olmaktan da mutluyum.
- Which is why you're here. - Which is exactly why I am here.
Aynen o yüzden buradayım.
I wrestled with telling her but I ultimately decided it wasn't my place which is why I'm really glad you're here.
Ona anlatmayı düşündüm ama sonuçta bunu anlatmak bana düşmez diye karar verdim bu yüzden, burada olduğunuz için memnunum.
Which is why I ended up here, hoping some day I'd be standing at a stoplight or sitting in a diner and I'd look up and, you know... how does that Sinatra tune go?
Bir gün kızımı tekrar görme umuduyla buraya geldim. Sinatra şarkısında söylediği gibi, pişmanlıklarım az.
Which is why you and I have to get out of here... now.
Bu yüzden buradan kaçtım. Şimdi...
Which is why you and I have to get out of here - now.
Bu yüzden buradan kaçtım. Şimdi...
Too much negativity in the world, man. Which is why Jah want us to hold a higher vision of things, like the both of you and your feast here.
Dünyada negatif çok şey var adamım, bu yüzden Jah bizden daha geniş açıIı olmamızı istiyor, sen ve senin gibiler içinde.
I called the police, which is why you are here now, Deputy Witter.
Polisi ben aradım, ki şu anda bu yüzden buradasınız Şerif Yardımcısı Witter.
I took three EPT tests and I'm coming from my doctor... which is why I called you... way down here on the corner of 23rd and "I'm In Hell."
- Emin misin? Üç hamilelik testi yaptım ve doktorumdan geliyorum. Bu yüzden 23.
Which is why I know you'll have no problem with me having a little Ted Bowers neighborhood fund-raiser here?
Burada Ted Bowers mahalle yardım toplama etkinliği düzenlemenin bir mahsuru olmaz herhâlde?
Which is why I'm here.
Bunun için buraya geldim.
And the sense of hope you get here... Which is precisely why I need aid.
Benim de bu yüzden yardıma ihtiyacım var.
Which is why I'm here.
Bu yüzden buraya geldim.
But I also handle real estate and tax law, which is why I'm here.
Hem de emlak ve hukuk vergileriyle ilgileniyorum, bu yüzden buradayım.
Yeah, they kind of wore me out that way... which is mainly why I'm here.
Evet, bir nevi beni yıprattılar burada olma sebebim de bu.
Which is why I'm here offering a new lease.
Bu yüzden yeni bir kira önerme için buradayım.
It is yucky down here, which is why we are repainting all these lobbies this summer. And I think they're replacing all the doors, if I'm not mistaken.
Aşağı kat biraz iğrenç, bu yüzden yazın burayı tekrardan boyayacağız ve bütün kapıları değiştiriyorlar.
My doctors keep telling me that if I continue eating the way I have been, I am going to die... which is why I'm here.
Doktorlarım sürekli eğer bu şekilde yemek yemeye devam edersem öleceğimi söyleyip duruyor. İşte bu yüzden buradayım.
Which is why I'm gonna get a little information on his friend here.
O yüzden de, buradaki arkadaşından biraz bilgi alacağım.
I'm too tired to concentrate, which is why I'm here.
Yoğunlaşmak için çok yorgunum. Burada olma nedenim bu zaten.
Which is why I'm not here to talk you into anything.
O yüzden de seni bir şeylere ikna etmeye çalışmayacağım.
Which is why I'm telling you from here because until you guys and the Blooms just... get over yourselves and make up, we're not coming back.
Sana bunu buradan söylüyorum Çünkü siz ve bloomlar kendinize gelip, barışına kadar geri dönmeyeceğiz.
Hey, since I'm here, why don't you show me which one of these kids is your boyfriend.
Hazır ben buradayken bu çocuklardan hangisi erkek arkadaşın, göstersene.
Which, I'm guessing, is why you're here, Michael.
Sanırım sen de bu yüzden buradasın, Michael.
- He didn't show up for work, which is why I'm here instead of out there where I'm needed.
- Bugün işe gelmedi. O yüzden gerektiği gibi içeride olmak yerine buradayım.
Which is why I have walked away from significant responsibilities as leader of my people to come here and offer our help.
İşte bu yüzden halkımın lideri olarak önemli sorumlulukları bırakıp yardımımızı teklif etmeye geldim buraya.
Yeah, which is why I hustled over here, so we could hash this out like adults.
Ben de konuyu birer yetişkin gibi tartışalım diye hemen buraya geldim.
Which is why I'm moving here.
Bu yüzden buraya taşınıyorum.
But not just as my girlfriend, which is why I'm here.
Rızanı almaya geldim.
Which is why I'm here, mr.Nye.
Burada olmamın sebebi de bu Bay Nye.
Look. I know Cobra's big around here, which is why, when I'm not working at the hotel,
Bakın, benim mahallemde Kobra güçlüdür biliyorum.
You know I just got told because of a few parking tickets which is why I guess I'm here utilizing L.A's fabulous public transportation system
Yani ben birkaç park cezası yüzünden... Los Angeles'in bu harika toplu taşıma aracını kullanıyorum.
Which is why I'm here.
Konu açılmışken sizinle konuşmak istiyorum.
Which is why I'm here now, risking my life to tell you that, before Arkad died, he sent out several naquadah loaded cargo ships in preparation for an attack on Earth.
Şimdi burada olmamım sebebi o ki, bunu söyleyerek hayatımı riske sokuyorum, Arkad ölmeden önce, Dünyaya saldırı hazırlıkları için naquadahla dolu birkaç kargo gemisi gönderdi.
Which is why I'm not worried about leaving you here.
İşte bu nedenle seni bıraktığım için endişelenmiyorum.
The credible ones really jump out at you, which is why I'm here.
Dikkat edilmesi gerekenler size geliyor bende bu yüzden buradayım.
Which is why I'm thinking someone else was here.
- O yüzden burada başka birinin daha olabileceğini düşünüyorum.
You know, sending Feng after me almost cost me my life, and it did cost me my plan, which is why you're here, Gretchen.
Feng'i peşime takmak neredeyse canıma mâl oluyordu. Planım mahvoldu, bu yüzden buradasın, Gretchen.
now we just have to get him to cut to the chase, which is why i brought you here.
Şimdi çocuğun ne istediğini anlamamız lazım. Seni bu yüzden buraya getirdim.
Which is why I'm here. I need to find a weapon that will kill something that's already dead.
Ölü birisini öldürebilecek bir silah arıyorum.
I'm also back in charge of finding the band, which is why we're here.
Aynı zamanda grubu bulma işine de geri döndüm bu yüzden buradayız.