Wilden translate Turkish
255 parallel translation
In the village, there's a gasthaus called Zum Wilden Hirsch.
Köyde, Zum Wilden Hirsch adında bir han var.
How do you know about all these things, Zum Wilden Hirsch and the shed?
Bütün bunları, Zum Wilden Hirsch'i ve odunluğu nereden biliyorsun?
You have a cousin called Heidi who works in Zum Wilden Hirsch.
Zum Wilden Hirsch'te çalışan Heidi adında bir kuzenin var.
That neighbor kid, Mike Wilden?
O komşu çocuğu, Mike Wilden vardı ya?
- I'm Detective Wilden.
- Dedektif Wilden.
In other news, rosewood Detective Darren Wilden held a press conference this morning.
Şimdi diğer haberler Rosewood Dedektifi Darren Wilson bugün bir basın toplantısı düzenledi.
Now, I'm going to have a talk with detective Wilden... and find out why they haven't located Toby yet.
Ben şimdi Dedektif Wilden'la konuşup Toby'yi neden hala bulamadıklarını öğrenmeye gidiyorum.
Detective Wilden.
Dedektif Wilden.
Wilden shouldn't have told me, but he was easy to shake up, like most bullies.
Wilden bunu bana söylememeliydi, ama pek çok polis gibi onu da kafaya almak çok kolay.
I thought detective Wilden was fired.
Dedektif Wilden kovuldu sanıyordum.
Firefighter Paul Satterfield risked it all to pull an unconscious man from his burning house in Wilden.
İtfaiyeci Paul Satterfield Wilden'deki alevler içindeki evden baygın birini kurtarmak için her şeyi riske attı.
Why whould you talk to Wilden?
Neden Wilden'la konuşuyordun?
Clearly, someone is trying to use that to hurt you, and me, so I gave it to Wilden.
Birileri onu ; seni ve beni inciltmek için kullanmaya çalışıyor, bu kesin, bu yüzden onu Wilden'a verdim.
No, giving that report to Wilden is the opposite of safe.
Hayır, o raporu Wilden'a vermek güvenin tam tersi.
Wilden has just as much at stake as we do.
Wilden da bizim kadar tehlikede.
Well if you went to Wilden, then neither do you.
Wilden'a gittiğine göre, sen de bilmiyormuşsun.
Did Wilden ask you to- -
Bunu yapmanı Wilden mı- -
No, this isn't about Wilden, this is about you and me.
Hayır, bunun Wilden'la ilgisi yok, bu seninle benim aramda bir şey.
She gave it to Wilden.
Onu Wilden'a vermiş.
Or if Wilden comes up with something?
Ya da Wilden bir şeyler bulursa falan?
Wilden's back.
Wilden geri dönmüş.
Wilden is just gonna keep on coming after us.
Wilden hep peşimizde olacak.
You know, I thought it was a little weird, the way that Wilden stopped by today.
Wilden'ın bugün böyle uğraması çok garipti bence.
What do you think Mona said to wilden?
Mona'nın Wilden'a ne söylediğini düşünüyorsun?
She bumped into wilden and he scared her off.
Wilden'a tosladı ve korktu.
But if wilden left that probably means Garrett left too and we have to see what's on the card he stuck in those flowers.
Ama Wilden gittiyse, büyük ihtimalle Garrett'ta gitmiştir. O kartta ne yazdığını görmek zorundayız.
So what do you think Mona said to Wilden?
Mona sizce Wilden'a ne söyledi?
Like wilden?
Wilden gibi biri mi?
Toby's getting suspicious, and wilden is hovering.
Toby şüphelenmeye başladı, ve Wilden izleyip duruyor.
Wilden's there?
Wildan orada mı?
Detective wilden, right?
- Dedektif Wilden, değil mi?
Detective wilden was an important part of the Alison dilaurentis case.
Dedektif Wilden, Alison Dilaurentis davasının önemli bir parçasıydı.
Wilden said that Ali's family's been slamming him.
Wilden, Ali'nin ailesinin onu fırçaladığını söyledi.
I don't think her mom can have any more pull with wilden.
Annesinin artık Wilden'ı yoldan çekebileceğini sanmıyorum.
You're believing everything that wilden says.
Wilden'ın söylediği her şeye inanıyorsun.
I have had enough of you targeting my daughter. Detective wilden.
Kızımı hedef almanızdan bıktım, Dedektif Wilden.
Well, I told her that if she handed over those videos, Wilden and his cronies would be watching you change into a bikini on a loop.
Ona eğer videoları teslim ederse Wilden ve arkadaşlarının bikinini değiştirmeni sürekli izleyeceklerini.
She recorded a moment of me and detective Wilden.
Ben ve Dedektif Wilden'ı da bir an için kayda almış.
Do you think Wilden read that notebook by now?
Sizce Wilden o defteri okumuş mudur?
Wilden read the notebook.
Wilden defteri okumuş.
But in these past few years... Detective Wilden, if you're asking if we're considering moving...
Dedektif Wilden, eğer taşınmayı düşünüp düşünmediğimizi soruyorsanız...
Detective Wilden.
Detektif Wilden.
You know Darren Wilden, right?
Darren Wilden'ı tanıyorsun, değil mi?
Is that who set her up with Wilden?
Ali'yi Wilden'a ayarlayan o mu?
I just thought it was weird seeing a picture of Wilden up in cape may.
Sadece Wilden'nın cape may de çekilmiş bir fotoğrafının olmasını garip olduğunu düşündüm.
Wilden and a few of his buddies holding up a fish.
Wilden ve birkaç arkadaşı bir balığı tutuyorlar.
What if it was Wilden's?
Ya Wilden'ın sa?
Yeah, or how Wilden returns phone calls.
Evet, yada Wilden'ın aramalarına cevabı.
Wilden.
Wilden.
Yeah, but why Wilden?
Evet ama neden Wilden?
Detective Wilden, if you're asking if we're considering moving... I wouldn't blame you.
Sizi suçlamazdım.