Wilma translate Turkish

- Wilma.

- Wilma.

I'll bet Wilma's a swell girl.

İddiaya girerim, Wilma esaslı bir kızdır. Öyledir.

Wilma's only a kid.

Wilma daha çocuk.

Wilma.

Wilma.

I hope Wilma is a swell girl.

Umarım Wilma harbi bir kızdır.

I wonder if Wilma's home.

Acaba Wilma evde mi?

Wilma!

Wilma!

Wilma, come on over!

Wilma, buraya gel!

- There's Wilma!

- İşte Wilma!

Wilma tells us you were in the Philippines.

Wilma bize Filipinler'de olduğunu söyledi.

Wilma will hold it for you.

Wilma sana tutar.

Wilma phoned.

- Wilma telefon etti.

- Wilma?

- Wilma mı?

Hello, Wilma.

- Oh. Merhaba, Wilma.

I know, Wilma. I was wrong.

Biliyorum, Wilma.

- Wilma?

Wilma nasıl?

It isn't Wilma's fault.

Bu Wilma'dan kaynaklanmıyor.

I'm a hot one to be giving advice to the lovelorn, but go see Wilma - now.

Nedir? Sevgilisinden ayrılan birine öğüt verecek durumda değilim, ama Wilma'yı görmeye git - Hemen.

Sit down, Wilma.

Otursana, Wilma.

Maybe that's a good idea, Wilma.

Belki de bu iyi bir fikirdir, Wilma.

I want you to be free, Wilma.

Özgür olmanı istiyorum, Wilma.

But... but you don't know, Wilma.

Ama... bilmiyorsun, Wilma.

Wilma, you and I have been close to each other for a long time, haven't we?

Wilma, sen ve ben uzun zamandır birbirimize çok yakın olduk, öyle değil mi?

Well, now you know, Wilma.

Eh, artık biliyorsun, Wilma.

I love you, Wilma.

Seni seviyorum, Wilma.

Good night, Wilma.

İyi geceler, Wilma.

Wilma's ready.

Wilma hazır.

Wilma, wilt thou have this man to thy wedded husband?

Wilma, bu adamı kocan olarak kabul ediyor musun?

Now, Homer, will you take Wilma's right hand in yours and say after me :

Şimdi, Homer, Wilma'nın sağ elini tut ve söylediklerimi tekrarla :...

I, Homer, take thee, Wilma, to my wedded wife.

Ben, Homer, Wilma, seni nikahlı karım olarak kabul ediyorum.

Now, Wilma, with your right hand, take Homer by his right hand and say after me :

Şimdi, Wilma, sağ elinle, Homer'ın sağ elini tut ve söylediklerimi tekrarla :...

I, Wilma, take thee, Homer, to my wedded husband.

Ben, Wilma, Homer, seni nikahlı kocam olarak kabul ediyorum.

Place it on the fourth finger of Wilma's left hand.

Yüzüğü Wilma'nın sol elinin dördüncü parmağına tak.

For as much as Homer and Wilma have consented together in holy wedlock and have witnessed the same before God and this company, and thereto have given and pledged their troth, each to the other, and have declared the same by giving and receiving a ring, and by joining hands,

Homer ve Wilma, kutsal evlilik bağıyla bağlanmaya karar verip, tanrının ve sizlerin önünde de bu isteklerini ortaya koydular ve ayrıca birbirleri için sadakat yemini ettiler yüzük takıp, ellerini birleştirerek evlenme isteklerini ilan ettiler.

- Wilma!

- Wilma!

Wilma

Wilma.

Wilma?

Wilma mı?

I told Wilma that, but it was no use.

Bunu Wilma'ya da söyledim, ama fayda etmedi.

Please, would you stop by and have a talk with her?

Lütfen, Wilma'ya uğrayıp, bir konuşur musun?

Sally says I'm booked up for the afternoon... but why don't you ask her to come in and see me?

Sally, öğleden sonra dolu olduğumu söyledi. Ama istersen Wilma'yı buraya gönderebilirsin.

I'm going to stop off and see Wilma Lentz.

Wilma Lentz'e uğrayacağım.

Nice to see you, Wilma.

Seni görmek çok güzel, Wilma.

Wilma, I'm on your side.

Wilma, ben senin tarafındayım.

Wilma, where are you?

Wilma, neredesin?

Wilma, where are my glasses?

Wilma, gözlüklerim nerede?

It's just Wilma's so positive.

Wilma çok emin görünüyor da.

I'm a doctor, according to my diploma... but I don't really know what Wilma's trouble is.

Diplomama göre ben bir doktorum,... ama Wilma'nın rahatsızlığını çözebilmiş değilim.

Make room for Wilma Lentz tomorrow.

Yarın için Wilma Lentz'e randevu ayarla.

How could Jimmy and Wilma seem so normal now?

Jimmy ve Wilma, nasıl bu kadar normal görünebiliyorlardı?

Wilma noticed it.

Wilma bunu fark etti.

Hello, Wilma.

- Merhaba, Wilma.