English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ W ] / Wincing

Wincing translate Turkish

28 parallel translation
I'm sure Watanabe himself is wincing.
Watanabe bu fikre şahsen karşı çıkardı.
If we were to act fast, a block of part-paid ordinaries funnelled through Geneva... a carefully staged pre-release of IDL preference stock through the back door, underpinned by a notional rights issue, who the hell would be wincing then?
Eğer hızlı davranmak zorunda kalsaydık az para alan halk Cenevre'ye doğru aksaydı iyi korunmuş, devletçe desteklenen dünyanın en iyi elmasları bizi bekliyor olsaydı kim geri çekilirdi?
I'm not smiling, I'm wincing.
Gülmüyorum, yüzümü buruşturuyorum.
And Junuh, well, even now I can't think of it without wincing'.
Ve Junuh, şimdi bile aklıma geldikçe ürküyorum.
'Wincing isn't mentioned by the Romantic poets.'
Romantik şairler, ürkmekten hiç bahsetmez.
WHAT'S WITH THE WINCING?
Neden yüzünü buruşturuyorsun? İyi misin?
- Are you wincing?
- Üzüldün mü yoksa?
- you were wincing!
İrkilticiydiniz.
No wincing, no whining, and you got yourself a deal, young lady.
Ağlamak yok. Sızlanmak yok. Sonra da anlaşma senindir, genç bayan.
Too old for wincing.
İrkilmek için çok yaşlıyım.
He saw me wincing in the elevator.
Beni asansörde acı çekerken gördü.
( wincing ) Okay.
Tamam.
Even If I was a nobody, you would still be wincing like this.
Bir hiç olsam bile, sen benimle bu şekilde konuşamazsın.
( WINCING ) I need my med kit.
Ecza malzemeleri lazım.
Why are you wincing over something like that?
Senin gibi iri bir adam mı yaralandı yani?
[Gouby wincing] Baby.
Ah, canım.
[Both wincing] Those were five good years. Nice.
Bunlar güzel 5 yıl içindi.
Yeah, "fine" and wincing don't exactly go together.
Evet, iyiyim diyorsun ama topallayıp duruyorsun.
Wincing at the taste doesn't make you a better man, it only makes you a worse whore.
Yaptığın şeyden hoşlanmaman seni daha iyi biri yapmıyor,... sadece daha kötü bir fahişe yapıyor.
( wincing ) On your feet, captain rogers.
Kalk ayağa Yüzbaşı Rogers.
Oh, I'm wincing.
Buruşturuyorum aslında.
( WINCING ) Guess it wants to see my driver's license.
Sanırım ehliyetimi görmek istiyor.
[Wincing] - Jim, are you okay?
- Jim, iyi misin?
[Kaleb wincing] Can you run?
Koşabilecek misin?
- [wincing and grunting] - Okay, call hank.
Pekala, Hank'ı ara.
[wincing] ANGELA : Does it hurt?
Acıyor mu?
[Wincing] - Should I be worried?
- Endişelenmeli miyim?
( wincing in pain ) CAPORAL : Peacekeeper!
Barış Muhafızı!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]