English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ W ] / Winging

Winging translate Turkish

118 parallel translation
Lovebirds are winging
Aşk kuşları kanat çırpıyor.
A song that is winging along or a dance with a touch of romance is the art that appeals to the heart
# Kanatlandıran bir şarkı... #... ya da biraz romantizm içeren bir dans... #... bunlar, yüreğe seslenen sanatlardır.
A flight of swallows winging their way back home.
Evine doğru uçan bir kırlangıç sürüsü.
Will my song go winging
Şarkılarım birisine
" And I am winging higher than the birds
" Bense açarım kanat kuşlardan daha yükseğe
I was dreaming that I was winging in the ox reins.
Rüyamda öküzün yularına asılıyordum.
Mr Bennell, it seems you'rejust winging your conclusions.
Bay Bennell, görüldüğü kadarıyla abartıyorsunuz.
I was really winging it, and I appreciate it.
Uçuyordum neredeyse, müteşekkirim.
Clouseau's plane, at this minute, is winging its way to Lugash.
Clouseau'nun uçağı şu anda Lugash'a iniyor.
All round you, quickly winging by
Dört döner etrafında
You're in here for winging a guy?
Yaraladığın için mi hapistesin?
Well, I was winging it.
- Eh, çalmaya çalışıyorum işte...
That's not just my money winging its way out of here.
Burada uçup giden sadece benim param değil.
As soon as Red gets here, I'm winging off for three days of nirvana.
Red gelip beni alacak ve üç günlük nirvana yolculuğum başlayacak.
- You're winging it now.
Şimdi uçtun değil mi?
These two lucky people will soon be winging their way... to beautiful, sunny Florida for a week of theme parks, beaches... and a lot more from the look of it!
Bu iki şanslı insan, yakında güzel ve güneşli Florida'ya bir haftalık, parklar, kumsallar ve dahası için yelken açacaklar.
We're winging our way To the coast.
Konuşmak yok. Sahile uçuyoruz.
As the pesky poachers grunted and groaned... pushing and pulling the ponderous primate along... the trusty Tookie-Tookie bird was already winging to the rescue... making a bird-line for San Francisco... where George of the Jungle was trying to give the heiress Ursula... the courage to face her parents... by helping her discover the juju within.
Vahşi avcılar inleyip sızlanırken... bir yandan da kafesi itmeye çalışıyordu... Güvenilir TookieTookie ise... San Francisco'ya doğru uçmaktaydı...
To winging it.
Kanatlanmaya.
High above him, there's a swallow winging swiftly through the sky.
High above him, there's a swallow winging swiftly through the sky.
No more winging it!
Daha fazla ateş etmek yok!
- You've lost your "winging it" privileges.
- Senin artık "işini yapma" ayrıcalığın yok.
While you're watching this, $ 20 million US is winging its way to the Caymans.
Siz bunu izlerken, 20 milyon dolar... Caymanlar'a doğru yola çıktı bile.
There were birds in the sky, but I never saw them winging
Kuşlar vardı gökyüzünde, ama kanat çırptıklarını hiç görmemiştim
As we speak, they are winging their way towards their rightful owners.
Hepsi gerçek sahiplerine kavuşmak üzere yola çıktı diyebilirim.
I'm winging this Veronica.
Elimden geleni yapıyorum, Veronica.
I'm just winging it here.
Rastgele bir tedavi uyguluyorum.
You won't be winging it.
Kazanamıyacaksınız.
- Thanks, but we were just winging it.
- Teşekkürler, ama biz sadece kazandık.
Suppose he discovers the interstellar love triangle and the alien hit squad winging its way to Honeymoon Central?
Ya o Kivar ile Isabel'in arasındaki ilişkiyi ve Max'in Kivar'ı durdurmak için Isabel'in yanına gittiğini öğrenirse, ne olacak?
While Tookie was winging his way to Las Vegas, he... I said Las Vegas!
Tuki, Las Vegas'a doğru kanat çırparken... Hey, Las Vegas dedim!
Yeah, we're just kind of winging it, making the most powerful potion that we can.
Evet, winging sadece tür, en güçlü iksir biz bu hale.
That's why they call it winging it.
Onlar winging çağrı nedeni budur.
- no strategy, just winging it?
Hiçbir strateji belirlemeden?
I'm winging it.
Akışına bıraktım.
- Good. - And inside, 700 brave American soldiers a dozen Sherman tanks all winging their way over the Atlantic free from the threats of the U-boats below.
İçinde 700 cesur Amerikan askeri ve bir düzine askeri tank altlarındaki denizaltıların tehdidine maruz kalmadan Atlantik'te yol alıyor.
No. That would take all the fun out of just winging it.
Hayır, öyle bütün zevki kaçar.
Wow, that's a pretty convincing lie for just winging it.
Şimdi uydurmana rağmen gayet inandırıcı bir yalandı.
There probably should've been, but we were winging it.
Muhtemelen olmalıydı, ama durumu idare ediyorduk.
Griffin still winging big shots.
"Griffin sürekli sert yumruklar sallıyor."
More scleemings and beggins and cryings, whinings, winging, yelling, poohing.
Ağlamaları, sızlanmaları, yalvarmaları, şikayet etmeleri, bağırışları ve yakarışları duyduk.
- We're winging it, Jerry.
- Girişiyoruz, Jerry.
We need to know who Kim was winging for last night.
Dün gece Kim'in kime kanat kızlığı yaptığını öğrenmek istiyoruz.
And the southpaw with the blonde bangs and the big britches comes out sa-winging!
Sol köşedeki sarışın, kâhküllü doktor saldırıyor ve büyük golf pantolonu onu karşıIıyor!
I was winging'it.
- Salladım işte.
I think he's winging it.
- Sanırım ağzına geleni söylüyor.
- You mean we're winging it? - Great.
Doğaçlamamı yapacağız?
Look, I'm winging it here.
Dinle, emprovize ediyorum.
No, the last time I read from photocopies, the defense lawyer told the jury I was winging it.
Hayır, en son fotokopiden okudugumda savunma avukatı jüriye benim oynadıgımı söyledi.
- I'm-I'm winging it.
- Üzerinde çalışıyorum.
- That don't include winging my way...
Sizin yüzünüzden cennete erken gitmek istemiyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]